ŞİFALI OT CENNETİ:  NEVŞEHİR
Nevşehir de kurulan halk pazarında, köylerinde doğal ortamda yetişen otları toplayarak satış yapan Gülşehir in Yeşilli köyünden Hatice Çetin, vatandaşların özellikle ilabada ve dedesakalı gibi salatası ve yemeği yapılan otlara ilgi gösterdiklerini, ancak emeklerinin karşılığını alamadıklarını ifade etti.
Nevşehir de kurulan halk pazarında köyden gelen vatandaşlara ayrılan bölümde bahar aylarının gelmesiyle farklı bitki çeşitlerinin satılması dikkat çekiyor. Pazara alışveriş için gelen birçok vatandaşın ise tamamen doğal ortamda yetişen bu bitkilere yoğun ilgi gösterdikleri gözlemleniyor. Eski kuşak insanların gıda maksatlı tüketim yapmış olduğu bu bitkilerin tüketimine, günümüzde de devam edilmekte.


Nevşehir pazarında Köylülerin toplayıp getirdiği otlar arasında, hatırlayabildiklerim: ebegümeci, ısırgan otu, kuzu kulağı, akkız (şevketi bostan), hardal otu, acı ve tatlı hindiba, turp otu, arapsaçı, cipez (azma), istifno, zoha otu...bir de, içinde bütün bunların ve daha kim bilir nelerin bulunduğu karışık ot öbeği.

Şimdi yarım ekmek alıp bahçeye çıkma zamanı, biraz tuz istenirse limon ilavesiyle bir öğün geçiştirebilinir..Bahar geldiğinde boş tarlalarda yol kenarlarında elinde torbalarla yerden ot toplayan kadınlar belirir. Bahçedekiler bize yetiyor.Bir haftada yenilenmiş oluyorlar.Bizden başka heves eden yok zaten.Bahar otlanmak demek bana göre:))

 Yeşil otlara dair bilgisi ‘nane, maydanoz, dereotu’ndan öte gidememiş şehir çocuklarını alıp Nevşehir pazarının içine bırakın ve gün sonunda her birini, ellerinde adını ilk kez duydukları ot demetleriyle, birer uzman olarak toplayın. Öğretmek gerek aslında... 

Otları ninelerimizden öğrendik

Yenilebilir otları tanımak, onlara yakışan pişirme şeklini bulmak, hangi derde deva olduğunu anlamak için kaç asır geçti kim bilir? Kaldı ki bugün bile birçoğumuz, “Aaa!” diyoruz, “O ot da yeniyor muymuş?” Eskiler bu otlarla yufka ekmek arası yada pişirerek ne leziz yemekler yaparmış....

Peki, şu günlerde sofralarını hangi ot yemekleri süslüyor Nevşehir de Hanımların? “Şimdi asma yaprakları büyüyor. Bol kekik, taze soğan ve maydanozla sararız, dolma yaparız. Ebegömecinin de yaprakları epey büyüdüğü için sarması yapılabilir. Kabak çiçeğini de tazeyken alabilmek için pazara sabah erkenden çıkarız, taç yapraklarını koparıp içini pirinç, maydanoz ve soğanla doldururuz. Enfes olur.”

Ot toplamak hazine aramaya benzer

Tabiatta kendiliğinden yetişen, şifalı ve lezzetli otlar aramak, hele o otlar kırk derde deva olduğu söylenen ‘Sarmaşık’ otu gibi dikenli bir çalılığın içindeyse, hazine bulmuş gibi sevindirebilir insanı. Aslında ot toplamak bir tür bahar etkinliğidir ve kimileri yemeğini sevmese de sırf o arama ve bulma heyecanı için bu etkinliğe katılır. Bu anlamda ot toplamayı balık avlamaya da benzetebiliriz. Önemli olan orada bulunmak ve bir noktaya yoğunlaşabilmektir.