Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Sosyal Bilimler Enstitüsü (SBE) ev sahipliğinde düzenlenen “II. Uluslararası Kapadokya Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi (KAPSOSBİL 2020)” başladı. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Aksaray Üniversitesi, Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi ve Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ortaklığında ve her yıl bir üniversitenin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek olan ve ikincisi 16 - 18 Aralık 2020 tarihleri arasında Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Uluslararası Kapadokya Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi” bugün başladı. NEVÜ Kongre ve Kültür Merkezi Karavezir Salonunda başlayan kongrenin açılışına; Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya ve Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhsin Kar’ın yanısıra pandemi nedeniyle sınırlı sayıda akademisyen ve davetli katıldı. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) tanıtım filmin gösterimiyle başlayan ve Microsoft Teams üzerinden düzenlenen kongrenin açılış konuşmasını NEVÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Lokman Tanrıkulu yaptı. Tanrıkulu, “II. Uluslararası Kapadokya Sosyal Bilimler Öğrencisi Kongresini gerçekleştirmenin mutluluğu içerisindeyiz. Bu seneki kongremize yoğun bir talep oldu, ancak yapılan değerlendirmeler sonucunda 231 toplam bildiri kabul edildi. Ülkemizin 41 üniversitesinin yanı sıra yurt dışından da 11 bildiri oldu. Kongremiz açılış konuşmalarının ardından kongremiz üç gün boyunca moderatör eşliğinde yapılacak bildiri sunumları ile devam edecek. Ben bu vesileyle kongremizin öğrencilerimize, ülkemize ve insanlığa hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ederken, siz değerli katılımcıları bir kez daha selamlıyor, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. Kongrenin açılışında konuşan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhsin Kar “Gönlümüz bu etkinliği yüz yüze yapmayı arzu ediyordu, ancak pandemi koşulları nedeniyle mecburen dijital ortamda yapılmak durumunda kalındı. Geçen yıl bu kongremizin ilkini Kapadokya bölgesinde yer alan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Aksaray Üniversitesi ve Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörlerimizle ile de paylaşarak onlarında desteğiyle bizim üniversitemiz ev sahipliğinde yapmıştık. Bunun fikir babası da üniversitemiz olmuştu. Bu kongreyi düzenleyerek özellikle genç araştırmacılara ya da genç akademisyen adaylarına bir platform oluşturmayı istedik. Doktora ve yüksek lisans öğrencilerimizin ilk heyecanlarını akran arkadaşları ile paylaştıkları bir ortam olmasını önemsedik. Üniversitelerimizin büyük bir çoğunluğunda da araştırma – geliştirme kapasitesini artırmak ya da kalitesini artırmaya yönelik olarak lisansüstü eğitim – öğretim yönetmeliklerinde tezlerin savunulmasına yönelik öncesinde bir yayın çıkarma ve yayın yapma gibi bir eğilim ve trendde söz konusu. Dolayısıyla bu tür kongrelere katılım noktasında bir talep olabileceğini de bu süreçte değerlendirdik ve bunda yanılmadık. Geçen yıl üniversitemiz ev sahipliğinde düzenlediğimiz kongremize 200’ün üzerinde katılımcı vardı ve bu yıl da dijital olmasına rağmen benzer bir katılımın olması bizleri oldukça sevindirdi. Ben organizasyonda emeği geçen herkes ile ev sahipliği yapan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesine ve kongreye sunumlarıyla katılan genç arkadaşlarımıza, akademisyen adaylarımıza bir kez daha teşekkür ederken kongremizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” dedi. Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya ise, “Kongreler ve akademik tartışmalar üniversitelerin olmazsa olmazıdır. Pandemiyle birlikte belki de maliyeti düşük olan bir tartışma ortamının içinde zorunlu olarak bulduk kendimizi. Aslında gaye bilgiye erişmek ise bu yollar çok aktif olarak kullanılabilinir. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Sayın Muhsin hocamızın iki yıl önce tasarladığı ve bizlerle de paylaştığı tabi ki yüz yüze bir programdı. Fakat pandemi şartları böyle bir duruma getirdi. Ama bu şartlar altında da bilgi paylaşımı yapılabilecek zeminler var. Belki de pandemi sonrasında da bunları daha etkin bir şekilde kullanacağız. Çünkü uluslararası bir birlikteliği bir araya getirmek gerçekten büyük bir maliyet istiyor. Ama internet üzerinden bunu organize etmek bir fırsat olarak önümüzde. Bizlerin bir taraftan eğitim – öğretimi sürdürürken, bir taraftan da bilginin paylaşılması, uluslararasılaşması ve uluslararası bilgiye ortak olma noktasında bir gayret içerisinde olması gerekiyor. Bu anlamda Kapadokya’da bulunan dört üniversitenin bu fikri ortak olarak paylaştığı ve elimizden gelen katkıyı yapacağımızı belirtirken, bu programın üçüncüsünü de önümüzdeki yıl Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi olarak üstlendiğimizi buradan bir kez daha sizlere bildirmek istiyorum” diye konuştu. İkincisi düzenlenen “Uluslararası Kapadokya Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi”ne ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti ve heyecanı dile getiren Rektör Prof. Dr. Semih Aktekin, “Geçtiğimiz yıl Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde yapılan ve önümüzdeki yıl da Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinde sürdürülecek olan kongreyi bu yıl üniversitemiz ev sahipliğinde ve pandemi şartları dolayısıyla farklı bir formatta yapmak durumunda kaldık. Bu tür kongrelerin ve sempozyumların özelliği aslında bir anlamda katılımcıları fiziki olarak bir araya getirmek ve etkinlik boyunca paylaşımda bulunmalarını sağlamaktır. Hem entelektüel olarak hem de fikri olarak bilgi paylaşımı yaparken, bir yandan da network oluşturmak, gelecek projeler için yeni ortaklıklar bulma, yeni fikirler edinmeye vesile olur. Malumunuz bu sene Mart ayından itibaren bütün işler dünyada farklı formatta gidiyor ve eğitim işleri de bu kapsamda olduğu için kongremizde mecburen online olacak. Fakat bu da bizim insanlık olarak, akademisyenler olarak yeni tecrübeler kazanmamıza vesile oluyor” dedi. Rektör Aktekin devamında “Kongremizde ülkemizin 41 üniversitesinden 231 kabul edilen bildirimiz var ve sosyal bilimlerin her alanında bildirimlerin yer aldığı oturumlar düzenlenecek. Bildirilerin içeriklerine baktığımızda da pandemiyle birlikte yeni gidişata uygun bildirilerinde olduğunu görüyoruz. Bildiriler arasında bu salgının ekonomiye, sosyal hayata, psikolojiye yansımasıyla ilgili bildirilerde var. Sosyal Bilimler aslında bir yönüyle hem geçmişi irdeleyen ve geçmişin analizini yapan, hem bugünü yorumlayan hem de geleceğe dönük çıkarımlarda bulunan bir disiplindir. Bu anlamda bizim oturumlarımızda da hem geçmişi hem bugünü yorumlayan, hem de gelecek perspektifi sunmaya çalışan bildiriler var. “Ekonomi nereye gidiyor? İnsan ilişkileri nasıl olacak? Eğitimin boyutu nasıl olacak? gibi bağlamlar bu oturumlarda tartışılacak. Özellikle genç katılımcı arkadaşlar için de şunu belirtmek isterim ki; sunulan bildirilerde odaklanmamız gereken çalışmasının bir metodu ve bir de içerik boyutu var. Şimdi bu sunumları yapacak olan arkadaşlarımızı ve onlara eleştiri yapacakların hangi metodu, hangi yöntemlerle veri topladık, varsayımlarımız, öngörülerimiz, çıkarımlarımız hangi verilere dayanıyor ve bu veriler sağlıklı yollarla toplanmış mı, içeriğimiz, sunduğumuz bilgiler ve yorumlar gerçekten verilerle uyumlu mu, yeni bir şeyler söylüyor mu tüm bunlar bu tür ortak toplantılarda tartışıldığında ortaya çıkacak. Bu tür çalışmalarla hem yöntem bilgimizi geliştirmemiz gerekiyor hem de içerikle ilgili uyguladığımız yöntemle topladığımız verilerden nasıl teori oluşturacağımız, nasıl fikir üreteceğimiz ve nasıl eser üreteceğimizin de provası niteliğinde. Özellikle yüksek lisans ve doktora yapan arkadaşlarımız için bu ortamlar, zengin bir tecrübe ortamı sunuyor. Bu anlamda gerçekten bildiri sunmaya cesaret eden genç arkadaşlarımızı bir kez daha tebrik ediyorum. Eser üretmek kolay değil, sancılı bir süreç. Dolayısıyla bilim insanı olmanın da o kadar kolay olmadığını bu tür çalışmalarla görüyoruz. Aslında işini layığıyla yapan bilim insanına saygımız daha da artıyor. Ben bugün aramızda bulunan her iki üniversitemizin değerli Rektörlerine, kongrenin başından sonuna kadar emeği geçen herkes ile kongremize davetimizi kırmayarak online davetli konuşmacı olarak katılacak olan Prof. Dr. Bünyamin Bezci ve Prof. Dr. Erdem Erkul hocalarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Kongremizin de bilim dünyamız için ürünü bol bir üç gün sürmesi dileğiyle hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu. Rektör Aktekin’in konuşmalarının ardından kongreye online davetli konuşmacı olarak Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bünyamin Bezci katıldı. Düzenlenen kongrenin önemine ve içeriğine değinen Bezci “Kürsel Siyasette Yapısal Değişimler ve Sosyal Bilimler” üzerine bir konuşma yaptı.