İhtiyati Haciz Ve Haciz Uygulamalarını Doğrudan Etkileyen İptal Kararı
Anayasa Mahkemesi, 2012/107 Esas sayılı dosyada verdiği 10.07.2013 tarihli kararıyla, İstanbul (5). Vergi Mahkemesi'nin itiraz başvurusunu kabul ederek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28/1 maddesinde yer alan “Ancak, haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında, bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir.” biçimindeki son cümlesinin iptaline karar vermiştir. Gerekçeli karar henüz Resmi Gazete'de yayımlanmamıştır.
Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararlarının, kararın verildiği gün itibariyle kamuoyuna bildirilmesi durumunda, konu ile ilgili idareler ve kişilerin bilgisine ulaştığı ve oluşan yeni hukuki durumdan dolayı kişilerin, iptal kararının doğurduğu hukuki sonuçlardan yararlanmak amacıyla, 2577 sayılı kanunun 10. Maddesi çerçevesinde idareye başvurma hakkına sahip olduğu genel kabul gören bir husustur. Nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 08/06/2006 tarih ve 2006/231 Esas, 2006/542 Karar sayılı kararında da bu açıkça vurgulanmıştır.
Bu çerçevede, Anayasa Mahkemesi’nin 10/07/2013 tarihi itibariyle kamuoyunun bilgisine sunulan söz konusu iptal hükmü üzerine, vergi dairelerinin mükellef lehine hareket ederek, ilk derece mahkemelerince iptal edilen ve/veya yürütmesi durdurulan ihtiyati haciz ve haciz kararlarını, Danıştay veya Bölge İdare Mahkemelerinin kesin kararını beklemeksizin kaldırması, hukuk devletinin bir gereği olarak karşımıza çıkmaktadır. Kaynak Ankara Barosu Başkanlığı
