<p class="ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt; line-height: 12.8pt; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(68, 68, 68); border: 1pt none windowtext; padding: 0cm; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;">NEVŞEHİR(MHA) Saadet Partisi İl Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Çakır, AKP iktidarının Çözüm süreci konusunda ciddi bir şekilde halkı bilgilendirmesini beklediklerine dikkat çekerken, Ermeni uyruklu bir kişinin Başbakan’ın baş danışmanlığına getirilmesinin de son derece manidar olduğunu söyledi.</span></span><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"; color:#444444"><o:p></o:p></span></p> <p class="ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt; line-height: 12.8pt; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(68, 68, 68); border: 1pt none windowtext; padding: 0cm; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;">Paralel yapı ile mücadele adı altında yapılan operasyonlara karşın Samanyolu Televizyonu ve Zaman gazetesinde yazarlık yapan Ermeni uyruklu bir kişinin Başbakanın baş danışmanı olarak ilk açıklamalarında Öcalan’ın zamanla dünyada önemli liderler arasına geleceğini söylemesinin de oldukça üzücü olduğunu dile getiren Saadet Partisi İl Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Çakır, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın bir soru üzerine Çözüm sericini bir kişinin bildiğini söylemesinin de iyi analiz edilmesi gerektiğine dikkat çekti.</span></span><span style="font-family:"Calibri","sans-serif";color:#444444"><o:p></o:p></span></p> <p class="ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt; line-height: 12.8pt; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(68, 68, 68); border: 1pt none windowtext; padding: 0cm; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;">İsrail ile Türkiye ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğine de işaret eden Çakır, “Çözüm Sürecinin ne olduğu belli değil. Hiç kimse Vatandaşa bu sürecin ne olduğuna, nasıl yürütüldüğüne dair bir açıklama da yapmıyor. Bu konuda birilerinin halkı bilgilendirmesi gerekiyor. 80 Milyona yakın nüfusu ile Türkiye kendi içerisinden birini bulamayıp, Ermeni birini Başbakana başdanışman olarak atıyorsa, o isim Çözüm süreci çözüme kavuşacak ve Abdullah Öcalan kahraman ilan edilecek ve dünyada sayılı liderler arasına girecek diye bir röportaj vermesi oldukça dikkat çekici. Bu kişinin paralel yapı adı altında operasyonların yapıldığı Samanyolu ve Zaman gazetesi grubunda yazarlık yaparken Başbakanlık danışmanlığına getirilmesi de bir o kadar manidar. Açıkçası sade bir Türk Vatandaşı olarak bu olan bitenlere bir anlam veremiyorum. Bu konuda bir şeyler söyleme gereği duyduğumuz Siyasi kimliğimiz gereği hemen bir yafta yapıştırıyorlar. İşte siz muhalefet yapıyorsunuz diyorlar. Paralel yapı ile mücadele ediyoruz deniliyor. Samanyolu gazetesinin yarı başbakana danışman oluyor, hem de baş danışman. Öte yandan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’a Sürecin nereye gittiğini ve nereye varılmak istendiğini soran gazeteciye Akdoğan “O nu bir kişi biliyor” diyor. O zaman adama sormazlar mı bilmediğin bir sürecin başında sen niye duruyorsunuz diye. Türkiye’nin İsrail ile ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi lazım. Sürekli Rabia işaretlerinde bulunup tabiri caizse Milletin gazını almakla olmuyor bu işler. Filistin’de o kadar kan ve gözyaşı var iken neden Türkiye İsrail’in kullandığı petrolün % 40’ını gönderiyor. Müslüman mahallesinde salyangoz satmaktan farklı bir şey değil bu” diye konuştu.</span></span><span style="font-family:"Calibri","sans-serif";color:#444444"><o:p></o:p></span></p>