Fosil yakıtlı kaynakların enerji üretiminde kullanılması, dünyanın ekosistemini bozarak küresel dengesizliklere; buzulların erimesine, kuraklık ve çölleşmeye, aşırı yağışlara ve sel felaketlerine kısacası iklim değişikliklerine sebep olmuştur. İnsanlık, enerji üretimi için yeni kaynakların arayışına girmiş, fosil yakıtların yerine alternatiflerini araştırmaya başlamış, yenilenebilir enerji kaynaklarını keşfederek bulmuş; hala da yeni kaynak arayışlarını sürdürmektedir. İşte bunlardan biri de doğal enerji kaynağı olan, güneşin bir modellemesidir. Güneş, dünyanın ısı ve ışık kaynağıdır; içerisinde bulunan hidrojenlerin birleşerek helyuma dönüşmesinin neticesi olarak “güneş enerjisi” ortaya çıkmaktadır. Çekirdek sıcaklığı 15,6 milyon °C olan güneş, kesintisiz bir füzyon tepkimesi reaktörü gibi çalışmaktadır.  

People's Daily kaynaklarına göre; Çin bilim insanları; güneşin füzyon tepkimeli çalışmasından esinlenerek "yapay güneş" HL-2M Tokamak’ı 4 Aralık 2020 tarihinde çalıştırarak, ilk plazma boşaltımını gerçekleştirmiştir (tokamak, füzyon çalışmalarında kullanılan manyetik muhafaza sistemidir). HL-2M Tokamak ile; hidrojen ve döteryum gazları yakıt olarak kullanılmış, güneşte meydana gelen doğal reaksiyonlar gibi tasarlanmış, kontrollü nükleer füzyon yoluyla temiz enerji sağlanması amaçlanmıştır. HL-2M Tokamak, milyon °C’ler mertebesinde sıcak plazma üretebilmekte ve plazma fiziği araştırmalarında anahtar teknolojilerin geliştirmesinde katkı sağlayacaktır.  

Bilim insanları; normal nükleer enerji tesislerinde fisyon (atomun bölünmesi) tekniğini kullanılırken; yapay güneş sisteminde, füzyon (atomun birleştirilmesi) tekniğinin kullanıldığını, bununda atık oluşturmadığını; eğer kullanılan malzemeler, bu muazzam sıcaklığa yıllarca dayanabilecek hale getirilebilirse, sistemin geleceğin enerji kaynaklarından biri olacağını öngörmektedir. Bu yönde yapılan araştırmalar ve keşifler, yeni buluşlara kapı aralayacaktır. 

“Araştırma merakı, keşfin / keşif ise buluşun habercisidir" döngüsünden hareketle, bugün bilgiye çok rahat ulaşabilen gençlerimizi; C. S. Lewis’in “Değerlerden yoksun bir eğitim faydalı olmaktan ziyade, insanı daha zeki bir şeytan yapıyor” sözünden yola çıkarak; bu döngü doğrultusunda milli / manevi / evrensel değerlere bağlı kalarak eğitmek; geleceğimizin dünyasını şekillendirecek verisel bilgiye sadece konu olan değil / yapay zekayı sadece kullanabilen değil, a’dan z’ye algoritmasını yapabilen,  nesiller olarak yetiştirebilmemiz için; 21. yy. dijital eğitim modellerinin, değerler eğitimi ile yoğurarak güncellenmesi gerekmekte; vizyonu ve yönetişim bilincine sahip olan, milli ve dinamik yol göstericilerle; geleceğin merkezine, “eğitimin” acilen ışınlanması gerekmektedir. 

Bu satırlar; M. TUNCEL, Toplumsal Farkındalık, Nevşehir - 2020; çalışmasından yararlanılarak hazırlanmıştır.