Nevşehir'in Gülşehir ilçesine bağlı Alemli köyü muhtarlığında muhafaza edilen ve II. Abdülhamit dönemine ait olant olan tarihi Alemli Sancağı restore edilerek Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne ait Nevşehir Müzesinde sergilenmeye başlandı. Yaklaşık 150 yıl öncesine ait olan sancak, Nevşehir'in Gülşehir İlçesi, Alemli Köyü Muhtarlığında 100 yıldır muhafaza ediliyordu. Nevşehir'de restorasyonu tamamlanan sancak sergilenmeye başlandı Nevşehirli Gazeteci Yazar Oğuz Özdem’in ‘Nevşehir Hikayeleri 2’ adlı kitabında yer verdiği Alemli Sancağının bakım ve onarım çalışmalarına ilişkin takibi bizzat Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşaviri Eğitimci yazar Ahmet Belada tarafından yapılmıştı. Belada, Gülşehir ilçesine bağlı "Alemli" köyünün muhtarlık sandığından günümüze kadar gelen tarihi Sancağın tamir edilip Nevşehir müzesinde korunarak sergilenmesi gerektiğini söylemişti. Nevşehir Müzesinde sergilenen Sancağın ilk ziyaretçisi olan Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşaviri Eğitimci yazar Ahmet Belada yaptığı açıklamasında; " Öncelikle ata yadigarı sancağın aslına uygun bir şekilde bakım onarımını yapan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysen Soysaldı'ya, sancağın gündeme gelmesinde emeği geçen Oğuz Özdem hocamıza ve FİB Haber'e teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca yine bu mirasa sahip çıkarak günümüze kadar gelmesinde emeği geçen tüm Alemli köyü muhtarlarına da teşekkür ediyorum" dedi. Belada, tarihi sancağın hikayesi hakkında ise şu bilgilere yer verdi; "O dönemlerde sancağı elinde bulunduran Mahmut Bey, kendisine çok güvendiği Ürgüp’lü demirci ustasının oğlu Ali Bey’e ‘Yavrum artık bizim dönemimiz bitmek üzere, bu sancağı sana emanet ediyorum, bunu canın gibi koru’ demiş. Ürgüplü demirci ustasının oğlu Ali Bey ise; "Estağfurullah efendim, beyliğimiz daim ve ebedi olsun, anlamına gelen cümleler sarf ediyor. Daha sonra Ali bey, Mahmut Bey’den teslim aldığı sancağı memleketi Nevşehir’e getiriyor. Ali bey sancağın aleminden ismini alan Gülşehir’in Alemli köyüne yerleşiyor. O günlerden günümüze değin Alemli köyünde uzun bir müddet Sancak, asker uğurlaması, düğünlerde, bayramlarda da kullanılmış. Şimdi bu sancağın onarımın yapılarak, Nevşehir Müzemizde sergilenmesi gerçekten takdire şayan ve mutluluk verici” dedi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysen Soysaldı tarafından bakım ve onarımı yapılan, hicri 1301 miladi 1883-1884 yılları, Sultan 2. Abdülhamid dönemine ait Gülşehir ilçesi Alemli köyü sancağı bir yıl önce Nevşehir Müze Müdürlüğü envanterine kaydedilmek ve sergilenmek üzere Vali İnci Sezer Becel’e teslim edilmişti. OSMANLI SANCAĞI TARİHİ: Hicri 1301 (Miladi 1883-1884) DÖNEMİ: ll. Abdülhamit (1876-1909) BULUNDUĞU YER: Nevşehir ili, Gülşehir ilçesi, Alemli köyü muhtarlığı CİNSİ: İpek kumaş üzerine pamuk, keten, yün ve sim iplik işlemeli. ÖLÇÜLERİ: En 130 cm, boy 145 cm RESTORASYON: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim üyesi Prof.r Dr. Aysel Soysaldı tarafından 2021 yılında restore edilmiştir. AÇIKLAMA: Sancak yukarıdan aşağı doğru 3 bölümden oluşmaktadır sancağın üst kısmındaki yeşil zeminini bölümde besmele-i Şerif Bismillahirrahmanirrahim anlamı rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla ve fetih suresinin ilk ayeti İnna fetahna leke fethan mübina anlamı şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik yazmaktadır orta kırmızı bölümde üç ifadeyi yer almaktadır ilk başta padişahım hitabı yazmaktadır bunun devamındaki bölüm yok olduğu için çok yaşa ifadesinin olabileceği düşünülmektedir ikinci sırada kelimeyi tevhid la ilahe illallah Muhammeden Resulullah anlamı Allah'tan başka Tanrı yoktur Muhammed Allah'ın elçisidir yazmaktadır üçüncü sıradaki ay Hilal ve yıldız motifi içerisinde kitabe bulunmaktadır ay Hilal motive içerisinde 3 yıldız efradı terliğinin vakfıdır anlamı dinin 300 genç ferdi'nin vakfıdır ve yıldız motifi içerisinde sene 301 yazmakta olup hicri 1301 tarihi miladi olarak 1883-1884 yılına tekabül etmektedir sancağın alt kısmındaki yeşil zeminde bölümde kaside-i bürde 36 beyit 2 satır hüvel habib-ül-i Türkçe şefaati hu anlamı o şeylerin cümlesi için olma Bubi ilahinin şefaati rica olunur o öyle bir sevgilidir ki insanın üzerine hücum eden sıkıntılardan her bir şiddet için şefaati umulmaktadır yazmaktadır