Meslek; insanların geçimini sağlamak için ürün ya da hizmet ürettiği, belli bir eğitimle kazanılan, kuralları belirlenmiş, sistemli bilgi ve beceriye dayalı, sürekli olarak yapılan iştir. Kişi, kendisinin ailesinin yaşantısını idame ettirmek için / hayatta daha sağlıklı, daha mutlu olmak için çalışır; ama bazı meslekler hayati risk taşımaktadır.

Bazı meslekler vardır ki, nerede sıkıntı / problem varsa görevi onunla uğraşmaktadır; asker / polis / itfaiyeci gibi tüm riskleri bile bile gözünü kırpmadan gereğini yerine getirir; bu meslekler böyle hayati / böyle cansiperane mesleklerdir.

Bu mesleklerden biri de sağlık çalışanlarıdır; insanların fiziksel, ruhsal ve sosyal sağlıklarını korumak / hastalıklarını tedavi etmek amacıyla hizmet sunan hayati bir sektördür. 2020 yılında pandemi boyutuna varan COVID-19 ile bu sektör, canı pahasına virüsün tüm olumsuzluklarına rağmen, hastalanma oranlarının çok yüksek olduğunu bile bile tüm risklerine rağmen, tereddüt etmeden / hiç aksatmadan / hatta daha azimle en iyi bir biçimde görevini yapmaktadır. Özel koruyucu kıyafetlerin içerisinde saatlerce kalmak zorundadır / hastaların nefes almalarını sağlamak için kendisi maskelerin altından nefes almak zorundadır / başkalarının sağlığı için kendisinin hayatını riske etmektedir.

Kontrollü hayat kurallarına uymayan insanların, en büyük etken olduğu vaka sayılarının artışındaki rahatsızlıkları tedavi etmek için; sağlık çalışanları görevleri başındadır. Ailelerinden uzakta, kimi zaman yorgun bir halde şifa dağıtmak için tüm güçleri ile uğraş vermektedir. Tüm tedbirlerine rağmen onlara da virüs bulaşabilmektedir.

Nitekim, 02.09.2020 tarihinde yapılan Bilim Kurulu Toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “virüs salgınında '1. dalganın 2. pikini yaşıyoruz” diyerek; "şu ana kadar sağlık kuruluşlarımızda virüsün bulaşmasından kaçamayan 29 bin 865 çalışanımız oldu; ne yazık ki 52 sağlık çalışanımızı da yitirdiklerimiz arasında ebediyete yolcu ettik” diye ifade etmiştir.

Milletçe çok güzel uygulamalarla iyi bir sınav verdiğimiz pandemi başlangıcında; bugün ise duyarsızlık / kuralsızlık neticesinde maalesef 2. pik yaşanmakta ve günlük vakalar 1600’leri aşmış, günlük vefat sayıları 50’leri geçmiş durumdadır.

İnsan düşünen değerli bir varlıktır, şükreden / vicdan sahibi bir canlıdır. Hayat devam etmektedir, ama “kontrollü” devam etmektedir; keyfi, sorumsuz davranışlarla başlangıçtan beri verilen çabalara gölge düşürülmemelidir. Sağlık çalışanlarının emeklerine saygı gösterilmeli, onlara kurallara uyarak yardımcı olunmalıdır.

Virüsün etkisini yitirmesi, ancak yeni vakaların olmaması ile gerçekleşecektir. Sağlık çalışanları, cansiperane görevlerini yapmaktadır; insanlarda kendilerine düşen görevi yaparak temizlik / maske / mesafe kuralına uymak ve kalabalık ortamlardan uzak durmak zorundadır.

Unutulmamalıdır; uyulmayan basit, bireysel kurallar; sonu vefat olan, toplumsal sonuçları ortaya çıkarabilmektedir.

Kaynak: M. Tuncel, Toplumsal Farkındalık, Nevşehir - 2020