BİLİMSEL DOSYAYA BAKIN

BİLİMSEL DOSYAYA BAKIN

Elbistanlı Ali Haydar Karaca derslikten dışarı çıktı, ağlıyordu.

'' Ey Yüce Rabbim, biz ne günah işledik de bu adamdan ders dinleme işkencesi çekiyoruz.''

Son günleri ders yılının. Son olarak usulen yapılan sınavlara girecek AHK ve mezun olacak.

Mezun olacak da ne olacak? KPSS adlı bir büyük, aşılması zor ''sıradağ'' var.

Ders sona erinceye değin içeri girmiyor AHK, gezenekte durup, pencereden uzakta günlük telaşını yaşayan kente bakıyor.

'' Köprüyü geçinceye değin...Bekleyelim. Bozuşmaya gelmez bu güruhla...Zaten iki yıl geç girdim fakülteye. Ailem daha fazla dayanamaz benim masrafıma. Anamı da öyle göresim geldi ki. ''

Sözkonusu ders veren kim ?

Mehmet Çayır adlı bir öğretim görevlisi.

Taa yıllar önce Eğitim Enstitüsü' nü bitirmiş. Tarih ve coğrafya birleşik bölüm o zaman. Nasıl başardıysa artık bu MÇ, hem tarih, hem coğrafya öğretmeni olma hakkını kazanmış, liselerde görev ( ! ) yapmış.

.....................

Yolunu yapıyor.

Haftada iki, üç kez glip bölümde beni, arkadaşlarımı görüyor. Çay ikram ediyoruz. Sohbetinden ''müstefid '' olunacak bir eğitimci değil. Basit, ucuz cinsten bir mahluk. Yokluyoruz; boş, tıntın.

'' Meslek hayatımda hep ortaokullarda, liselerde sürünecek değilim. Bunca tecrübem, birikimim var. Artık Eğitim Fakültesi'nde ders vermeğe hazırım.''

Önce ürkek ürkek, giderek cesurca söylemeğe, açığa vurmağa başlıyor niyetini.

Breh brek breh ! Hazırmış.

Olağan süreç işliyor. Öğretim görevlisi ilanı veriliyor. MÇ başvuruyor.

Bu arada telefon trafiği yoğun. Ardarda, bıktırırcasına. Meğer ne çok destekçisi varmış hazretin.

Yürümeyi severim. Güneşli güzel, ılık sabahlar olsun, kar yağarken soğuk günlerde olsun, piyadeyim. Evimle Fakülte arası 35 - 40 dakika sürer. Yanımda Rektörlükte çalışan bir daire başkanının, bir müdürün ya da, otosu durur. Belli ki yola düştüğümü görmüş, planlı. Binmemek olmaz. Biraz sonra başlar malum şahsı anlatmağa. Şöyle başarılı da, bunca yıl deneyim kazandı da, bölümünüz güçlenir de. Bunalırım.

'' Durdurun arabayı, inmek istiyorum. ''

'' Hocam, size saygımız çok. Bu üniversitenin en dakik, çalışkan, saygın, dakik elemanısınız. Yanlış anlamayın ! Baskı yapıyor değilim.''

'' Ne yanlış anlamayım yahu ! Bıktım usandım ben bu heriften de, aracılardan da. ''

İnerim. Bozulur. Sürer gider arabasını.

Eşime de, görev yaptığı ilkokulda, tehdit telefonları geliyormuş. '' Kocanız kaç lira istiyor? Ödeyelim.''

Savcılık'a dilekçe veriyorum. Telefonları dinleyip, kaydetme bilgisini veriyorlar. O kadar.

MÇ sınava girer. 100 üzerinden 3.5 verir yarkurul üyeleri.

Hemen bir dilekçe Dekanlık makamına...

'' Sınav kağıdım yeniden incelensin. Başka bölümlerin öğretim üyelerince. Bölüm Başkanı EG bana düşman.''

Ben ona düşmanmışım. Bu zat benim bölümüme girecek, ders verecek, öğrencilerim ondan yararlanacak.

Dekanlık da ciddiye alıyor bu zatın şikayetini ve hakkımda soruşturma başlatıyor. İmza: Prof Dr Önder Göçgün. Rektör buyurmuş olmalı.

Yazıyorum savunmamı : Sınavda başarısız olan bir aday için Dekanlık benim hakkımda soruşturma açamaz. Saygıyla arzederim. İmza : EG.

.......................

Binbir yol deniyorlar. Kim akıl veriyorsa.

Bir dosya geldi Dekanlık'tan. GAP ve TÜRKİYE'nin GELECEĞİ.

Uyduruk bilgiler. İlkokul öğrencisi böyle bir ödev yazsa öğretmeni onu sınıfta bırakır.

Bilimsel dosya imiş. Daktiloyla yazılmış bilinen konular. Üşenmişler yazmada, DSİ Broşüründen fotokopi yapmışlar. Olmuş işte bir ''Bilimsel Araştırma Dosyası.''

İnsan utanır bunu ''bilimsel'' adıyla sunmaya.

Dekanlık, raporu 10 gün içinde istiyor.

Ağır bir yazı yazıyorum.

'' Böyle pejmürde, perişan, rezil bir dosya ile birisi eğer öğretim görevlisi olabiliyorsa üniversite eğitimi bitmiştir,''

Ve raporumu götürüp Dekanlık Makamı'na veriyorum.

Bölümde bir öğretim üyemiz daha var. Pek değerli mesai arkadaşım Gürcan Gürgen. Onu yarkurul üyesi yapmamış dönemin Dekan vekili olan böyük kimyacı. AK adlı bir tarih doçenti var. Yandaş, taraftar bir zat. O yarkurul üyesi, haber alıyoruz ki, olumlu rapor vermiş.

Yarkurul 3 öğretim üyesinden oluşur. Üçüncü kim ? AA. Erzurum'dan gelmiş bir zat, zavallı bir coğrafyacı.Güya Almanya'da Giessen Üniversitesi'nden doktoralı. Bilimle, eğitimle hiç ilgisi olmayan... Tehdit mi ettiler, ne yaptılarsa artık. Emekliye ayrıldığı halde o tarihte, yönetmeliğe aykırı olarak yarkurul üyesi yapılmış. Onun raporu da olumlu... İkiye karşı EG yalnız kalıyor.

Ve efendim, bu yetersiz eğitimli, yeteneksiz zat öğretim görevlisi yapılıyor. Alelacele kararnamesi hazırlanıyor. Biz yıllık iznimizi kullanırken bu beyefendi göreve başlatılıyor. Rektör kim ? MÖ.

Dekan vekiline de Rektör'e de minnettar, müteşekkir üniversitenin ''kazandırılan'' yeni üye MÇ.

Nasıl öğretmen yetiştiriliyor bu ülkede, kimler ders veriyor, oturun ağlayın !

Oturmadan, ayakta ağlasanız da olur.

Ne Dekanlık'ın, ne Rektörlük'ün, ne YÖK'ün umurundadır bu pejmürdelik.

Memleket ateşten gömlek giymiş, ortalık yanıp kavruluyor.

Bu da dert mi ?

-------------------

14 Eylül 2025. Urfa Yolu.