Çok güzel hareket bunlar... İnşallah devam eder...
 Genç Birlik Vakfı Nevşehir Şubesi bir süre önce kuruldu. Gençlerin milli ve manevi değerlere saygılı, tarihini ve ecdadını tanıyan aynı zamanda ortak akıl, ortak fikir, ortak düşünce şuuruyla ülkemizin geleceğine yön veren bireyler olmasını amaçlayan Genç Birlik Vakfı her hafta cumartesi günleri çeşitli konularda sohbetler düzenleme kararı aldı.

İlk sohbet programında “Orta Doğu’da yaşanan zulümler ve Türkmenler’in durumu” konusunu gündeme alan Birlik üyeleri Kapadokya TV Genel Yayın Yönetmeni ve İHH Nevşehir Koordinatörlüğü Basın Danışmanı Behçet Alkan’la bir araya geldiler.

Alkan, Orta Doğu’da ve Türkiye’de dış mihrakların ne gibi amaçlar peşinde faaliyetler sürdürdüğü konusunda detaylı analizler yaparken, benzer senaryoların Müslümanların yaşadığı Afrika’dan Doğu Asya’ya kadar  tüm coğrafyalarda yürütüldüğünü örnekler vererek  anlattı.

4 yılı aşkın süredir, savaşın devam ettiği Suriye’de Müslümanlara uygulanan zulmü belgeleriyle aktaran Alkan, Esad’ın beraberinde Rus, Sırp ve İranlı askerlerin de Müslümanlara karşı savaştığını açıkladı.

Türkmen Tugayı Komutanı Albay Ahmed Arnavut ile telefon bağlantısının da yapıldığı toplantıda, Arnavut, “Nevşehirli gençlerimizden dua bekliyoruz. Burada köylerimiz, şehirlerimiz her gün tankla,uçakla vuruluyor. Havadan, Karadan sürekli saldırı alıyoruz. Özellikle kadınlarımızın şerefine hakaret edilen aşağılık bir savaşın içindeyiz. Biz Türkmenler, katil Esad’ı, destekçilerini ve küflenmiş rejimini yok edinceye kadar savaşmaya devam edeceğiz. Gazze’den gelen acı haberler  yüreklerimizi  dağlıyor, lakin Suriye’de zaferin ardından hedefimiz Kudüs’ün özgürlüğü olacaktır” dedi.

Gazeteci-Aktivist Behçet Alkan’ın Türkmen Dağında ve Gök Bayrak’ın dalgalandığı diğer topraklarda şahit olduğu olayları detaylarıyla anlattığı toplantıda, “Bizden önceki nesil Çeçenistan’la, Bosna Hersek’le, Karabağ’la sınav olmuşlar, bizler de komşu ülkelerimizde Müslümanlara yapılan zulümle imtihan oluyoruz. Dua elbette mühim lakin, sadece dua ederek üzerimizdeki sorumluluğu atamayız. Biz ebabilleri bekleyen bir nesil olmamalıyız. Bizler bu asrın ebabilleriyiz, Dünyanın her köşesindeki Müslümanlar Osmanlı torunları yani bizler için dua ediyor ve bizlerden umut bekliyor. Arakan’da camilerde diri diri yakılan Müslümanlar da, Irak’ta IŞİD belasına karşı savunma yapanlar da, Suriye’de Rus, Sırp ve Esad şebbihalarının tecavüzüne uğrayan bacılarımız da, Afrika’da sömürülen ve ölüme terk edilen Müslümanlar da bizlerden ışık bekliyor. O halde sorumluluğumuzun farkına varmalıyız. Herkesin bireysel olarak üzerine düşen sorumluluklar var” diye konuştu.