Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Çin Kültür Kulübü tarafından, Pekin Yunus Emre Enstitüsü Müdürü ve İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Eyüp Sarıtaş’ın konuşmacı olarak katıldığı “Türk Tarihinin Çince Kaynakları” konulu konferans düzenlendi.
NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen programa; Rektör Prof. Dr. Semih Aktekin, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. H. Abdullah Şengül, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Programın moderatörlüğünü üstlenen Çin Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sema Gökenç Gülez, Çin kaynaklarının Türk tarihinin özellikle İslamiyet öncesi dönemini anlamada temel başvuru kaynağı olduğunu ifade etti.
Gülez, Türkiye’de Sinolojinin Türk tarihinin Çince kaynaklar üzerinden bilimsel yöntemlerle araştırılması amacıyla geliştiğini vurgulayarak, Prof. Dr. Eyüp Sarıtaş’ın bu alandaki çalışmalarının özel bir yer tuttuğunu söyledi. Hunlardan Göktürklere ve Uygurlara kadar geniş bir dönemi kapsayan araştırmalarıyla Sarıtaş’ın hem Türkiye’de hem yurt dışında önemli bir birikim oluşturduğunu ifade ederek kendisine teşekkür etti.
Prof. Dr. Eyüp Sarıtaş konuşmasında, Sinoloji ile Türk tarihçiliğinin birbiriyle doğrudan ilişkili iki disiplin olduğunu vurguladı. Türkiye’de Sinolojinin Atatürk’ün talimatıyla 1935’te kurulduğunu hatırlatan Sarıtaş, bu alanın kuruluş amacının Çin kaynaklarında yer alan Türk tarih ve kültürünün bilimsel yöntemlerle incelenmesi olduğunu belirtti. Çin tarih yazıcılığının yüzyıllar boyunca sistematik biçimde geliştiğini ve Türk topluluklarına ilişkin çok değerli bilgiler içerdiğini ifade etti.
Sarıtaş, başta “25 Resmî Çin Tarihi” olarak bilinen yıllıklar olmak üzere kronikler, seyahatnameler, ansiklopedik eserler ve edebi metinlerin Hunlardan Göktürklere, Uygurlardan diğer Türk topluluklarına kadar geniş bir tarihsel birikim sunduğunu dile getirdi. Buna karşın bu kaynakların yalnızca küçük bir kısmının Türkçe’ye kazandırıldığını, önemli bir bölümünün ise hâlâ tercüme edilmeyi beklediğini söyledi. Özellikle Zizhi Tongjian gibi 20 ciltlik kronolojik eserlerin Türk tarihinin kronolojisinin aydınlatılmasında büyük önem taşıdığını belirtti.
Çin’de 1950’li yıllardan itibaren Hun, Göktürk ve Uygur dönemlerine ilişkin arkeolojik çalışmaların hız kazandığını, buna karşın Türkiye’de Orta Asya Türk arkeolojisine yönelik ihtisas alanlarının tam anlamıyla gelişmediğini ifade eden Sarıtaş, bu durumun Çin’de ortaya çıkarılan arkeolojik materyallerin Türkiye’de yeterince değerlendirilememesine neden olduğunu söyledi. Bu alandaki eksikliklerin genç araştırmacıların ilgisiyle zaman içinde giderilebileceğine inandığını belirtti.
Prof. Dr. Sarıtaş ayrıca Hunlar ve Göktürkler dönemine ilişkin iki ayrı kapsamlı kitabın hazırlıklarını sürdürdüğünü, bu çalışmaların Türk tarihçiliğine yeni bir katkı sağlamayı amaçladığını dile getirdi. Öğrencilere ve genç araştırmacılara hitaben, bu alanda daha fazla çalışma yapılması gerektiğini vurgulayarak her zaman destek vermeye hazır olduğunu ifade etti.
Konferans, katılımcıların sorularını yönelttiği soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.