Nevşehir’de düzenlenen konferansa katılan Ayçin Kantoğlu, “Filistin Özelinde Savaş ve Kadın” başlıklı konferansta yaptığı konuşmayla katılımcıların yüreğine dokundu. Gazze’de yaşanan insanlık dramını çarpıcı ifadelerle dile getiren Kantoğlu, Filistin meselesinin yalnızca bir savaş değil, bir vicdan, ahlak ve insanlık sınavı olduğunu vurguladı.
Kantoğlu’nun Nevşehir’deki Konuşması Yüreklere Dokundu
Konuşmasında Gazze’de yaşananların kelimelerle anlatılamayacak boyutta olduğunu ifade eden Kantoğlu, “Gazze konusunda artık kelimeler tükendi” diyerek, soykırıma uğrayan Filistin halkının dünyanın en saf, en izzetli halklarından biri olduğunu söyledi.
“Filistinli Çocuklar Filistinli Olduklarını Bile Bilmeden Ölüyor”
Konuşmasında özellikle çocuklara dikkat çeken Kantoğlu, Filistinli çocukların kimliklerini dahi öğrenemeden hayatlarını kaybettiklerini ifade etti. Gazze’de gecelerin uykusuz geçtiğini belirten Kantoğlu, “Uzun zamandır tek uyuduğum yer Sumud’tu” sözleriyle yaşanan psikolojik yıkımı dile getirdi.
Savaşın bittiğine dair açıklamalara rağmen insani yardım koridorlarının açılmadığını vurgulayan Kantoğlu, asıl arzularının Gazze’ye kesintisiz insani yardım ulaştırmak olduğunu söyledi.
Sumud: Bir Yardım Filosu Değil, Ablukayı Kırma İradesi
Sumud girişiminin yanlış anlaşılmaması gerektiğini belirten Kantoğlu, “Sumud bir yardım filosu değil, ablukayı kırma iradesidir” dedi. Taşınan yardımların sembolik olduğunu ifade eden Kantoğlu, asıl amaçlarının 18 yıldır süren ablukaya karşı Gazze’ye nefes olmak olduğunu kaydetti.
Mısır’ın Refah sınırında, yardımın yalnızca 15 dakika mesafede olmasına rağmen çocukların ölmeye devam ettiğini belirten Kantoğlu, Gazze’de 2 bin sağlık çalışanının katledildiğini, ilk bombalanan hastanede 40 bebeğin hayatını kaybettiğini hatırlattı.
“Dünya İsrail’in Cezasızlığına Alıştırıldı”
Kantoğlu, dünya kamuoyunun İsrail’in işlediği suçlara karşı sessizliğine sert sözlerle tepki göstererek, “Dünya, İsrail’in cezasızlığına alıştırıldı” dedi.
“Soykırım” kelimesinin bile yıllarca telaffuz edilmediğini, bugün dahi zor söylendiğini belirten Kantoğlu, Gazze’ye nefes olma umudunun her seferinde ölümle bastırıldığını ifade etti.
“Zaferden Değil, Seferden Mesulüz”
Konuşmasında İslam coğrafyalarındaki adaletsizliklere de değinen Kantoğlu, intikamı alınmamış milyonların bulunduğunu söyledi. Sumud’un yeniden denizde olacağını belirterek, “1 Mart sonu, Nisan başında Sumud yeniden denizde olacak” dedi ve katılımcılara çağrıda bulundu:
“Bu filo insanlık namına yapılan yegâne işlerden biridir. Sen o gemiye girmeye bak. Ahirette ‘denedim’ dersin. Elin Fransız’ı, Amerikalısı korkmazken bizim korkmaya hakkımız yok. Biz zaferden değil, seferden mesulüz.”
“Onlar Bombalanıyor Ama Kaybetmiyor”
Filistin halkının imanına vurgu yapan Kantoğlu, “Onlar bombalanıyor ama imanları bombalanamıyor” dedi.
İsrail öldürmesine rağmen kazandığını iddia ederken, Filistin’in ölmesine rağmen kaybetmediğini belirten Kantoğlu, “Biri bana bunu anlatsın” diyerek vicdanlara seslendi.
Gazze’deki insanların yokluk içinde bile şükrettiğini, buna karşılık rahat coğrafyalarda yaşayanların sürekli şikâyet ettiğini ifade eden Kantoğlu, “Onlar hür, biz tutsak” sözleriyle salonda derin bir sessizlik oluşturdu.
Boykot ve Sorumluluk Çağrısı
Konuşmasının sonunda somut çağrılarda bulunan Kantoğlu, şunları söyledi:
-
Boykot edin, sofradan çıkarın
-
23 Aralık Şehit Çocuklar Günü’nü anın
-
Zalimlerin zalimliklerini yüzlerine vurun
-
İnsan hakları bakımından destek veren hükümetler yargılanmalı
-
Çifte pasaportlu kişileri istemiyoruz
Konferans, katılımcılar tarafından uzun süre alkışlanırken, Ayçin Kantoğlu’nun Nevşehir’deki konuşması vicdanlara dokunan, hafızalarda iz bırakan bir çağrı olarak kayıtlara geçti.







