CİHAN HAKİMİYETİ

Her devlet kendini dünyanın merkezinde görme eğilimindedir. Nihai emeli, coğrafi avantajını millî                                                                                                                          gücüyle mütenasip politikalarla taçlandırıp cihan hakimiyetine ulaşmaktır. Bu yolda çeşitli jeopolitik teoriler geliştirilmiştir.

Orta Avrupalılar; Asya, Avrupa ve Afrika’yı tek bir kara parçası saymışlardır. Amerika, Japonya, Avustralya ve Amarika’yı dış çember, Ve Almanya, Balkanla, Türkiye, Hindistan ve Çin’i iç
çember olarak nitelendirmişler, kendilerini de  merkeze koymuş ve demişler ki:                                                                                                                                                       Merkez karaya hakim olan dünyaya hakim olur.

Bu  kara hakimiyeti teorisine mukabil 17. Yüzyıldan sonra su yollarının kullanımı artması ve 200 yıl boyunca Birleşik Krallık donanmasının perfonmansı deniz hakimiyeti teorisini doğurmuş ve:Denizlere hakim olan dünyaya hakim olur. Denilmiştir.

Bir diğer teoriye göre Türkiye, Irak, İran,Pakistan, Afganistan, Çin, ve Kore  KENAR KUŞAK olarak nitelendirilip dünya hakimiyeti için bu kuşağın  kontrolünün  şart olduğu iddia edilmiştir.. NATO, CENTO gibi ittifakların ve Kore, Körfez savaşlarinda bu jeopolitiğin sonucudur.

Hava araçlarının gelişimesi ve uzayın fethi, insanlığı;Havaya ve uzaya hakim olan dünyaya hakim olur düşüncesine getirmiştir.

 Bazı devletler çok büyük askeri fetihlere rağmen dünya hakimiyetine ulaşamamışlardır.İspanya, Fransa, Avusturya-Macaristan, Rusya gibi.                                                                    Amerika çağımızda bu hedefe en yakın güç olmasına rağmen o da başaramamıştır. Çin ve Hindistan her çağda, hep büyük ve güçlü olmuş ama jeopolitikleri cihan hakimiyetine                yetmemiştir.Yakın çağda bu hedefe en yaklaşan güç ABD olmasına rağmen o da başaramamıştır.

Tarihte tam manasıyla cihana hakimiyetini üç devle sağlayabilmiştir:
İskender, Roma ve  Osmanlı İmparatorluğu.Üçünün de ortak noktası  Akdeniz’e sahip  olup Ortadoğu’yu fethetmeleridir.
Emevîler  ve  Cengiz’in Ortadoğu fetihleri tamdır. Ancak Akdeniz’de  tam hakimiyet kuramamışlardır.

İster Orta Avrupa’yı,  ister denizleri, ister uzayı ele geçirsin hiçbir süper güç Akdeniz’e hakim olup Ortadoğu’ya ayağını basmadıkça: kalıcı barışı sağlayamaz                                    Ortadoğu’yu ele geçiremeyen hiçbir güç cihan hakimiyetini kuramaz.. Yavuz niçin Kahire’ye inmiştir?
Ortadoğu dünya kavşağıdır.Bütün yollar Roma’ya  çıkar sözü bunu anlatır. Büyük güçler bunu biliyor.

Petrol için savaşıldığı fikri yanılgıdır. Ana hedef değil, çerezdir. Süperlerin küçükleri kontrol aracıdır.ABD nin körfez savaşlarındaki kaybı onu çöküşe sürüklemiştir. Ve zararlarının petrol ile telafisi mümkün değildir. Irak petrolleri ABD nin midir?nÖyleyseTPAO orada  ört petrol sahasında yapıyor? Kürt petrolü ne demek?  Petrolün değeri parasal değildir. Petrolü Arabistan’dan BAE’den Kuveyt’ten  satın almak ile Türkiye’den satın almak çok çok farklı şeylerdir. Osmanlı işte tam bu sebeple yıkılmıştır.

Rusyanın Boğazlar,Akdeniz, Kafkas, Mısır ve Suriye politikası, İngilizin Süveyş, Kıbrıs, ve körfez politikasına Bir Cihan hakimiyeti çekişmesi gözlüğüyle Bakılırsa manzara netleşecektir.         İsrail petrol değil, vaadedilimiş toprakların peşindedir.
Ve eline geçirdiği zaman cihan hakimiyetine erişeceğini biliyor. Ortadoğu’daki süperlerin çekişmesinin en arka planında bu vardır.