Dünyanın dört bir yanından farklı gerekçelerle ülkemize eğitim almaya gelen öğrencilerin Türkiye’deki hikâyelerinin anlatıldığı TRT Haber kanalında yayınlanan ‘Gönüllü Elçiler’ TV program ekibi bu kez çekimlerini Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ)’de gerçekleştirdi. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Tolga Özlü’nün yaptığı ‘Gönüllü Elçiler’ programı ekibi, sosyal etkinlik faaliyetleri kapsamında öğrencilerin zaman geçirdikleri NEVÜ mekânları başta olmak üzere, Kapadokya Bölgesinin tarihi ve doğal güzellikleri arasında çekimler yaptı. Türk Kültürünü Ülkelerine Taşıyacaklar Uluslararası öğrenciler program çekimlerinde, Türkiye’nin ve NEVÜ’nün kendilerine sağladığı imkânlardan bahsettiler. Türk kültürü ve geleneklerini yakından tanıma fırsatının yanı sıra dünyanın en önemli turizm merkezlerinden ve bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Kapadokya’da öğrenim görme imkanı buldukları için oldukça şanslı ve mutlu olduklarını ifade eden öğrenciler, bu kültürü ve Türkiye’nin vizyonunu birer gönüllü elçi olarak kendi ülkelerine taşıyacaklarını ifade ettiler. Bağlı: Uluslararası Öğrenciler Bizim Gönül ve Kültür Elçilerimiz NEVÜ’de eğitim gören uluslararası öğrencilerin donanımlı ve yetişmiş birer bireyler olarak dönmeleri için büyük gayret gösterdiklerini belirten Rektör Prof. Dr. Mazhar Bağlı, “Uluslararası öğrencilerimiz, ülkelerine döndüklerinde üniversitemizin ve ülkemizin kendilerine sağladığı imkanlar dahilinde sahip olduğu değerleri kendi ülkelerine taşıyarak, bizim adımıza ülkelerinde birer gönül ve kültür elçisi olacaklar” dedi. NEVÜ’nün uluslararası öğrencilere sağladığı imkanlar ve niçin NEVÜ’nün tercih edilmesi gerektiğine dair bilgi veren Bağlı, “NEVÜ olarak özellikle bizim üniversitemizin ihtisaslaşmış olduğu rekabet üstünlük alanlarının hangilerinin olduğunu yurt dışındaki öğrencilerimizle gittiğimiz eğitim fuarlarında anlatmaya çalışıyoruz. Yurt dışında diğer bağlantılı partner olduğumuz üniversitelere de aynı şekilde kendi farklılığımızı ortaya koymaya gayret ediyoruz. Hakikaten Nevşehir ve Kapadokya bölgesi Türkiye’nin en güzide, en güzel yerlerinden birisi. Hem öğrencilerin güvenli ve huzurlu bir öğrencilik sürmeleri, hem de burada bulundukları süre içerisinde kendi meslekleriyle ilgili çeşitli faaliyetler gerçekleştirmeleri için son derece verimli bir yer. Bu açıdan da biz diğer üniversitelerden daha farklı, daha iyi bir eğitim vereceğimizi söyleyerek onları burada ağırlamak istiyoruz. Üniversitemizin hangi alanlarda rekabet ettiğini ya da kendini göstermek istediğinin altını çizmek gerekirse; malum burası iki konuda çok önemli bir temayüz etmiş, öne çıkmış bir özelliğe sahip. Birincisi turizm, ikinci de cam-seramik bölümü ve buradaki var olan coğrafyasıdır. Aynı zamanda Hacı Bektaş-ı Veli düşüncesi ve felsefesi de büyük önem arz etmekte. Şu anda bulunduğumuz mekan da dahil olmak üzere bölgemiz gerçekten çok önemli seramik ustalarının olduğu, hem akademi hem de var olan bilgi birikimini bir arada olgunlaştırıp yeni bir vizyona dönüştüren bir geleneğin var olduğunu söylemek gerekiyor. Bu özellikle öğrencileri çok cezbediyor. Biz uluslararası öğrencilerimize sadece eğitim amacıyla değil, sosyal, kültürel ve aynı zamanda da başka hayata tutunabilecekleri becerileri de kazanabilecekleri bir eğitim ortamı sunuyoruz. Biz onlara yabancı öğrenci değil, uluslararası öğrenciler diyoruz. Zira onlar bize geldiklerinde bizlerin misafirleri oluyorlar ve onların yabancılık çekmemeleri için büyük özen gösteriyoruz. Üniversitemizde uluslararası öğrencilerimiz için ‘Uluslararası İlişkiler Ofisi’ adı altında özel birimimiz ile Türkçe ve Yabancı Dil Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezimiz ( NEVÜ TÖMER) bulunmakta. Buralarda uluslararası öğrencilerimizin hem kendi kültürlerini korumalarını, hem de bizim kültürümüzü yakından tanıyıp, bizim kültürümüzün gereklerini de yerine getirmeleri için büyük gayret sarf ediyoruz. Ülkemizde hakikaten yurt dışından gelecek olan uluslararası öğrencilere çok büyük imkânlar tanınmakta. Bir defa dünyanın hemen hemen hiçbir yerinde bu kadar uygun, çok yüksek maliyeti olmayan eğitim görme imkanı bulunmamakta. Özellikle bazı bölgelere yönelik Türkiye’nin uyguladığı özel şartlar da var. Myanmar, Irak, Suriye gibi savaş koşullarında bulunan ülkelerden gelen öğrencilerden harç alınmıyor ya da çok cüzi miktarda alınıyor. Diğer öğrenciler için de aynı şekilde. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok uygun şartlarda eğitim görmenin mümkün olmadığını söyleyebilirim. Yine aynı şekilde kalacak yer ve üniversitelerde yemekhanelerden istifade etmeleri açısından da çok elverişli bir imkan sunuyor devletimiz. Tabi ki ülkemize gelen öğrencilerin, hem buradaki kültürü tanımaları, hem Türkiye’nin sahip olduğu potansiyelin farkına varmaları, hem de o kişilerin sahip oldukları bilgi birikiminin Türkiye’ye aktarılması açısından da çok önemli bir kazanım olduğunu söyleyebiliriz. Bizim ülkemizin büyük bir tarihi geçmişi var. Biz ne yazık ki bu tarihi geçmişi sadece Anadolu coğrafyası ile sınırlı olduğunu zannediyoruz. Oysa ki bizim gönül coğrafyamız, bizim ülkemizin üzerinde bulunduğu mirasın geçmiş sınırları kendi doğal sınırlarının çok çok ötesinde. Pek çok yerde, pek çok ülkede gördüğümüz kişilerle yaptığımız temaslarda ve diyaloglarda bunu rahatlıkla görebiliyor ve farkına varabiliyoruz” diye konuştu. Rektör Bağlı Uluslararası Öğrencilerle At Koşturup Çömlek Yaptı NEVÜ’de öğrenim gören uluslararası öğrencilerin gözünden Türkiye kültürünün ve adaptasyon süreçlerinin anlatıldığı belgesel çekimlerinde ortaya renkli görüntüler çıktı. Çekimlerde uluslararası öğrencilere eşlik eden Rektör Prof. Dr. Mazhar Bağlı, dünyanın değişik bölgelerinden Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) çatısı altında bir araya gelen uluslararası öğrencilere Türk ve bölge kültüründen örnekler vererek kendileriyle birlikte ata binip, tezgah başına geçerek çanak yaptı. Rektör Bağlı ayrıca, öğrencilerin gitar eşliğinde Türkçe ve kendi dillerinde seslendikleri türkülere eşlik etti. Program Aralık ayında TRT Haber kanalında izleyicileriyle buluşacak.