Avanoslu öğretmen Erhan ŞİBİK “Birçoğumuzun içinde yaşadığı ve müşahede ettiği, kimilerine göre ise hayali ama gerçekle masalın ancak birbirine bu kadar yakın olabileceği efsanevi toprakların hikayesini 160 sayfalık bir hikaye kurgusu ile ile kitaplaştırdı. Yeni yayınlanan renkli ve sürükleyici hikaye kitabını başta çocuklar olmak üzere tüm kitap sevenlerin beğenisine sundu.

Avanoslu öğretmen Erhan ŞİBİK, konusunu Periler Diyarından alan maceralı bir yolculuk ile Peribacalarını, çocukların söyleyişine göre ise “şapkalı garip şeylerin” masalını başta çocuklar olmak üzere bütün dünyaya anlatmak üzere “Bay Uzun Kuyruk ve Periler Diyarı” adlı kitabı yazarak yayınladı.

ÖZGEÇMİŞ
Erhan ŞİBİK, 1980 yılında Ankara’da doğdu. Memleketi çocukluğunun masal diyarı olan Avanos’tur. 1998 yılında Hasanoğlan Öğretmen Lisesi’ni bitirdi. Bir şiir kitabının arasından çıkan kurumuş bir çiçeğin öyküsüne kendini kaptırıp kitaplara aşık oldu. Bu aşk onu yazmaya sürükledi. Ardından yüksek öğrenimini Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi’nde tamamladı. Bu yıllarda hayallerini gökkuşağıyla renklendirip sevimli metinlere ve şiirlere dönüştürdü. 2002 yılında üniversiteyi bitirdikten sonra Yozgat’ta ve Ankara’da öğretmenlik yaptı. 2008 yılında Çocuk Edebiyatçıları’nın da yer aldığı bir edebiyat sitesinde köşe yazarlığı yapmaya başladı. Halen aynı edebiyat sitesinde editörlük ve köşe yazarlığı yapmaktadır. İlk kitabını 2016 yılında çıkardı. Kitap, şiir-deneme türünde olup ismi “Bu Bir Aşk Manifestosudur”.

KİTABIN KONUSU
Romanın kahramanları Ertuğrul ve kedisi, Bay Uzun Kuyruk, Periler Diyarı’ndan gelen bir haber üzerine yola çıkarlar. Maceralı bir yolculuktan sonra “şapkalı garip şeylerin” masalına ortak olurlar. Perilerin fısıltılarını duyup onların sohbetlerine katılırlar. Avanos’ta, Ertuğrul ilk defa babasının ailesiyle tanışma fırsatı bulur. Yıllarca özlemini duyduğu aile ortamına hemen alışıverir. Bilime düşkün olan Merkür dedesiyle dostluğu ilerledikçe bilime gönül verir. Kızılırmak’ın bulanık sularında yıkanıp Püsküllü’nün cennet bahçelerini keşfederler. Dedesinin atı Venüs’ün sırtında gezinip üzüm bağlarının arasında planlar yaparlar. Amcasının oğlu Oğuzhan ile konaklarının gizemli çatı katında gökyüzünün sırlarını çözmeye çalışırlar. Hayallerinin peşinden koşar dururlar. Bir gün konaklarının satılmak zorunda olduğunu öğrenirler. Konağı kurtarmak için peribacalarının içinde define aramaya koyulurlar ve kendilerini büyük bir maceranın içinde bulurlar.