Ürgüp’te kendi tüketimlerini karşılamak üzere 4 bin m2 arazi üzerinde çeşitli sebze ve meyveler üreten birçok mesleği bir arada yürüten Vehbi Zengin, evlatları ile ektiği ürünleri hasat ederek onları toprağı sevmeye teşvik ediyor.
FİB Haber Merkezine açıklamalarda bulunan Vehbi Zengin, “sulu ve kuru tarım yaptığımız tarlamızda bir sezon boyunca yetiştirdiğimiz sebze ve meyvelerimizi gün geçtikçe hasat ettik. Oğlum Yusuf Zengin’de toprağı seviyor, şuan 1. sınıf öğrencisi özellikle onun en çok sevdiği ve kış boyu tükettiği havucu birlikte ektik ve birlikte hasat ettik nasıl yetiştiğini, aşamalarını gördü eli dokundu biliyorum ki onun için çok farklı gelen bu dokunuş ileri ki yılarda çeşitlenecek ve yaşamına farklı kazanımlar sağlayacaktır. Çünkü ektiğimiz 14 farklı sebzeyi, yetiştirdiğimiz 150 civarı meyve ağaçlarını tarlaya gelip gittikçe izledi merak ettiği konuları annesine, dede ve babaannesine sordu. Birlikte topraktan çamurlar yaptık pasta ve kaleler yaptık. Kızım Miray Zengin’de şuan 12 yaşında ve oda küçüklüğünde hatta şimdi bile su ve çamurla oynamaktan büyük zevk alır. Yaşamına başarılı bir şekilde devam ediyor. Benim tavsiyem evlatlarınız ile birlikte ağaç dikin, toprakla haşır neşir edin, sebzeler yetiştirin aşamaları birlikte takip edin diktiğiniz ağaçları onlara sahiplendirin isimler verin sorumluluk nedir sabır nedir yaşasınlar.
Daha önce Ürgüp İlçemiz Kavaklıönü Mahallesinde bulunan Kılıçarslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Anaokulunda, Ürgüp Ziraat Odası ve İlçe Tarım katılımıyla "Gelecek Toprakta Toprak Emin Ellerde" diyerek başlatılan "Çocuk Gözüyle Tarım" Etkinliği Düzenlendik evlatlarımızı toprakla tohumla buluşturduk. Şimdi de Ürgüp Belediyesi, Ziraat Odası ile Okul bahçesinde sera kurulumu yapıyorlar ve sebzeler yetiştirecekler nerden nereye. Bir kelime bile öğretebildiysek ne mutlu bizlere.
Şehir yaşamı, betonlaşma, site ve apartman hayatı yetişkin bireyleri olduğu kadar çocuklarımızı da ata yadigârı topraklarımızdan uzaklaştırdı. Acımasız ve yoğun bir hayat sunan şehir yaşamı stresin daha küçük yaşlarda oluşmasına sebep olabiliyor.
Bizler küçüklüğümüzde sokaklarda, tarlalarda, doya doya toprakla oynayarak büyümüşken şimdiki çocuklar neredeyse pamuklara sarılarak cam fanuslarda büyüyorlar. Çeşitli etkenler yetişkinlerimizi hem de çocuklarımızı topraktan uzaklaştırdı, tam bir tüketim toplumu yarattı. Çocuklar sofralarına gelen ürünlerin gelişim sürecinden bihaber yaşam sürmeye mahkûm ediliyor.
Uzmanlara göre toprakla oynayan çocuğun bedensel ve ruhsal gelişimi her zaman daha hızlı ilerliyor. Benim tavsiyem evlatlarınız ile birlikte ağaç dikin, toprakla haşır neşir edin, sebzeler yetiştirin aşamaları birlikte takip edin diktiğiniz ağaçları onlara sahiplendirin isimler verin sorumluluk nedir sabır nedir yaşasınlar. Doğada serbestçe koşan, etrafındaki ağaçları, böcekleri inceleyen çocuğun kendine olan özgüveni de gelişiyor. Çocuk hem bir şeyler yapabildiğini, keşfedebildiğini görüp mutlu oluyor hem de enerjisini atacak ortam yaratıyor.” şeklinde ifade etti.





















