Şeytanın hileleri ve itirafları

İbni Abbas hazretleri anlatır:
Resulullah ile beraber iken biri izin isteyip içeri girmek istedi.
Resulullah (O İblistir) dedi. Hazret-i Ömer, (Ya Resulallah izin verin onu öldüreyim) dedi. (Ya Ömer , biliyorsun ki; ona belli bir vakte kadar mühlet verilmiştir. Kapıyı açın gelsin) buyurdu. Şeytan, içeri girince (Ben buraya mecburen geldim. Allah gönderdi beni. İnsanları nasıl kandırdığımı doğru olarak anlatacağım) dedi. Resulullah efendimiz sordu:

- Sevmediğin ve düşman olduğun kimseler kimlerdir?
- Dünyada en çok sevmediğim ve düşman olduğum kimseler, başta sensin, sonra adil sultanlar, tevazu sahibi ve şükreden ve zekatını veren zenginler, halinden şikayetçi olmayan sabırlı, kanaatkâr ve ihtiyacını bildirmeyen müslüman fakirler, doğru sözlü tüccarlar, ihlas sahibi ve ilmi ile amel eden, şüpheli işlerden kaçan âlimler, din-i İslamı yaymaya çalışan mücahidler, emr-i maruf ve nehy-i münker yapanlar, insanlara karşı merhametli olanlar, tevbe-i nasuh ile tevbe edenler, haramdan kaçınanlar, takva ehli gençler, daima abdestli bulunanlar, daima hayır ve hasenatta bulunan cömertler, hayâ ve edep sahibi güzel huylu olan ve insanlara faydalı olan müslümanlar, Kur'an-ı kerimi tecvide uygun olarak okuyan hâfızlar, namazı vaktinde kılanlar ve herkes uyurken namaz kılan kimselerdir. Muhtaçları bulup sadaka verenleri de sevmem.

- Sevdiğin ve dost olduğun kimseler kimlerdir?
- Zalim idareciler, kibirli zenginler, hain tüccarlar, içki içenler, kötü yerlerde teganni eden, şarkı söyleyen, fuhuş yapanlar, yetim malı yiyenler, cimriler, yalan söyleyenler, gıybet edenler, kovuculuk edenler, hırsızlar, Allah’tan gayrısı üzerine yemin edenler, şart olsun diyerek ikide bir nikah üzerine yemin edenler, böylece nikahları gider, çocukları veled-i zina olur. Farz borcu dururken nafile ile iştigal edenler, zekat vermeyip sadaka verenler, namaza önem vermeyen ve geç kılanlar, temizlikte, abdestte, namazda vesvese edenler, tul-i emele [uzun dünya arzularına] sahip olanlar, hemen öfkelenip öfkesini yenemeyen kimseler benim dostum, sevdiğim kimselerdir.

- Kimleri nasıl aldatmaya çalışırsın?
- En kuvvetli adamlarımın bir kısmını âlimlere gönderirim. Bazısını gençlere, bazısını şeyhlere, bazısını da ihtiyar kadınlara musallat ederim. Bir kısmını âbidlere, bir kısmını da zahitlerin başına dert ederim. Önceki ümmetlerden bir âbid, tam 70 yıl ihlas ile Allah'a ibadet etti. Bu ibadetleri sonucunda ona öyle bir hâl ihsan edilmişti ki; dua ettiği her hasta, şifaya kavuşurdu. Onun peşine takıldım. Ona öyle numaralar yaptım ki, içki içirdim, zina ettirdim ve katil yaptım, sonunda küfre soktum onu.

- En çok neyi seversin?
- Yalanı ve kibri. Çünkü ilk yalan söyleyen ve ilk kibirlenen benim. Yalan söyleyen ve kibirlenen benim dostumdur. Yalan ve kibir benim sıfatlarımdandır, kimde ne kadar varsa, o kadar bana benzemiş olur. 

- Sana göre en büyük günah hangisi?
- Dünya sevgisi ve baş olma sevdası…

- Bir müslüman namaz kılınca, Kur'an okuyunca, tevbe edince ne yaparsın?
- Namaz kılarken adeta beni bir sıtma tutar. Kur’an okuyunca, o zaman eririm, tıpkı ateşte eriyen bir kurşun gibi. Tevbe edince, belim kırılır, saçımı başımı yolarım, bütün emeklerim boşa gitti diye feryat figan ederim.

Şeytanın tuzakları
İblis yeryüzüne indiği zaman Allahü teâlâya sordu:
- Ya Rab, beni kovdun ve yere indirdin. Benim evim yok.
- Evin hamamlardır.

- Toplantı yerlerim neresidir?
- Sokak, çarşı ve pazarlar.

- Yemeğim nedir?
- Besmelesiz yenilenler.

- İçeceğim nedir?
- Alkollü içkiler.

- Ezanım nedir?
- Çalgı aletleri.

- Kitabım nedir? Ne okuyacağım?
- Uygunsuz şiirler.

- Benim hadislerim nedir?
- Yalan sözler.

- Av aleti ve tuzağım nedir?
- Kötü kadınlar. 

- Yatak arkadaşım kimdir?
- Besmelesiz yatağa girenler ve sarhoşlar.

- Yol arkadaşlarım kimlerdir?
- Yola çıkarken, benim rızamı kazanmak değil de nefsinin peşinde gitmeyi düşünenin yol arkadaşı olursun. 

- Yardımcılarım ve elçilerim kimdir?
- Bid’at ehli senin yardımcılarındır, büyücüler elçilerindir.

- Kardeşlerim kim? 
- Mallarını israf edenler ve kötü yolda harcayanlar senin kardeşlerindir.