Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Eğitim Fakültesi tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla “Dünden Bugüne Öğretmen Olmak” konulu bir panel düzenlendi.

NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen programa; NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Tahiroğlu, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.

Rektör Aktekin: Öğretmenlik, insanı hem etkileyen hem de dönüştüren bir meslektir

NEVÜ Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Türk Müziği Topluluğu tarafından sunulan müzik dinletisinin ardından açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Semih Aktekin, öğretmenliğin toplumsal açıdan taşıdığı kritik role dikkat çekti. Öğretmenliğin yalnızca bilgi aktarmayı değil; bir neslin değer dünyasını şekillendirmeyi, öğrencilerin potansiyelini keşfetmeyi ve onlara yaşam yolculuklarında rehberlik etmeyi içeren çok yönlü bir meslek olduğunu vurguladı.

Günümüzde bilgiye ulaşmanın kolaylaştığını ancak bu bilginin anlamlı hâle getirilmesi ve öğrenciye doğru pedagojik yöntemlerle aktarılmasının hâlâ öğretmenin en temel sorumluluğu olduğunu ifade eden Aktekin, pandemi döneminde yaşanan çevrim içi eğitim süreçlerinin de öğretmenin sınıfta oluşturduğu sıcak iletişim ortamının önemini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.

Öğrencilere seslenen Aktekin, akademik gelişimin yanında sosyal, kültürel ve entelektüel donanımın da öğretmen adayları için büyük önem taşıdığını belirterek, üniversitenin sunduğu tüm imkânların etkin bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Rektör Aktekin’in konuşmalarının ardından Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Tahiroğlu’nun moderatörlüğünde panele geçildi.

Panelin davetli konuşmacıları arasında yer alan 85 yaşındaki emekli öğretmen Fevzi Karaca, 37 yıllık meslek hayatından örnekler paylaşarak öğretmenliğin geçmişten günümüze yaşadığı değişimi değerlendirdi. Mesleğe köy okullarında başladığını söyleyen Karaca, imkânsızlıklar içindeki eğitim ortamlarında dahi doğru yaklaşımla öğrencilerin büyük başarılar gösterebildiğini belirtti.

Karaca, Türk gençliğinin potansiyeline olan inancını vurgulayarak, öğretmen adaylarını idealizmden vazgeçmemeleri ve öğrencilerini her koşulda destekleyen bir tutum sergilemeleri konusunda teşvik etti.

Öğretmenliğin sınıf sınırlarını aşan bir etkileşim süreci olduğunu söyleyen Yavuz Sultan Selim Han Ortaokulu Türkçe Öğretmeni Veli Ay, öğretmenin öğrencisiyle kurduğu bağın bir etkinlik, bir proje ya da kısa bir sohbet aracılığıyla yıllar boyunca hatırlanan izler bırakabildiğine dikkat çekti.

Ay, okulda yürüttükleri dergi çalışmaları, kültürel faaliyetler ve sosyal projelerin öğrencilerin özgüvenini ve kişisel gelişimini desteklediğini belirterek, öğretmenin yalnızca ders anlatan değil; aynı zamanda hayata dair değerleri öğreten bir rehber olduğunu vurguladı.

Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Davut Sarıtaş ise öğretmenliğin, öğretmenin de kendisini sürekli yenilemesini gerektiren dinamik bir süreç olduğuna dikkat çekti. Öğrencilerle gerçekleştirdiği interaktif sunumla paneli zenginleştiren Sarıtaş, öğretmenliğin değerinin; öğretmenin bilgiye, meslek etiğine ve insana yaklaşımıyla doğrudan ilişkili olduğunu ifade etti.

Öğretmen adaylarının mesleğe başladıklarında farklı sosyo-kültürel profillerle karşılaşacaklarını hatırlatan Sarıtaş, empati kurabilen, eleştirel düşünebilen ve değişime uyum sağlayabilen öğretmenlerin gelecekte daha güçlü bir konuma sahip olacaklarını söyledi.

Program konuşmacıların katılımcıların sorularını cevaplamaları ile sona erdi.