<p class="ecxMsoNoSpacing" style="line-height: 21.3px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68); font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 15px;"><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><span class="ecxtextexposedshow" style="line-height: 21.3px;"><span style="line-height: 22.72px; background-image: initial; background-attachment: initial; background-size: initial; background-origin: initial; background-clip: initial; background-position: initial; background-repeat: initial;">NEVŞEHİR(MHA) Türk Sağlık-Sen Nevşehir Şube Başkanı Turgay Çetin, Sağlık Bakanlığınca yapılan görevde yükselme sınavına yönelik eleştirilerde bulundu.</span></span></span></span></p> <p class="ecxMsoNoSpacing" style="line-height: 21.3px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68); font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 15px;"><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><span style="line-height: 22.72px;">Lafa geldi mi Hz. Ömer adaletini dillerinden düşürmeyenlerin iş icraata döndüğünde hiçbir ahlaki ve vicdani rahatsızlık duymadan keyfiyete göre kadro dağıtmalarına yazıklar olsun diyen Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Turgay Çetin, “Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan Görevde Yükselme Sınavı Şube Müdürlüğü Sözlü Sınav Sonuçları uzun bir bekleme süresinin ardından açıklandı. Bu sürecin uzaması bile aslında bu sözlü sınavın sıkıntılı olduğunu anlatmaya yeterliydi. Çünkü komisyon önünde sınava girenlerin notları o an itibariyle verilmektedir. Bunca bekleme süresi nedeniyle tabi bu sonuçlardan da pis kokular geleceğini aşikar kılmıştı. Çünkü tüm sözlü sınavlar torpilin ve adam kayırmacılığın kılıfı olarak kullanılmaktadır. Türk Sağlık-Sen olarak görevde yükselme yönetmeliğinde sözlü sınavı düzenleyen hükümlerin iptali için Danıştay’da açtığımız dava halen devam etmektedir. Ayrıca Danıştay ve iş mahkemeleri de sözlü sınavlara itirazlarla ilgili açılan davalarda sınavların objektif yapılmadığı yönünde kararlar vermiştir. Mahkemeler objektif bir sınava girdikten sonra aynı kadro için ikinci bir sınav yapılmasını eşitlik ilkesine aykırı olması ve subjektif değerlendirmelerin ortaya çıkacak olması nedeniyle hukuka uygun bulmamış ve iptal etmişlerdir. Sözlü sınavlarla ilgili hem kamu vicdanında hem de hukuk mantığında böylesine bir bakış varken ısrarla uygulanmak istemesinin tek gayesi hak edenlerin yerine birilerinin adamlarının bu kadroları almalarını sağlamak olmuştur. Öyle ki; eşit bir yarışın olduğu yazılı sınavda Türkiye birincisi olan bir adayı elemek sözlü sınavın nasıl çığırından çıkarıldığının açık bir göstergesi olmuştur. Birinciler elenirken malum-sen’in yöneticilerinin sözlü mülakatı kazanmalarında yandaşlık unsurunun etkisinin olmadığını izah edebilecek bir tane mantıklı açıklama yoktur. Komisyonlardaki jüriden sözlü sınavda neye göre eleme yaptıklarını çalışanların karşısına çıkıp izah edebilecek bir kişi var mı dır merak ediyoruz?. Birinciyi bile elemekten çekinmeyerek kul hakkı yemek için yapılan bu tür sınavlarda deveyi hamuduyla götürenlere pes diyoruz. Lafa geldi mi Hz. Ömer adaletini dillerinden düşürmeyenlerin iş icraata döndüğünde hiçbir ahlaki ve vicdani rahatsızlık duymadan keyfiyete göre kadro dağıtmalarına yazıklar olsun diyoruz. Sınava çalışan, alın teri döken, zaman ayıran ve yazılı sınavda hak ettiği kadrosu sözlü mülakatta adaletin terazisi yıkıp, hak yiyenler tarafından elinden alınan tüm adaylar için her platformda bu işin takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz” ifadelerinde bulundu.</span></span></span></p>