Nevşehir’in Gülşehir ilçesine bağlı Gümüşyazı köyünde, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte bozkırın sessizliğini bir eşek ayak sesleri bozuyor. Üzerinde ise yorgun ama dimdik duran bir adam… Köylülerin “Eşekli Çoban” diye seslendiği Afganistanlı Mehmet.
Mehmet, 9 yıldır 300 koyunu eşek sırtında otlatıyor. Dizlerindeki ağrı yüzünden yürüyemeyen Mehmet, bu yüzden neredeyse gününün tamamını eşek üzerinde geçiriyor. “Yapabileceğim başka bir iş yok” diyor ve ekliyor:
“Memlekette 8 çocuğum var. Onlara bakmak zorundayım. Burada hem çalışıyorum hem de telefonumun internetinden onlarla konuşup hasret gideriyorum.”
Güneşin kavurduğu, rüzgârın üşüttüğü bu bozkırda Mehmet’in en yakın dostu, üzerine bindiği eşeği… Yol boyunca bazen kendi kendine türkü söylüyor, bazen de sessizce sürünün peşinden bakıyor. Yıllardır köyün yollarında, tarlaların kenarında, dağ yamaçlarında hep aynı manzara: Eşek üzerinde, yüzünde derin çizgiler, gözlerinde ise memleket hasreti taşıyan bir çoban.
Afganistan’dan başlayan bu yaşam mücadelesi, Gümüşyazı’nın bozkırında sürüyor. Mehmet’in hikâyesi, hem ekmek kavgasının hem de uzaklarda kalmış bir yuvaya duyulan özlemin sessiz bir anlatımı gibi…
Haber: Oruç Bilen