AK PARTİ Nevşehir Milletvekili TBMM Başkanlık Divanı Kâtip Üyesi Mustafa AÇIKGÖZ'ün “Dünya Lideri ERDOĞAN"  başlıklı o yazısı...

"Unutulmasın, 'Türkiye, son sözünü söylemedi.' Kimse sabrımızı ve gücümüzü sınamaya kalkmasın. Yerli ve millî gücümüzle barışın savunucusu, zalimin hasmı, mazlumun hamisi olmaya devam edeceğiz."

İşte Yerli Düşünce Dergisinin Ocak 2018 sayısındaki “Dünya Lideri Erdoğan” başlıklı yazısı


Dünya Lideri ERDOĞAN
 
İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya, kutlu belde Kudüs’e selam olsun. Dünya tarihinin ortak kültür merkezi, dünya barışının kilit taşlarından Kudüs şehri üzerinde emperyalist oyunlar yüzyıllardır devam etmektedir. 400 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu egemenliğinde sevgi, saygı ve barış ikliminin nişanelerinden olan Kudüs’te 100 yıldır kan ve gözyaşı dinmemektedir.
 
Filistin toprakları 1947’den itibaren sistematik işgale maruz kaldı. İsrail, bir işgal ve terör devletidir. İnsan haklarının hiçe sayıldığı, soykırım derecesinde Filistinli kardeşlerimize ve Müslüman kardeşlerimize kadın çocuk demeden çeşitli işkencelerle zulüm etmeye devam etmektedir. Terör sevici ABD’nin, Kudüs’ü israil’in sözde başkenti olarak kabul etmesiyle bu hadsizlik zirveye ulaştı. Mazlumların gür sesi, ümmetin lideri, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın defalarca uyarılarına kulak asmayan, dünya kamuoyunun tepkilerini hiçe sayan ABD, teröre açık desteğini bir kez daha gösterdi. Ortadoğu’da kalıcı barışa en büyük yarayı açan bu tutum hiçbir zamanda ve hiçbir şekilde kabul görmeyecektir. Trump’ın 6 Aralık 2017 tarihinde yaptığı açıklama bizim için yok hükmündedir. Bu karar sadece Müslüman kardeşlerimizin huzur ve güvenliğini tehdit etmiyor; aynı zamanda Musevî ve Hristiyan toplumlarının da barış içerisinde yaşamasını baltalıyor. Siyonist bir yaklaşımla istilacı politika günümüzün politik ürünü değildir. Sultan Abdülhamid Han’a yaptıramadıkları, kabul ettiremedikleri yayılmacı anlayışı bugün zulümlerle hâkim kılmaya çalışıyorlar. ‘Barışın garantisi Türkiye’dir’ dediğimizde, barışın yılmaz savunucusu olduğumuzu da güçlü bir şekilde vurgulamaktayız. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN Beyefendilerin çağrısı üzerine İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Devlet ve Hükümet Başkanları Olağanüstü Zirvesi Kudüs gündemiyle 13 Aralık 2017 tarihinde İstanbul’da toplandı. Zirveye katılan tüm ülkeler Kudüs’ün kutsiyetinin ve tarihî misyonunun korunması konusunda ortak karar aldılar.
 
Trump’ın, İsrail’in, üst akılın hesap edemediği dünya lideri ERDOĞAN; bir çağrısıyla dünyada yaklaşık iki milyar nüfusa sahip İslam ülkelerinin toparlayıcı gücü ve gür sesi olduğunu bir kez daha gösterdi. Hukuk ve meşruiyet içerisinde mazlumların yılmaz savunucusu olmaya liderimiz Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın şahsında, kahraman milletimizle birlikte devam edeceğiz. Uluslararası kamuoyunda, Birleşmiş Milletler nezdinde kardeş Filistin halkının her daim yanında olduk ve dünya var olduğu sürece de bu kardeşliğimize hiçbir zaman halel getirtmeyeceğiz. Bu işgal son bulana dek kararlılıkla mücadele edeceğiz. Kudüs, iç siyaset malzemesi olarak kullanılamayacak kadar yücedir; bizler için mukaddestir. Müslüman coğrafyalarında kalıcı olarak hakim kılınmaya çalışılın kan ve gözyaşı yerine biz tüm dünyada kalıcı barış için çalışıyoruz. Baskıya, teröre, şiddete maruz kalan kadınlar, çocuklar, yaşlılar kutsal saydıkları vatanları uğrunda canlarını önemsemeyerek topraklarına sahip çıkıyorlar.
 
Filistin Davası’na verdiğimiz destek artarak devam edecektir. Başkenti Kudüs olan Filistin Devleti egemen ve bağımsız bir ülkedir. Üç maymunu oynayan, ‘cambaza bak cambaza’ oyunlarıyla ülkemiz ve bölgemiz üzerinde kirli senaryolar icra etmeye çalışan odaklar kaybetmeye mahkûmdur.
 
15 Aralık 2017 tarihindeki Necip Fazıl Ödülleri töreninde çarpıcı tespitte bulunan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, “Devlerin kıvranışına, cücelerin çırpınışına aldırmadan, tarihin en büyük iman devini ayağa kaldırmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz.” derken inanmışlığımızın, dava şuuruna sahip oluşumuzun, mücadele ruhuyla yılmadan yorulmadan ümmetin ve aziz milletimizin istikbali için samimi çalışmalarımıza atıfta bulunmaktadır.
 
            Kudüs ziyaretimizde bir kez daha şahit olduğum Recep Tayyip ERDOĞAN sevgisine, Türkiye sevgisine değinmeden geçemeyeceğim. Tüm dünyada sevgi duyulan, sayılan bir milletin evladı olmak bizler için en büyük gurur kaynaklarındandır. Bizim için İstanbul ne ise Kudüs de, Medine de, Mekke de o anlamdadır, o kutsiyettedir. “Tûr Dağı’nı yaşa/ Ki bilesin nerde/ Kudüs Ben Kudüs’ü kol saati gibi taşıyorum/ Ayarlanmadan Kudüs’e/ Boşuna vakit geçirirsin/Buz tutar/Gözün görmez olur/ Gel anne ol/ Çünkü anne/ Bir çocuktan bir Kudüs yapar/ Adam baba olunca içinde bir Kudüs canlanır/Yürü kardeşim/ Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin.” (N. Pakdil).
 
            Kudüs’ün sahipsiz olmadığını dünyaya gösteren Recep Tayyip ERDOĞAN, dünya lideridir. 1516 yılında Osmanlı Devleti hakimiyetine alınan Kudüs, 1917 yılının sonlarına kadar huzur, kardeşlik, barış başkenti olarak kaldı. Üç dinin kutsal şehri Kudüs, saygı ile yaşanılan bir şehir iken terörle anılan şehire dönüştürülmeye çalışıyor. Unutulmasın ‘Türkiye, son sözünü söylemedi.’, kimse sabrımızı ve gücümüzü sınamaya kalkmasın. Yerli ve millî gücümüzle barışın savunucusu, zalimin hasmı, mazlumun hamisi olmaya devam edeceğiz.
 
            İçeriden ve dışarıdan FETÖ, DAEŞ, PKK, PYD adı ne olursa olsun topyekûn saldırıya geçen şer odakları ile kararlı mücadelemiz devam edecektir. Anadolu, mazlum coğrafyaların sığınağıdır. Aziz milletimiz ‘Tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek vatan’ birlikteliği ile tüm kardeşlerinin yanındadır. Kudüs; Nevşehir’dir, Ankara’dır, İstanbul’dur, Medine’dir, Mekke’dir; kısacası Kudüs vazgeçilmezimizdir. Kutsiyeti uğrunda canlarını feda eden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet; fedakâr gazilerimize,  kahraman milletimize selametler dilerim.
 
Ecz. Mustafa AÇIKGÖZ
AK PARTİ Nevşehir Milletvekili
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi