Halk arasında “şaşmaz takvim” olarak bilinen Halk Takvimi’ne göre, yılın en soğuk dönemi kabul edilen zemheri ayı başlıyor. Uzun yılların gözlem ve deneyimlerine dayanan Halk Takvimi’ne göre zemheri, 22 Aralık’ta başlayıp 30 Ocak’a kadar süren, kışın en sert geçtiği 40 günlük dönem olarak biliniyor.
Zemheri Nedir?
Zemheri, kış mevsiminin en soğuk ve çetin günlerini kapsayan dönemdir. Eskilerin deyimiyle,
“40 gün zemheri, 40 gün zeheri, sonra gözle baharı” anlayışı hâkimdir. Zemherinin ardından daha ılıman geçen zeheri dönemi gelir ve yavaş yavaş baharın işaretleri görülmeye başlanır.
Halk Takvimi’ne göre zemheri, aynı zamanda hastalıkların arttığı, sıcaklık farklarının belirginleştiği bir dönem olarak da kabul edilir.
Eski Hesap – Yeni Hesap Aylar
Halk Takvimi’nde aylar, miladi takvimden 13 gün geri alınarak hesaplanır. Bu nedenle içinde bulunduğumuz dönem, yeni ay hesabına göre Ocak, eski ay hesabına göre ise Zemheri olarak adlandırılır.
Eski Hesaba Göre – Yeni Hesaba Göre Aylar:
-
Zemheri → Ocak
-
Gücük → Şubat
-
Mart → Mart
-
Abrul → Nisan
-
Mayıs → Mayıs
-
Kiraz → Haziran
-
Orak → Temmuz
-
Ağustos → Ağustos
-
Hac Ayı → Eylül
-
Avara → Ekim
-
Koç Ayı → Kasım
-
Karakış → Aralık
Nevşehir’de Kış Eskisi Gibi Değil
Eskilerin anlattığına göre, Nevşehir’de kışlar lapa lapa kar yağışıyla geçerdi. Karın, çevreyi temizlediğine, hastalık ve mikropları azalttığına inanılırdı. Günümüzde ise kar yağışlarının yerini daha çok kuru soğuk ve ayazlı geceler almış durumda. Gece sıcaklıkları sıklıkla sıfırın altına düşerken, bu durum ekolojik dengeyi ve yaşamı doğrudan etkiliyor.
Halk Takvimi: Doğa ile Uyumlu Yaşam Rehberi
Halk Takvimi; tarım, hayvancılık ve günlük yaşamın doğaya göre düzenlendiği dönemlerde önemli bir rehberdi. Aylar; koç katımı, orak, kiraz gibi doğrudan yaşamı anlatan isimlerle anılırdı. Bu takvim sayesinde ekim, dikim, hasat ve hayvancılık faaliyetleri iklim koşullarına göre planlanırdı.
Mevsimlere Göre Aylar
-
Bahar: Mart, Abrul, Mayıs
-
Yaz: Kiraz, Temmuz (Tamuz), Ağustos
-
Güz: Harman, Avara (Sağır), Koç
-
Kış: Karakış, Zemheri, Gücük
Günün Bölümleri Saatle Değil Doğayla Ölçülürdü
Saatin yaygın olmadığı dönemlerde gün; güneşin konumu, gölgeler, ay ve hatta horoz ötüşleri ile bölümlere ayrılırdı. Sabah (Zabah), Kuşluk (Guşluh), Öğlen Çağ, İlkindi Çağ, Ahşam, Yasdı Çağ gibi kavramlar günlük hayatın parçasıydı.
“Sayılı Günler” ve Halk İnancı
Halk arasında “sayılı günler” olarak bilinen özel zamanlar, yılların deneyimiyle oluştu. Cemreler, kocakarı soğukları, mart dokuzu, saya gezme, Hıdırellez ve gündönümleri bu anlayışın en bilinen örnekleri arasında yer aldı.
Doğayla Bağ Kopunca Dengeler Değişti
Teknolojik gelişmelerle hayat kolaylaşırken, doğayla olan bağın zayıfladığına dikkat çeken yaşlı kuşaklar, her kazanımın bir bedeli olduğunu vurguluyor. Eskilerin deyimiyle; “Her kolaylığın bir karşılığı vardır” ve bu karşılık çoğu zaman çevre ve sağlık üzerinden ödeniyor.