Teknobims A.Ş  standını Dumankaya Holding yönetim kurulu başkanı Halit Dumankaya ziyaret ederek Bims hakkında Teknobims Yetkilisi Serhat Sonugelen'den bilgiler aldı.

 

Nevşehir Bims Sektörünü Teknobims A.Ş Mersin'de düzenlenen İnşaat sektör buluşmasında temsil etti.

 

Nevşehir Genç Sanayici ve İşadamları Derneği (Nevşehir Gesiad) üyesi olduğu Anadolu Sanayici ve İşadamları Federasyonu (ANSİFED) işbirliği ile birlikte ‘İnşaat iş Geliştirme Platformu’ düzenledi. Liva Hotel’de gerçekleştirilen toplantıya Mersin Valimiz Sayın Hasan Basri Güzeloğlu da katıldı.İkili iş görüşmeleri bağlamında inşaat sektörüne yönelik bölgesinde yapılan ilk İş Geliştirme Platformu’nda konuşan Valimiz Sayın Hasan Basri Güzeloğlu burada yaptığı açıklamada,

 

organizasyonun Mersin’de gerçekleştirilmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirirken, “Bu toplantı inşallah sektörel anlamda Mersin’i tanımayanların Mersin ile buluşması adına güzel bir fırsat olur. Şüphesiz bu buluşmalarda bir hayır vardır. Bilginin paylaşıldığı, tecrübelerin aktarıldığı, bilenin bilmeyene yaşanmışlıklarıyla tecrübelerini sunduğu bu buluşmalar; yeni fırsatları, yeni iş imkânlarını ve şüphesiz yeni kararları doğurur. Ekonomik hayatın temelinde de, aslında bilgi paylaşımı asıl ve temeldir. Yaşanmışlıklardan ders çıkartarak, daha iyiye birlikte bir yolculuğu gerçekleştirme ve bu çerçevede birleşerek bütünleşmek asıldır” diye konuştu.

Küresel ekonominin yaşadığı bütün krizlerde ve sıkıntılarda ayakta kalacak olanın sadece güçlü ve kurumsal bir yapı olduğuna dikkat çeken Valimiz, “Sadece sermaye derinliği yaparak oluşturulan büyüklüğe güvenmek yanlıştır. Yine sadece özgüvene dayalı bir yol haritası içerisinde sonuç alacağını düşünmek de yanıltıcıdır. Şüphesiz güven temel bir faktör olmakla birlikte, bilgi ile desteklenmeli ve tecrübe ile bütünleşerek doğru bir yol haritası çizilmelidir. Bu şirket bazında da böyledir, kurum bazında da, kamu bazında da böyledir. Bu toplantılar bir olmanın, diri olmanın, güçlü olmanın doğru başlangıçlarıdır. Biz olabilirsek, bir bütün olarak bakabilirsek, bir bütünün içerisindeki değerlerimizin farkına varabilirsek, hem kendi alanımızda hem de hedeflediğimiz her noktada daha başarılı bir geleceğe, daha başarılı bir sürece konu oluruz” şeklinde konuştu.


-İNŞAAT SEKTÖRÜ CANLILIĞI İLE EKONOMİYE ÇOK ÖNEMLİ BİR REFERANS SAĞLAMAKTADIR-

İnşaat sektörünün ekonomin çok önemli bir alanı olduğunu belirten Valimiz, “Özellikle istihdam ağırlıklı, istihdama dayalı ve sadece bununla da sınırlı olmayan bir alandır. Aslında ekonomik göstergelerde inşaat sektörünün varlığı, o ekonominin hareketliliğini, o ekonominin canlılığını ortaya koyan en önemli verilerden ve göstergelerden biridir. Çünkü bir başlıkta sadece yapım boyutunda ele alınmayacak kadar, birden fazla sektörü etkileyen, olumlu yönde değiştiren, tüketim ve buna bağlı harcamaları yani ekonominin en önemlisi olan güncel ve reel alanı güçlendiren bir alandır. Kullanılan girdilerden, sonrasındaki tüketilecek ürünlere kadar inşaat, canlılığı ile ekonomiye çok önemli bir referanstır. Bugün Türk inşaat sektörü ve onun temsilcisi sizlere bir bütün olarak baktığımızda sadece Türkiye’de sınırlı olmayan ve daha da ötesini hedeflediğimiz başarının temsilcilerisiniz” diye konuştu.

Türk müteahhitlik sektörünün dünyada ikinci sırada yer aldığının altını çizen Valimiz, “Uluslar arası iddiası ile taahhüdü süresinde önce kalitesi ile tamamlaması ile kendinden söz edilen, güvenilen ve artık bir marka haline gelen bir sektördür. En azından yerini sağlamlaştırmak ve daha ileriye gitmek için kurumsal birleşmenin, iş birliklerinin, teknolojik yeniliklerin ve belki de satışa kadar süreci yeniden düzenlemenin gereği söz konusundur” dedi. İnşaat başlığı altında kişinin mutluluğunun yattığını belirten Valimiz, “Aile kavramının barınması vardır. Maddi koşullarla değerlerin bütünleşmesi vardır. Bu topraklardaki kadim kültürün ve medeniyetin bıraktığı en büyük emanet, değerler üzerinde her alanda olduğu gibi bu alanda da artık bize uygun modellemelerin, mimarilerin, teknolojilerin kullanılması gerekmektedir. Tek düze bir mimari, yapım ve çizim tekniğinin sıradanlığının içinde değil; bu ülkenin iklim, kültür ve değer zenginliğini beklemekteyiz” diye konuştu.

-HER YERDE AYNI TİP MİMARİ ÜRÜNLERİ HAK ETMİYORUZ-

“Ahşabı kullanan, ahşaba dayalı inanılmaz yaşam alanlarını geçmişten bugüne taşıyan, ama bölgesi itibariyle taşı da inanılmaz güzellik ve estetikte buluşturan, İç Anadolu çevresi ile kerpicin uyumunu toprak ve ahşap ile mükemmel gerçekleştiren modellerin geleneğinden geliyoruz” diye Valimiz; şöyle devam etti: “Öyle bir zengin geçmişi, kültürel ve mimari anlamda medeniyetin temsilcileri olarak, her halde artık betonun estetikten yoksun, her yerde aynı tip mimari ürünlerini hak etmiyoruz. Çünkü bunun içinde insan var. İnsanı mutlu edecek, hayatına keyif ve değer verecek bir önemli alan var. Çizen mimarımızdan yapan ustamıza, bunu gerçekleştiren sektörün temsilcisi her değerli arkadaşımıza kadar” ifadelerini kullandı.

Yıllarca tip proje diye aslında tipsiz projelere mahkûm ve mecbur olduklarını vurgulayan Valimiz, “Güneşi bol olan Mersin’de güneşi görmeyen, içerisinde ancak dolaşılabilen kamu binalarını yaptık ve halen yapıyoruz. Ama burada pencereyi unutan, ısıyı aydınlık ve ısıtman için yok sayan anlayış, Türkiye’nin Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgesinde camları gepgeniş olan, dolayısıyla ısıtması ve yalıtımı kullanmak adına bir ton enerjiyi kullanacak binalar yaptık” dedi. “Onun için sizler bir iş değil, bu toplumun esenliğini, aileden başlayarak insanların mutluluğunu ve memnuniyetini sağlayan sektörün temsilcilerisiniz” diyen Valimiz, “İnsanları evlendiriyorsunuz. Bu çok önemli ve değerli olan, herkesin hayali ile düşündüğü hedefi gerçekleştirmesinin en önemli eşiğidir. Bu yüzden bütün bir süreçte,, projesinden inşaatına, estetiğinden fonksiyonel kullanıma kadar bu meseleyi bir bütün olarak görmek lazım” diye konuştu.


-DEPREM ÜLKESİ OLDUĞUMUZU UNUTMAMAK GEREKİR-

Bu ülkenin bir deprem ülkesi olduğunu da düşünmek gerektiğini ifade eden Valimiz, “Çok acı kayıplarımızı bir daha vermemeyi ilke edinerek, bunları inşa etmemiz gerekir. Mersinli olan ve geçtiğimiz gün rahmetle de Mersin’de andığımız Ahmet Mete Işıkara Hoca’nın o acı ve ağır bedeller ödediğimiz günlerde söylediği bir sözün altını çizmek istiyorum. ‘Deprem öldürmüyor bizleri, bina öldürüyor’. Çünkü deprem bir tek bizim değil, dünyanın gerçeği. Depremi yaşayan ülkeler gerçeği var. O yüzden bütün bu bakışla bu buluşmanın çok değerli olduğunu, çok önemli olduğunun altını çiziyorum” diye konuştu.