Suriye’den gönderilen malların, ait olduğu kişilerin mühür baskıları olduğunu söyleyen kazı başkanı Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, “Şu an itibarıyla Tunç Çağı'nı hazırlayan evrenin eserlerini keşfetmiş durumdayız. Özellikle de Anadolu dışından getirilen malların mühürlendiği ve onların işaretlendiği 'bulla' denilen kil topakları var ve bunlar Anadolu’da ilk kez Kültepe’de keşfedilen kil topakları olma özelliğini taşıyor. Bunlar üzerinde özellikle Suriye’den gönderilen malların, ait olduğu kişilerin mühür baskıları bulunmaktadır” dedi.
2013 yılı kazı çalışmalarının haziran ayı başında başladığını ve ekim sonuna kadar devam edeceğini söyleyen Fikri Kulakoğlu, “Yaklaşık 5 ay boyunca kazı çalışmalarımızı tepede, yani Kaniş kısmında sürdüreceğiz. Bu yılki kazılarda hedefimiz günümüzden 5 bin yıl öncesine ait yerleşim tabakalarını araştırmak. Yaklaşık 70 kişilik bir ekiple çalışıyoruz, bunun dışında işçilerimiz de var. Hedefimiz özellikle Asurlu tüccarların yerleştiği koloni çağı öncesinde eski Tunç Çağında Kültepe’nin tarihini araştırmak. Bu anlamda da kazı çalışmalarımız Kaniş kısmında, tepede yoğunlaşacak” ifadelerini kullandı.

100 BİLİM ADAMI KÜLTEPE’DE BULUŞACAK
Kültepe’de yapılan kazı çalışmalarının sadece arkeologlar tarafından yapılmadığını kaydeden Kulakoğlu, eylül ayı sonunda sadece Kültepe üzerinde çalışmalarını sürdüren 100 bilim adamı ile Kültepe toplantısı gerçekleştirileceğini bildirdi.
Kulakoğlu, “Bu çalışmalar sadece arkeologlar tarafından değil, çeşitli bilim adamlarının katılımıyla da sürdürülmekte. Özellikle dil bilimciler, antropologlar gibi arkeolojiye yardımcı disiplin dallarının da yardımıyla yapılıyor. Bu yıl eylül ayı sonlarında Kültepe toplantısı yapılacak. Kazı alanında yapılacak olan toplantıya 50 adet bildiri sunulacak. Toplantıyı izlemek üzere yaklaşık 100 kişilik sadece Kültepe üzerine çalışan bilim adamı grubu gelecek” şeklinde konuştu.

“KÜLTEPE AYIKLANIYOR”
Kazı çalışmalarında görev alan eleme işçisi Mustafa Karakuş ise, kazı alanından çıkarılan küçük parçalı malzemelerin ayıklanması ve elenmesi görevinde çalışıyor. Karakuş, “Arkadaşlarla yaptığımız iş, çıkan kalıntılardan daha ince, dışarıdan bakınca belli olmayan parçaları ayıklamak. O zamanda kullanılan, parmak izlerinin olduğu eşyaları, kurşunları, küçük heykelleri çıkarıyoruz. Kemik ve seramikler geliyor. Bu şekilde bunları ayırıp işe yaramayanları atıyoruz. Ağırşak, mühür baskıları, bronz kurşunlar, iğneler, kemikten yapılmış malzemeler geliyor. Burada onların ayrımını yapıyoruz” diye konuştu.

“70 KİŞİLİK EKİP, İŞÇİ VE ÖĞRENCİLERLE TARİH KAZILIYOR”
Kazı ekibinde bulunan Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi öğrencisi Mehmet Ali Kocabaş da Kültepe/Kaniş bölgesinde yapılan kazılarla ilgili yeni malzemelerin bulunduğunu belirterek, “Kültepe’yi Ankara Üniversitesi kazıyor. Onun bünyesinde biz de burada stajımızı yapıyoruz. Anadolu’da çok önemli bir yer, ticaret merkezi. Şu anda elek görevindeyim. Burada en ufak malzemeleri ayırma işlemi gerçekleşiyor. Pullalar, nadir de olsa tabletler, idoller, bronz ve ağırşak gibi malzemeler buradan çıkıyor” dedi.

Kaynak:Kayseri Gündem