İLGİ OLMAYINCA BİLGİNİN  DE ÖNEMİ KALMAZ...

İLGİ OLMAYINCA BİLGİNİN  DE ÖNEMİ KALMAZ...

Güneydoğu’ da bir ilçe merkezi.

Geziyorum, fotograf çekiyorum. Bir lisenin önünden geçiyorum. Tatil olmasa girer, meslekdaşlarımla söyleşirim. Fakat şimdi kimse yoktur. Okulun geniş avlusunda çocuklar, gençler futbol oynuyorlar. Bir sokak levhası dikkatimi çekiyor.

'' Halepce Sokağı.''

Yoklayalım bakalım, bilen çıkacak mı?

Oynayan gençleri gülümseyerek seyreden bir delikanlıya soruyorum.

'' Niye bu ad verilmiş sokağa? Halepce nedir, biliyor musun ?''

Delikanlı, gözlerini top oynayan arkadaşlarından ayırmadan yanıt veriyor, ilgisiz.

'' Bilmiyorum. O kadar da önemli değil. Belediye zaman zaman böyle değiştirir sokak adlarını.''

Halepce bir kasaba adı. Nerede? Irak'ta. Tam İran sınırında. Bağdat Yönetimi, Saddam Hüseyin'in bir kumandanı orada zehirli gaz kullandı ve beşbin masum insanın ölümüne neden oldu.

Delikanlım bilmiyor. Önemsemiyor da.

                 .......................

İç Anadolu'da bir belde. Yerli yabancı gezginlerin bildiği, tanıdığı.

Geziyorum. Elimde fotograf makinam...

Baktım bir sokak levhası: Lozan Sokağı.

Yanımdan geçen bir çocuğa sordum.

'' Lozan nedir ? ''

Çocuk umursamadı.

'' Bilmiyom.''

'' Sen ilkokulu bitirmiş olmalısın. Lozan' n hiç bir öğretmenin anlatmadı mı ?

'' Hee,ilkokulu bitirdim amma bilmiyom.  Öğretmenler anlatmış olabilir,ben unutmuşum demek ki.''

Lozan...24 Temmuz 1923. Cumhuriyetin ilanından 3 ay önce imzalanan bir önemli anlaşma. Milat. Ve ilkokul çıkışlı çocuğumuz bilmiyor.

                   ........................

Tarih kitaplarının cumhuriyet döneminin anlatıldığı bölümlerinde Atatürk ile İnönü'nün yanyana resimleri yer alır(dı). Cephede ya da Atatürk Reisicumhur, İnönü de başvekil olarak.

Bir büyük gazetedeki okur mektubunda anlatılan beni etkiledi. '' Ben büyük bir holdingin personel sorumlusuyum. Alınacak elemanların özlük dosyalarını ben okurum, mülakatını ben yaparım. Bir gün, lise çıkışlı bir genç başvurdu. Odamda duvarda Atatürk'ün İnönü ile yanyana büyük bir resmi asılıydı. Bizde çalışmak isteyen genç saf saf sordu.

'' Kim bunlar ?''

Yanıt vermedim. Lise çıkışlı genç , belli ki hiç ders görmemiş, cumhuriyeti kuranları tanımamış, öğrenme gereği duymamıştı.

'' Çıkabilirsin,'' dedim. Elbette holdingte çalışma şansı yoktu bu delikanlının.

........................

Tv muhabiri 18 Mart günü Çanakkale'de Bogaz kıyısında vakit geçiren yurttaşa soruyor.

'' 18 Mart neyin yıldönümüdür ?''

Adam sırıtıyor.

'' Herhalde Çanakkale'nin kurtuluş günü...'' diyor.

İlkokul, ortaokul belki lise çıkışlı. Hiç ilgisi yok. Ne Çanakkale, ne Gelibolu savaşları...Kara ve deniz...Sorsan Mehmet Akif'in şiirini de bilmeyecek. Şehidlerimiz için yaptığı şiirden anıtı da önemli bulmayacak. O korkunç kapışma neden başladı, nasıl sürdü, nasıl sonuçlandı. Umurunda değil adamın.

                    ..............................

İlgisiz, bilgiye önem vermez  bir toplumuz biz ,özetle...

****