NEVŞEHİR(MHA) Nevşehir Devlet Hastanesi Doktorlarından, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mustafa Kuzucuoğlu, Terlemenin egzersiz esnasında, soğuk ve sıcak havalarda vücut sıcaklığını dengelemek için verilen fizyolojik bir yanıt olduğunu söyledi.

Terlemenin ısı düzenleyici etkisinin yanında, cildi nemlendirme, toksinleri uzaklaştırma, avuç içi ve ayak tabanında ise kavramayı kolaylaştırıcı etkiye de sahip olduğuna değinen Nevşehir Devlet Hastanesi Doktorlarından, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mustafa Kuzucuoğlu, “Sıcak havaya bağlı terleme genellikle tüm vücutta görülürken, mental durumlardan kaynaklı terleme ise genellikle avuç içi, koltuk altı ve ayak tabanında görülmektedir. Terleme, ekrin ter bezleri aracılığıyla olmaktadır. Ekrin ter bezlerini de vücudumuzda otonom (istemsiz) sinir sistemi içerisinde yer alan sempatik sistem aktive etmektedir. Aşırı terleme 5 dakika içerisinde 50 mg dan fazla terlemeye denmektedir. Ancak kişiden kişiye terleme miktarının algılanışı farklılık göstermektedir. Bu yüzden günlük hayatı etkileyen miktarda terleme olması durumuna hiperhidroz (aşırı terleme) denir. İnsanların %1’inde bu hastalık görülmektedir.      İnsanlar genellikle doktora çalışırken evraklar elimin terinden ıslanıyor, günlük hayatta tokalaşamıyorum ya da sürekli koltuk altımın terini saklamak zorunda kalıyorum şikayetleri ile başvururlar. Aşırı terleme genellikle ergenlik çağında başlar ve hayat boyu bu şekilde devam eder. Geçici bir durum olmayıp, dönemsel olarak terleme miktarında artma ve azalmalar gözlenebilir. Aşırı terleme nedenleri genellikle bilinmemektedir. Ancak aşırı stres, tiroid bezinin çok çalışması, menapoz, obezite, böbrek üstü bezindeki bozukluklar, şeker hastalığı ve psikiyatrik bazı rahatsızlıklar kendini aşırı terleme ile gösterebilmekle genellikle tüm vücutta yaygın bir terleme gözlenmektedir. El, koltuk altı ve ayak gibi lokal terlemelerin ise çoğunlukla nedeni belli değildir. Terleme fizyolojik bir mekanizma olup kesinlikle insan sağlığına zarar vermez. Ancak kişinin sosyal hayatını etkiliyor ve kişi mevcut durumdan olumsuz etkileniyorsa tedavi edilmelidir. Tedavide bilinen altta yatan bir hastalık varsa öncelikle bu tedavi edilmelidir. Bilinen bir hastalığı olmayan bireylerde öncelikle lokal tedaviler denenebilir. El ve koltuk altı için kalıcı çözüm ise “endoskopik torakal sempatektomi” operasyonudur. Endoskopik torakal sempatektomi; ter bezlerinin aşırı çalışmasına yol açan sempatik sinirlerin kesilmesi, kliplenmesi, çıkarılması veya yakılması esasına dayanır. Koltuk altından açılan 1 cm’lik 1 ya da 2 delikten kamera yardımı ile küçük aletler kullanılarak cerrahi işlem gerçekleştirilir. İşlem esnasında hastaya genel anestezi verilir ve kısa süreli bir işlem ile aynı seansta her iki tarafa da uygulanır. Hasta anesteziden uyandığı anda elleri kuru ve sıcak olur. Hasta genellikle 1 ya da 2 gün hastanede yatırılarak taburcu edilir ve taburculuk sonrası sosyal hayatına devam edebilir. Cerrahi işleme bağlı en çok gelişen yan etki vücudun başka yerlerindeki terleme artışıdır. En çok sırt, göbek ve basen çevresi ile bacaklarda görülür. Hastaların % 30’da bu yan etki görülebilmekte, büyük çoğunluğunda ise 6 ay içerisinde kendiliğinden geçmektedir. Nadir görülmekle beraber en korkulan yan etkileri ise bradikardi ve horner sendromu gelişimidir. Hastaların % 1’den azında görülür. Endoskopik torakal sempatektomi halen lokal hiperhidrozisin en etkin tedavi yöntemidir. Bu ameliyat Nevşehir Devlet Hastanesinde Göğüs Cerrahları tarafından başarı bir şekilde uygulanmaktadır” dedi.