AK PARTİ Nevşehir Milletvekili TBMM Başkanlık Divanı Kâtip Üyesi Mustafa AÇIKGÖZ Yerli Düşünce Dergisi‘nin 35. Sayısında “ Kudüs ‘e Selam Olsun” başlıklı yazısında 21-24 Eylül 2017 ‘de Nevşehir heyetiyle gerçekleştirdiği Kudüs ziyaretinive izlenimlerini ele aldı.

AK PARTİ Nevşehir Milletvekili TBMM Başkanlık Divanı Kâtip Üyesi Mustafa AÇIKGÖZ'ün “ Kudüs ‘e Selam Olsun” başlıklı o yazısı...


Kudüs’e Selam Olsun
 
            Müslümanların Mekke'deki Mescid-i Haram’dan ve Medine'deki Mescid-i Nebevi'den sonraki üçüncü kutsal mabedi olan Kudüs'teki Mescid-i Aksa’ ya 400 yıl boyunca hizmet etme şerefine nail olmuş bir milletin fertleri olarak atalarımızın aziz hatırası kutlu belde Kudüs’ü, Birlik Vakfı Nevşehir Şubesinden ve DERSİAD Nevşehir Şubesinden katılımcılarımızla 21-24 Eylül 2017 tarihleri arasında 44 kişilik Nevşehir heyeti olarak ziyaret etme imkânı bulduk.
 
Müslümanların kanayan yarası Mescid-i Aksa’nın, Kudüs’ün, Filistin’in de yalnız olmadığını bir kez daha göstermek istedik. İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’ nın onurunun korunması, kutsiyetinin muhafazası boynumuzun borcu, bütün Müslümanların da ortak sorumluluğudur. Mazlumların gözyaşı Suriye’ de, Irak’ta, Filistin’ de her an akmakta; bu acıları dindirmek ise insanlığın öncelikli görevidir. Medeniyetlerin kurulduğu Ortadoğu’da dünya mirasları bir bir yok edildi. Esenliklerin yaşandığı kutlu coğrafyalarda anasız, babasız, vatansız yavrucukların feryatları insanlık vicdanına dokunuyor. Bizler istiyoruz ki, hep birlikte barışı kalıcı hale getirelim.
 
Yüce Yaradan’ımızın kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de bizlere müjdelediği  “Kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” (İsra, 17/1). ayeti elbette tecelli etti. Âlemlere rahmet olarak gönderilen, Peygamber Efendimiz (SAV)’ in zaman ve mekân üstü çağrısına değinen; milletin lideri, mazlumların umudu Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN Beyefendilerinin de ifadelerini bir kez daha hatırlatmak istiyorum: “İmkânı olan herkes, bulduğu her fırsatta Peygamber Efendimizin tavsiyesine uyarak lütfen Kudüs'ü, Mescid-i Aksa'yı ziyaret etsin. Gidemeyenler de oradaki kardeşlerimize kandil yağı olması babından yardım göndersinler."
 
15 yıldır dünyanın her yerinde mazlumların gür sesi, ümmetin umudu Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN acımasızlara karşı dik durdu, ‘oneminute’ dedi, korkmadan, yılmadan, yorulmadan da mağdurların yılmaz savunuculuğunu devam ettiriyor. Biz bu zulümlere karşı sağır, dilsiz, vurdumduymaz olamayız, kayıtsız kalamayız. Milletin lideri her platformda haklı seslenişini dile getiriyorsa, ‘Asım’ın Nesli’ de yerli ve millî değerlerini yaşayarak, yaşatarak en güzel örneği teşkil etmeye devam edecektir.  Kudüs’ü ziyaret ettiğimiz ilk akşamda Mescid-i Aksa’nın çevresini gezme fırsatı bulduk. Türk olmamız hasebiyle heyetimize ayrı bir izzet ve ikram her gittiğimiz yerde dikkatimizi çekiyor ve milletimiz adına bizleri mutlu ediyordu. Bir esnafın dükkânından gelen müzik sesi dikkatimizi çekti: “Ezilenlerin gür sesidir O/Suskun dünyanın hür sesidir O/ Gücünü milletten alan dünya lideri Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN…” Sayın Cumhurbaşkanımıza olan sevgileri ve muhabbetleri Kudüs sokaklarında yüksek sesle yankılanıyordu. Bizler boşuna demiyoruz “Türkiye’nin fiziki sınırları ile gönül coğrafyası bir değil.” diye.
 
Ziyaret ettiğimiz her noktada Osmanlı vakıf medeniyetimizin eserlerini görmek bizlere ayrı bir gurur kaynağı olsa da o kutsal toprakların bizlerle nasıl özdeşleştiğini de duygulanarak gözlemledik. Osmanlı’nın barışı, hoşgörüsü, her bir yapıya ayrı ayrı sinmiş. 400 yıl huzur ve refah içerisinde yaşayan topraklarda bugün kan ve gözyaşı hâkim.  İsrail, Filistin'in ve Filistinlilerin haklarına gösterdiği saygı ölçüsünde değer görebilecektir. Kudüs’ te, 3 din için de özel olan statüde Mescid-i Aksa'nın ve Kubbet-üs Sahra'nın içinde bulunduğu Harem Bölgesi'nin mahremiyetine saygı duymayan bir İsrail, en büyük zararı kendisi görecek, insanlık vicdanında da mahkûm olacaktır.
 
İsrail askerleri çok basit konuları bahane edip, pervasızca, fütursuzca Mescid-i Aksa'nın bahçesini postalları ile kirletiyor, orada kolayca Müslüman kanı döküyorlarsa, bunun sebebi, bizlerin Kudüs'e ve kardeşlerimize yeteri kadar sahip çıkmıyor oluşumuzdandır.Gençlerimize ve gelecek kuşaklarımıza da güveniyoruz. Barış içerisinde yaşayacak bir dünya gençlerimizin omuzlarında yükselecektir. Hiçbir zaman ne sömüren ne de sömürülen olmayın. Öz benliğimizi bir kez daha yansıttığımız 15 Temmuz gecesi gibi, dünyadaki hiçbir zorbalığa eyvallah etmedik çünkü aziz ve kahraman milletimizin yüreğindeki iman dünyadaki tüm fani güçlerin üzerindedir. Sabredeceğiz ancak sabrederken de çalışacağız. Susmayacağız, mazlumların sesi olmaya hep birlikte devam edeceğiz. Zalimin yüzüne zulmünü haykıracağız. Kin beslemeden, ilahî adaletin tescil edileceği günü bekleyeceğiz. Türkiye, her daim barışın garantisidir. Şairin dediği gibi “Kalbimizin bir yarısı Mekke bir yarısı Medine, üzerinde de bir tül gibi Kudüs vardır,” öyleyse gelin hep birlikte Kudüs'e sahip çıkalım. Kardeşlerimizin yanında olalım.
 
“Kutsal mekânları korumak; imkân meselesi değil iman meselesidir”
Tarihten günümüze kadar Kudüs’e hizmet etme şerefine nail olmuş kutlu komutanlarımıza, padişahlarımıza, aziz atalarımıza minnetlerimizi, şükranlarımızı ve dualarımızı gönderdik. Öz yurdundan uzakta yaşayan 8 milyon Filistinli kardeşlerimize de selam olsun. Vücudunu alçak kurşunlara evlatları ve kutlu belde için siper eden analara ve babalara kahramanlıkları adına Allah’tan rahmet diliyorum. Hangi dinden, dilden, milletten olursa olsun Filistin’deki işgalin son bulması için uluslararası kamuoyunda çaba sarf eden barış elçilerine şahsım ve mazlumlar adına teşekkür ediyorum. Bu vesileyle kutlu belde Kudüs’e selam olsun…
Ecz. Mustafa AÇIKGÖZ
AK PARTİ Nevşehir Milletvekili
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi