Çünkü Kapadokya, farklılıklar keşfetmek isteyenler için bir yeryüzü harikasıdır.

[ Nevşehir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Endüstri Meslek Lisesi) Çevre Projesi ]

                                                                                                                                    

Kültür ve Tabiat Varlıkları; Jeolojik ve tarih öncesi devirlere ait olup bilim, kültür, din ve güzel sanatlar ile ilgili özellikleri bakımdan korunmagerekli yeraltında, yerüstünde veya su altında bulunan değerlerdir.

rkiye, binlerce yıllık geçmişe dayanan zengin uygarlıkların yaşadığı önemli bir ülkedir. İnsanlığın tarihsel - kültürel mirasının korunması konusunda evrensel sorumlulukları olan ülkelerin başında gelmektedir. Gmiş birikimin, geleceğin oluşturulmasında en önemli kaynak olarak değerlendirilmesi hayati bir zorunluluktur. 21.yy. ‘da yaşanan hızlı kentleşmeye bağlı olarak tarihsel çevrelerin önlenemez bir biçimde tahrip edilerek yok olmaları, bu çevrelerin oluşturduğu zengin mirasın nasıl korunabileceği sorunu Ülkemizin güncel konularından biri durumuna getirilmelidir.

Kapadokya Bölgesi, dünya harikası peribacalarının bulunduğu tarihi / kültürel ve turistik bir yöredir. Peribacaları görsel güzelliğinin yanında ulusal ve uluslararası turizm ısından da önemli bir yer tutmaktar. Türk halkı için farklı bir görsel güzellik, yabancı turistler için ise dini değerleri de olan doğal bir güzelliktir. Bu güzelliklerin korunması, tahrip edilmemesi ve doğanın acımazğına terk edilmemesi gerekir. Bu amlarla peribacalarına gereken ehemmiyetin verilmesi, onların ömürlerinin uzatılması lazımdır. Bölgedeki peribacalarının en iyi örneklerini ön plana çıkartarak, bu görselliklerin sadece fotoğraflarda kalmama için gençlerle birlikte yürüttüğümüz çalışmalarımızı sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Çalışmalarımız iki bölümden oluşmaktadır; birinci bölümde konu ile ilgili il müdürlükleri, belediyeleri ziyaret ettik, makaleleri ve yasaları inceledik. İkinci bölümde ise dokümanlarımızı raporlaştırdık ve çalışmamızı bir sonuca bağladık.

Çalışmalarımızdan notlar;

Günümüzde kültürel ve tarihi emanetleri korumanın başarıya ulaşabilmesi, ancak bu emanetlerin gerçek sahibi olan toplumun, yeterli ve gerekli bilgiye sahip olmaları, koruma anlayışını benimsemeleri ve karar süreçlerine katılımları ile mümkündür. Kapadokya Bölgesinde peribacalarıyla iç içe yaşayan bireyler olarak onlara ilgi gösterilmemesi, tahrip edilmesi, yıkılması bizlere bu doğa harikalarına gereken önemi vermediğimizi göstermektedir. Çalışmalarımızla olayın biraz daha içine girdiğimizde tarihi ve kültürel değerlerin sorumluluğunun üç farklı müdürlük ve yerel yönetimlerde olduğunu öğrendik.

Peribacalarının tabiatın çetin şartlarıyla yalnız bırakıldığını Ürgüpte, Göreme’de, Zelve’de bu tarihi dokuların yıkıldığını, kimi zaman can kaybına sebep olabildiğini öğrendik. Bu veriler doğrultusunda Peribacalarının ömürlerinin elden geldiğince uzatılması için kurumların görevlerini, yapılan uygulamaları araştırdık. İlimizdeki yerel birimlerle iletişime geçtik.

UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınan Göreme Milli Parkı’nın da içinde bulunduğu Kapadokya bölgesindeki tarihi ve kültürel dokulardan; Kültür ve Turizm Bakanlığının, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, Orman ve Su İşleri Bakanlığının söz sahibi olduğunu öğrendik. Kimi zaman birden fazla makamın, konunun muhatabı olduğunu gözlemledik. Bölge halkının, bölgede yarım yapacak iş adamlarının karşısına sit alanı, kültürel varlık vb. hususlarda bazen birçok kurumla görüşmesi gerektiği; bu kurumlarla çözüme gidildiğinde bu kez de karşısına yerel yönetimlerin çıktığını gözlemledik. Bu çok muhataplı denklemde kimi zaman çözümünün çok zorlaşabildiğini gözlemledik.

Kapadokya Bölgesinin en belirgin değeri olan Peribacaları da maalesef aynı akıbetlere maruz kalabiliyor. Eski peribacaları zamanla yıkılıyor / ölüyor; bunun yanında yeni peribacaları da oluşuyor. Özellik arz eden Üç Güzel, Paşabağ, Mantarkaya gibi güzelliklerin ömürlerinin uzatılması gerekiyor. Çünkü yeni oluşumlarda böyle harikalar ortaya çıkmayabiliyor.

Bir cangibi doğan, yaşayan ve hayatını sonlandıran peribacalarının hayatta kalma mücadelesine bir doğasever olarak ne kadar katkıda bulunabilirsek bu bizim için bir başarı olacaktır. Çünkü Kapadokya, farklılıklar keşfetmek isteyenler için bir yeryüzü harikasıdır.

Sonuç;

Yetkililerin verdiği bilgiler, konuyla ilgili kaynaklardan yaptığımız inceleme ve araştırmalar neticesinde gördüğümüz çözüm yollarını aşağıya çıkarttık;

Peribacaları, don olayına karşı görselliği bozulmayacak şekilde verniklenebilir,

Peribacaları, çatlaklıklar doldurulup görselliği bozulmayacak şekilde zincirlerle bağlanabilir,

Peribacaları, küçük yarıklar uzun vidalarla görselliği bozulmayacak şekilde sabitlenebilir,

Uyarı levhalarıyla insanların yakın temas etmesi önlenebilir,

Peribacaları, dip aşındırmasına karşı yağmur kanallarıyla su tahliyesi yapılabilir,

—Özellik arz eden Peribacalarına koruma çemberi ile gözlem yaptırılabilir,

—Tüm çabalara rağmen yıkılma tehlikesi baş gösteren peribacalarına, tehlike uyarı levhası yerleştirilebilir,

—Çöp kutularının sayıları artırılarak çöplerin çevreye dağılması önlenebilir,

—Kültür ve Tabiat Varlıklarının korunmasından sadece bir kurum yetkili olabilir,

reme Tarihi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı” bir an önce uygulamaya konulabilir,

—Okul çağındaki ilk-orta-lise öğrencileri kültürel ve tarihi değerlerimizin korunması hususunda   bilinçlendirilebilir,  

— Kamuoyu görsel ve yazılı medya aracılığıyla kültürel ve tarihi değerlerimiz hususunda daha fazla bilinçlendirilebilir.

Geçmişteki değerlerine, değer veren bir gençlik yetiştirebilmek ümidiyle…

Kaynak: Ürgüp Dergisi 53. Sayı