Türk Sağlık-Sen Başkanlar Kurulu Toplantısı, 24-26 Aralık  tarihinde Genel Merkez Yönetim Kurulumuz, Şube Başkanları ve İl Temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Başkanlar kurulu toplantısına Nevşehir Şube Başkanı Turgay Çetin toplantıya katıldı. 

Toplantıyla ilgili açıklamalarda bulunan Çetin, "Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının mali ve özlük hakları ile ilgili yaşanan sıkıntılar ve talepleri, hizmet kolumuzda bulunan tüm kurum ve kuruluşlarda yaşanan yönetim ve işleyiş problemleri, çalışma hayatında kamu çalışanlarını ilgilendiren meseleler ve Türkiye gündemi ile ilgili konular ele alınarak değerlendirilmiştir.  

Başkanlar Kurulu toplantımızda ele alınan tüm konular ve bunlar hakkındaki görüşlerimiz maddeler halinde aşağıda sıralanarak kamuoyunun bilgisine sunulmuştur; 

“Türkiye Kamu-Sen’in ek zam ve refah payı gibi temel taleplerin kabul edilmemesi nedeniyle imzalamadığı ve “Bu toplu sözleşme ile memur 2022’yi tamamlayamaz” diye vurgu yaptığı Toplu sözleşme 3 ayda ekonomik anlamda tüm değerini yitirerek sıfırlanmıştır. Bu nedenle Türkiye Kamu-Sen’in uzun bir süredir ısrarla dile getirdiği Ek Zam ve Refah Payı talebi en kısa sürede hayata geçirilmelidir. Çalışan ücretleri ile ilgili yapılan her iyileştirme olumlu olmakla birlikte kayıpları karşılayacak, ekonomik açıdan ciddi bir katkısı olacak düzenlemeler, ek zam ve refah payı verilmesidir. Bu talebimizin ısrarlı takipçisi olmaya devam edeceğiz. 

Ülkemizde 2 yıla yakın bir süredir sağlık çalışanları salgınla kahramanca mücadele etmektedirler. Bu mücadelede 500ün üzerinde sağlık çalışanı şehit olmuş, 100 binlercesi de virüse yakalanmıştır. Böylesine bir fedakârlıkla hizmet üreten sağlık çalışanlarımızın sorunlarının görmezden gelinmesi, çalışanlar adına yapılan her düzenlemenin eksik, kapsayıcılığının sorunlu olması gibi kabul edilemeyecek durumlar yaşanmaktadır. Bunun son örneği doktorlarımızın ücretleri ile ilgili düzenlemede de ne yazık ki görülmüştür. Doktorlarımızın ücretlerinde artış yapılması şarttır fakat söz konusu düzenleme eksik olmuştur. Eksiktir çünkü o düzenlemede ek ödemeden mahsuplaşma vardır. Eksiktir çünkü doktorların bir kısmı kapsam dışı kalmıştır. Aile hekimleri kapsam dışı kalmıştır. Üniversite hastanelerinde, adli tıp kurumunda, SGK’da görev yapan doktorlarımız dışarıda bırakılmıştır. Eksiktir çünkü tüm sağlık çalışanlarının ücretlerinde artış olmalıdır. Bu nedenlerle kapsayıcı, sürdürülebilir ve nitelikli bir ücret politikası sağlık çalışanları için en kısa zamanda hayata geçirilmelidir. 

Bir ekip hizmeti olarak yürütülen sağlık hizmetlerinde bizim için tüm meslek grupları özel ve değerlidir. Kurulduğumuz günden bugüne birini diğerinden ayırmak, birini diğerine tercih etmek gibi bir çalışmamız, tavrımız veya duruşumuz hiç olmamıştır olmayacaktır.  Fakat özellikle sosyal medya kullanılarak bazı grup ve kuruluşların çalışanlar arasında huzursuzluk yaymak ve bundan kendi menfaatlerine bir çıkarım elde etme gayreti içerisinde olduklarını, bunu yaparken de sendikamızı yalan, iftira ve algı oyunları ile işin içine karıştırdıklarını görmekteyiz. Çalışanları bu konularda dikkatli olmaya çağırıyor ve bunlara asla fırsat vermeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.  Bizim tarafımız çalışandan haktan ve hukuktan yanadır.  

Mevcut haliyle sağlık çalışanları için bir anlam ifade etmekten uzak fakat kamuoyunda ikinci bir maaş algısı oluşturma görevini her daim üstlenen Döner Sermaye Sistemi baştan aşağı revize edilmeli, çalışan merkezli bir yapıya kavuşturularak adalet mutlaka tesis edilmelidir.  

3600 Ek Gösterge Türkiye Kamu-Sen’in esaslarını kapsamlı bir çalışma ile belirlediği teklif üzerinden tüm kamu çalışanlarını kapsayacak bir şekilde hayata geçmelidir. 

Kamuda, ismi her ne olursa olsun kadrolu istihdam dışındaki tüm ucube modeller terk edilmelidir. Bu ucube istihdam modellerin nedeniyle yaşanan tüm mağduriyetlerin sonlanması için tüm çalışanlar kadrolu olmalıdır. Ayrıca hizmetli arkadaşlarımız, yıllardır bekledikleri ve hak ettikleri memurluk kadrosuna kavuşturulmalıdırlar. 

Sağlıkta şiddet çözülmesi gereken acil bir meseledir. Türk Sağlık-Sen olarak uzun bir süredir dile getirdiğimiz sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan olarak ilan edilmesi, şiddet uygulayanlara kamu sağlık hizmetlerinin acil haller dışında belirli bir süre için ücretli olması, tutuklu yargılamanın istisnasız olarak uygulanmasını istiyoruz. 

Üniversite hastanelerinde görev yapan sağlık çalışanları da aynı sorunlarla mustariptirler ve çözüm beklemektedirler. Özellikle becayiş, eş durumu tayin gibi temel hakları için bir an önce adım atılmalı, YÖK bu konuda inisiyatif alarak üniversite hastanesi çalışanları için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. 

Tüm zorluklara rağmen kesintisiz bir kamu hizmeti yürüten sosyal hizmet çalışanlarımızın ısrarla görmezden gelinmesi, devletin şefkat eli bu çalışanların haklarında bir türlü beklenen iyileştirilmelerin yapılmaması kabul edilemezdir.  Söz konusu çalışanlar ile ilgili kapsamlı bir çalışma yapılarak mali ve özlük haklarında düzenlemeler yapılmalıdır. 

Yukarıda sıraladığımız tüm meseleler konusunda Türk Sağlık-Sen olarak kararlı duruşumuzu sürdürmeye devam edeceğiz.  Çalışanlar adına yürüttüğümüz mücadeleden asla taviz vermeyeceğiz. Çalışanların haklı talepleri için mücadeleye ve  sorumlu, ilkeli sendikacılık anlayışı gereği memleket meselelerinde hassasiyet ile durmaya devam edeceğiz.  Kamu çalışanlarının mali ve özlük haklarındaki kayıplar, yetkili olarak tanımlanan ama etkisiz kalarak kamu çalışanları sürekli zarara uğratanlara karşı Türkiye Kamu-Sen’in, Türk Sağlık-Sen’in yetkili olması zarurettir. Bunu gerçekleştirmek adına teşkilatımız var gücüyle çalışacaktır” açıklamalarında bulundu.