D A N I Ş M A N

Geçmişin bilgisi, halin ve geleceğin kandilidir.

Bütün kör düğümler çözülür bilgi ile

Bilgi öğren, anlayışlı ol, yaşa akıl ile.

İlk dönemden günümüze, günümüzden kıyamete kadar her yöneticinin danışmanı vardır ve olacaktır da. Bazı yöneticiler danışmanlarından azami derecede yararlanırken, bazıları isimlerinden, bazıları da bilgisinden faydalanır. Bir kısmı da sadece istihdam aracı olarak kullanmıştır.

Günümüzde Bakanlıkların, kurum ve kuruluşların da oldukça fazla danışmanları/müşavirleri vardır.   

Değişik tarihlerde kaleme alınan muhtelif unsurlarla öğüt veren klasiklerimiz ve yazarlarımız var. O klasikler, başta yöneticiler olmak üzere insanlara direkt veya dolaylı öğütler verirler.   O klasiklerden birkaçı şunlardır.

  1. Mantık al-Tayr isimli kitabıyla Feridüddin Attar, Hüdhüd kuşu üzerinden öğüt verir.
  2. Siyasetname isimli kitabıyla Nizamülmülk, siyaset ve bürokratlara muhtelif hikâyelerle nasihat eder. 
  3. Doğrunun ve dürüstlüğün simgesi ‘Kelile’ ile yanlışın ve yalanın simgesi ‘Dimne’den hareketle yazdığı Kelile ve Dimne isimli kitabıyla Beydaba değişik hayvanları konuşturarak mesaj/öğüt verir.
  4. Bunların dışında da çok sayıda Türk-İslam klasiğimiz mevcut. Bunlardan bir diğeri de Yusuf Has Hâcib’in Kutadgu Bilig’dir.

Bugünlerde -geçmişte okuduğum- tekrar okumaya çalıştığım kitaplardan Yusuf Has Hâcib’in kaleme aldığı -mutluluk bilgisi- anlamına gelen Kutadgu Bilig’dir.

Yazar yaşadığı dönemin sosyal ve dini hayatını anlatır. Anlatılırken, yapanlar hakkında bilgi verirken, devlet erkânının yapması ve yapmaması gerekenlerden de bahseder.

Kitaptan gönümüz için de faydalı olacağını düşündüğüm bir bölümü paylaşmak istiyorum.

Hükümdar vezirine;

  • “…danışman nasıl olmalıdır?”

Vezir; “Ömrün bereketli olsun efendim. Hizmetler içinde danışmanlık çok ince bir iştir. Nezaket gerektirir.

  • Yöneticinin (Bey’in) gören gözü işiten kulağı danışmanıdır.

  • İhtiyaç içinde bulunan fakir, dul, yetim ve öksüzlerin dileklerini yöneticiye (hükümdara) iletir.

  • Danışmanın halka yararlı olması için, soyu temiz, davranışı iyi, güvenilir, dürüst, dini bütün olmalıdır.

Soyu iyi olanın kendisi iyi olur

İyi olan başkasının iyiliğini ister

  • Yaradılışı iyi olan insanlar sözlerinde durur, sözünü tutan insanın işi de çok temiz olur.

  • (Danışmanın) kendinden iyilik gelmesi için gözü tok, utanma duygusuna sahip, nazik, zeki ve bilgili olmalıdır. Gözü tok olan rüşvet almaz...

  • Hayâ sahibi olan insan kötü iş yapmaz, uygunsuz şeylere yaklaşmaz, başkalarına kabalık etmez. Nazik insan mutluluğu hazmeder. İnsan nazik olursa devlete layık olur.

  • Bey’in işini görmek için bilgili olmak gerekir.

  • Danışman akıllı ve anlayışlı olduğu kadar da uyanık olmalıdır. Akıllı adam yararlı olur. İyiliklerde aklın payı büyüktür.

  • Danışmanın eli yüzü düzgün, giyimi güzel, ses tonu yerinde ve açık sözlü olmalıdır. Yüzü ve kıyafeti onu sevdirir, huzura giripçıkarken mehabetli duruşu iyi tesir yapar.

  • Saçısakalı düzgün olursa gösterişli olur. İnsan görünüşü ile hürmet kazanır.

  • … Temiz ve dindar olmalıdır. Dindar insan üşenmez, başkalarına hizmet eder...

  • Sakin tavır ve davranışlı ve gönül sahibi olmalıdır. Gönlü olmayan insan kuru bir kalıp gibidir.

  • … Alçak gönüllü, dili baldan tatlı olmalıdır. Yoksullara, dul ve yetimlere şefkat göstermelidir.

  • Sabırlı ve kendine hâkim olmalı, gözünü ve dilini kötülüklerden sakınmalıdır. Kulağı delik, aklı ve bilgisi çok; kalemi ve kelamı da iyi olmalıdır.

Özetlemek gerekirse;

Keskin göz, iyi işiten bir kulak, geniş bir gönül, güzel bir yüz, temiz bir kıyafet, uzun boy, güzel konuşma, anlayışlı, akıllı, bilgi sahibi olmalıdır. Davranış ve tavırları da bu sayılan özelliklere mütenasip olmalıdır.

Danışmanlar;

Kendini sürekli gözetmeli (kendine iyi bakmalı), huzurda gözlerine dikkat etmeli. Vakitli vakitsiz huzura girip-çıkmamalı, sorulmadan konuşmamalıdır.

Şunlara da danışmanlık görevi verilmemelidir;

Yalancı, sapık, sır saklamayan, görmemesi gerekeni görmeye çalışan, kendine hakim olamayan danışman yapılmamalıdır.  vs.  

İşte efendim (hükümdarım) benim bildiklerim, söyleyeceklerim bunlar.

Sordunuz söyledim. Ahmet BELADA