CHP Nevşehir Milletvekili Av. Faruk Sarıaslan, TBMM Genel Kurulunda; "Türkiye’de Hukuk, Adalet ve mafya..." konusunda söz alarak konuştu.

Milletvekili Sarıaslan yaptığı açıklamasında; "TBMM Genel Kurulunda Türkiye’de Hukuk, Adalet, mafya ve ülkemizin getirildiği durum hakkında konuştum..." dedi.

CHP Nevşehir Milletvekili Sarıaslan TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında şunları ifade etti;

Sayın Başkan değerli Milletvekilleri sizleri saygıyla selamlıyorum.

Hukuk insan ilişkilerini düzenlemek amacıyla çıkarılan iyi doğru ve ideal kuralları araştıran disiplindir.

Hukuk devleti, eylem ve işlemlerinde hukuk kurallarına bağlı olan vatandaşlarına hukuki güvenlik sağlayan devlet şeklinde tanımlanabilir.

Hukukun hedefi vatandaşı idareye karşı korumaktır,  adaleti tesis etmektir. Hukuk devletine inananlar bilir ki Adalet kudretini ve haysiyetini kaybederse sosyal bağlar kopar ve ardından kargaşa başlar. Toplumda adalet var olduğu ölçüde toplumsal barış sağlanır. 

Adaletin tecellisi yolunda iyi bir hukuk sistemine sahip olmak tüm vatandaşlarımızın beklentisidir. 

Adil yönetilmeyen halkına zulmeden yöneticilerin olduğu hiçbir ülke güçlü ve saygın bir ülke olmamıştır.  Adaletin olduğu hukukun üstünlüğünün sözde değil eylemde kendisini hissettirdiği bir devlet güçlü ve vatandaşları mutlu olur. 

Adaletin gerçekleşmediği toplumlar zengin doğal kaynaklara sahip olsalar da fakir olarak yaşamaya mahkum olmuşlardır. Hukuku ve demokrasisi gelişen ülkelerde, refah da buna paralel olarak gelişmiştir.

Gelişmiş toplumlarda yasama , yürütme ve yargı erkleri ayrı ayrı olarak var ise bu toplumun modern anlamda bir devlete sahip olduğu söylenebilir. Bir devletin itibarı vatandaşı olsun, olmasın kişilerin o devletin yargısına duydukları güven ile doğru orantılıdır. 

Eğer idare yargıyı baskı altında tutuyor, savcılar talimat almadan işlem yapamıyorsa o ülkede yargıya güven olmaz.

Sayın Milletvekilleri, Hukuku yok sayan hukuk benim diyenler bilmelidir ki Hukuk bir gün hukuku yok edenleri pişman edecektir. Bugün hukuku yok edenler yarın hukuk, hukuk diye bağıracaklardır. Uzaklara gitmeye gerek yok  yakın geçmişimize bakarak bunu görebilirsiniz. 

Dün devlet erkini eline geçirince kendisini devlet zannedenlerin bugün ne hallerde olduklarını hepimiz biliyoruz. 

Türkiye bu olması gerekenlerin neresinde diye sorduğumuzda hukukun üstünlüğü endeksi verilerine göre Türkiye 99 ülke arasında 80.nci sırada yer alıyor.

Ülke olarak hukuk sistemimizin global ölçekte en düşük seviyeye indiği alan ise temel hak ve özgürlüklere saygı. Bu sıralamada da 99 ülke arasında 78.nci sırada yer almaktayız. 

Ülkemiz hukuk devletinden uzaklaşmış, uzaklaştıkça da borç batağına girmiştir. Yüksek faizle bile para bulmakta zorlanan Türkiye üretip kazanmak yerine  6 kez çıkardığı varlık barışı ile kaynağı belirsiz paranın yurt içine vergi vermeden, kaynağı sorgulanmadan rahatça girmesine olanak verilmiştir.

Türkiye güvene-hukuka dayalı doğrudan sermaye yatırımlarını getiren bir ülke değil, sıcak para cenneti bir ülke haline gelmiştir. Bu sıcak ve kara para  uluslararası mafyanın kendilerine işbirlikçiler de sağlayarak cirit attığı bir ülke olmuştur. Bunu en iyi bilende herhalde İçişleri Bakanı Soyludur. Bildiği içindir ki Ulusal bir televizyon programında kimin verdiğini ve kime verildiğini hissettirerek Türkiye Cumhuriyetin de bir eski Milletvekili Siyasetçiye mafya lideri ayda 10.000 dolar verildiğini biliyorum diyebilmiştir. Anlaşılıyor ki buralar buz dağının görünen yüzüdür. İçişleri Bakanı Soylu  bildiği hukuk dışılığı ve suçluyu TCK’nın 279.maddesine göre savcılığa bildirmek zorundadır. İçişleri Bakanı şimdiye kadar bir suç duyurusunda bulunmayarak suç işlemektedir.

TCK’nın 279.maddesi çok açıktır.

Pandora’nın kutusu artık açılmıştır. Lağım patlamış, her tarafı pis kokular sarmıştır. Şimdiler de birde Sezgin Baran Korkmaz olayı patlamıştır. Yurt dışına kaçan bu şahsın önce malvarlığına ve yurt dışı çıkışına yasak konulmuş sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından Türkiye Bankalar Birliği Başkanlığı’na bir yazı gönderilip Korkmaz ve diğer 13 şüpheli hakkındaki şirket ve kişisel banka hesaplarındaki blokaj ve tedbirlerin “ivedi kaldırılması” talimatı verilmiştir. Kararda imzası bulunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz, 16 Ekim’de de Adalet Bakanlığı yardımcılığına atanmıştır. Suça ve suçluya yardım eden bu şahıs ödüllendirilmiştir. Adalet Bakanı Yardımcısı hemen görevinden istifa etmelidir.

Sayın Milletvekilleri bu tür yasa dışı mafya matik ilişkilerden kurtulmak istiyorsak yapacağımız tek şey hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmektir.

Güçlü devlet, mutlu halk ancak hukukun üstünlüğü sayesinde olur. 

Hepinize saygılar sunarım. "