İsrail: “Yaşlıları öldüreceğiz, gençler de Filistin davasının unutur böylece biz de bütün Filistin’i ele geçiririz”
 
 
Gecede İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, Anadolu Platformu Genel Başkanı Turgay Aldemir, İHH Kayseri Şube Başkanı Şaban Sözduyar, Mavi Marmara şehid Furkan Doğan’ın babası Ahmet Doğan, Anadolu Platformu Genel Sekreteri Mehmet Alpcan, İlim Hikmet Vakfı Başkanı Mustafa Doğu İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Oğuz Memiş, Anadolu Platformu Öğrenci Birliği Başkanı ve Anadolu Platformu Güney Doğu Anadolu Bölgesi Sorumlusu Mustafa Kar, çok sayıda dernek, sivil toplum kuruluşları ile birlikte halktan da yoğun katılım vardı.
Kur’anı Kerim tilavetinin okunması ile başlayan gecede selamlama konuşması yapan Kayseri İHH Şube Başkanı Şaban Sözduyar şubat ayının Müslüman dünyası açısından önemini vurgularken 28 şubat döneminde yine bir Kudüs gecesinde tankların yürütüldüğünden, Müslümanların sıkıntılı ve zor günler geçirdiğinden bahsetti. Sonrasında konuşma yapan Mavi Marmara şehidi Furkan Doğan’ın babası ise şunları söyledi:
Furkan’ın doğumu Hristiyan ölümü bir Yahudi eli ile oldu
“Aslında Furkan doğuşundan şehadetine kadar farklı bir çocuktu. Allah gerçekten o fıtrat üzerine yaratmıştı. 19 yıl beraber yaşadık ama Furkan’ın hayatının her alanında farklılık olduğunu hissetmişizdir. Dünyevi hiç hayali olmayan başkaları içi koşturan, ön plana çıkmayı gerçekten Allah rızası için hizmet etmeye çalışan, çok cömert biri idi. Furkan’ın doğusu Amerika’da bir Hristiyan doktoru eli ile şehadeti Yahudi binini eli ile olmuştur. Allah rızasını gözeterek yaşamıştır. Allah rızası yolunda şehadete ulaşmıştır. Bir kere doğuyoruz bir kere öleceğiz o ölümünde Allah rızası olma yolunda temennimizdir. Şehit olmasak da onun şehadetini umuyoruz. Şehadetin de şehitliğin de içi boşalmıştı günlük hayatta da kullanmaya başlamıştık. Ben Furkan’ın ölümü ile şehadetin gençler arasında idrak edildiğini gördüm. ”
Baba Ahmet Doğan geçtiğimiz hafta Sabancı Kültür Sitesi’ndeki etkinlikte Kayseri Şehitleri’ne yazılan türkülerin okunduğu gecede “Furkan Doğan’a ağıt” ile ilgili şunları söyledi :
İçinde İsrail’in adının geçtiği ilk ağıt
“Biliyorsunuz türküler ağıtlar kültürümüzü bir tarihi. Yemen türkülerinden bir takım bilgiler edinebiliyoruz. İlk defa belki Furkan’ı adına yazılan bir ağıtta İsrail geçiyor. İsrail şehit türkülerinde yer almış olup nesiller boyuna gidecektir. Furkan doğan ağıdı demişler ama ben onu türkü olarak aldım. Furkan’ın ölümünden sonra bizle ağlamadık, ağıtta yakmadık. O yüzden Allah bize onurlu bir unvan verdi. Şehit ailesi şehit annesi babası yaptı. Furkan’ın bizlere yüklediği sorumluluğu yerine getirmeye çalışacağız”
Furkan annesinin eseridir
“Genç kızlar ya da yeni evlenen kardeşlerimiz gelecek nesillerin imanından ihlasında aslında anneler sorumlu olacaktır. Ben kendi öğrencilerime özellikle kız öğrencilerime çalışmak için değil daha iyi nesil yetiştirmek için okuyun, kültürlü olun, her öğrettiğiniz şey Allah’ın emrettiği şeylerden olsun. Burada annelere büyük görev düştüğünü gördüm. Önce kendilerini yetiştirsinler. Kısaca Furkan annesinin eseri diyebiliriz.”
Genel Başkan Aldemir: “Ahlaki sorumluluklardan kaçamayız”
Geceye konuşmacı olarak katılan Anadolu Platformu Genel Başkanı Turgay Aldemir ise Mavi Marmara’da şehid olanların bedenlerini ortaya koyarak verdikleri, ölümlerini şehadet ile taçlandıranların samimiyetinden bahsetti. Daha sonra dünyada yaşanan Müslüman sorunlarına değinen Genel Başkan Aldemir konuşmasına şöyle devam etti. “Kriz ne siyasi ne askeridir. Kriz düşsel krizdir. Sahte çözüm üreten fikir üretmeyiniz. Üretken bir gençliğe ihtiyacımız vardır. Üretken hayatın içine inmeliyiz. Cemaatler ile cemiyetler ile sokağın nabzı tutulur. Bu bakımdan ahlaki sorumluluklardan kaçamayız. Filistin Kudüs davası herkesin davasıdır. Mavi Marmara ile tarihin akışını değiştirdik.”
İHH Başkanı Yıldırım : “Biz partilere, sivil toplum kuruluşlarına, cemaatlere, gruplara ayrılmışız”
İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ise gecede şunlar söyledi: “Ölen hep Müslüman öldüren hep emperyalist. Dünyada Hristiyanların Hristiyanları öldürdüğünü gördünüz mü? 4 dünya savaşı var: I. Dünya Savaşı, II. Dünya Savaşı, 3. Dünya savaşı soğuk savaş ve ABD savaşı kazandığını düşünüyor. Peki biz ise partilere, sivil toplum kuruluşlarına, cemaatlere, gruplara ayrılmışız birliğimizi ve beraberliğimizi koruyamıyor. Ben birçok Müslüman grubun lideri ile görüşürüm. Merak ederim neden bir araya gelip birbirlerini sevemezler. Biz birbirimizle bir araya gelemiyoruz. Herkesin grubu bir aşireti var. Bosna’yı, Çeçenistan’ı bütün savaş bölgelerini gördük. Bombaları Müslüman coğrafyada ki herkese yağdırdılar. Bomba mezhep, tarikat tanımaz. İşte bizi de İslam birliğinde birleştirecek tek bir yer var o da Kudüs’tür. Bütün Müslümanları mezhep farklılıklarına karşı birleştiren yerdir. Çünkü Kudüs tevhidin merkezlerinden biridir. Dünyada ilk kurulan Kâbe’dir. İkincisi rivayete göre Mescid-i Aksa’dır. İlk kıblemizdir. Peygamber efendimizin bütün peygamberlere namaz kıldırdığı yeredir.”
Kudüs tevhidin merkezidir
“ Geçen birkaç tane adam gelmiş bana diyorlar ki Kudüs’ün statüsü bize göre sadece Müslümanların olamaz. Orası ilahi dinlerin kutsal yerleri olduğu için bütün dinlerden oluşan yönetim olacak. Kudüs tevhidin merkezidir. Kudüs Hristiyanların elinde olduğu zaman kan ve gözyaşından başka bir şey yok. Onlar Müslümanları kestiler mescitlerde atın yarısına kadar kan vardı. Kudüs’te ne zaman Müslümanlar varsa orada barış oldu. Kudüs’te Siyonizm olduğu için orada kan ve gözyaşı vardır. Şimdi gördüm ki Gazze kendini Kudüs’e adamış Batı Şeria kendine adamış. Gençlerin sayısını arttırmaya çalışıyoruz. İsrail “Yaşlıları öldüreceğiz gençler de Filistin davasının unutur böylece biz de bütün Filistin’i ele geçiririz.” diyor. Onun için mavi Marmara yürüyüşünde gençleri de getirin. O çocuklar getirdiğiniz zaman İsraillilerin yüreklerine atom bombası atmışsınız etkisi yapar. 9 tanesini katlettik bunu büyütmeyin. Türkiye ile İsrail arasında ki ilişkiler bundan daha ötedir. O kadar korktular ki çünkü bir arı kovanına çomak soktuk.” Genel Başkan Yıldırım konuşmasını yaparken ara ara salondan tekbir sesleri yükselirken İsrail’in Türkiye’den özür dilemesine getirdiği ifadelerini ise şöyle sürdürdü:
“Biz aslında bizim öldürenler içindeki Türkiye vatandaşı olan Türkiyeli Yahudilerin tespit edip yargılanmasını istiyoruz dedik paniklediler. Bir Müslüman haksız yere bir Yahudi’yi öldürünce yargılanmasın mı? Elbette yargılansın ama bir Yahudi bir Müslümanı öldürünce yargılanmasın deniliyor. Çünkü İsrail’in parasının çoğu Türkiyeli Yahudilerdir. Hem bu ülkede yaşayacaksınız hem de asker göndereceksiniz. Mavi Marmara’ya kurşun sıkıyorsanız Batı Şeria’da da bu kurşunları sıktınız.”
Haber & Fotoğraf: Mahmut Hop(stajyer)