Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları Başkanı Ay, “1944 Yılında Nihal Atsız, Türkçü olduğunu söyleyen dönemin başbakanı Şükrü Saraçoğlu’na Orhun dergisinde iki açık mektup yazarak, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve Sabahattin Ali’nin komünist faaliyetlerine nasıl izin verildiğini sorması üzerine, dönemin Ulus Gazetesi yaza Falih Rıfkı Atay’ın teşvikleriyle ve Sabahattin Ali’nin şikayeti üzerine Nihal Atsız aleyhine açılan davanın ikinci duruşmasının yapılacağı 3 Mayıs 1944 Çarşamba günü Ankara Adliyesi önünde toplanan kalabalık bir milliyetçi grubunun Ulus meydanına yürüyerek gösteri yapması, Komünizm aleyhinde sloganlar atması ve konuşmalar yapması hükümeti telaşlandırır. İstanbul ve Ankara’da sıkıyönetim ilan edilir ve Milliyetçi avı başlatılır. Tıpkı bugünlerde küresel güçlerin istekleri istikametinde Milliyetçiliğin horlandığı gibi, o günlerde de küresel güç olan Rusya’nın Almanlar karşısında üstünlüğü ele geçirmesi ve Türk Milliyetçilerini, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine şikayet etmesi üzerine Rusya’ya yaranmaya çalışan hükümetimiz ve Onun milli Şefi İsmet İnönü’nün 19 Mayıs törenlerinde Milliyetçileri, aynen bugünkü başbakan gibi ırkçılık ve Turancılıkla suçlaması sonucunda 165 Milliyetçi gözaltına alınmış, 25’i tutuklanmış ve 23’ü uzun süre tutuklu kaldıktan sonra Yargıtay tarafından Milliyetçilik Suç kabul edilemez kararının ardından beraat etmişlerdir. Bu süreçte Rahmetli Başbuğ’umuza verilen 9 ay 10 günlük ceza da beraat sonucunda ortadan kalkmış gördükleri işkenceler tarihe geçmiştir. O dönemin Kahraman Türk Milliyetçilerini, Nihal Atsız’ı, Alparslan Türkeş’i, Reha Oğuz Türkkan’ı, Hüseyin Namık Orkun’u, Zeki Velidi Togan’ı, Necdet Sançar’ı, Fethi Tevenoğlu’nu, Orhan Şair Gökyay’ı, Hikmet Tanyu’yu, Sait Bilgiç’i, Zeki Sofuoğlu’nu, Orhan Yüksel Serdengeçti’yi ve diğerlerini rahmetle ve minnetle anıyor, hatıralarını saygıyla yad ediyoruz. Yine o dönemin Milliyetçilik düşmanı akilleri olan Sabahattin Ali’leri, Ahmet Cevat Emreleri, Naili Boratav’ları, Sadrettin Celal Antalları, Nevzat Tandoğanları da unutmayacağımızın milletimiz tarafından bilinmesini istiyoruz. 3 Mayıs’ta Coşmuştuk Biz, Kızılları ezmek İçin, Hakk’a doğru kavuşmuştuk Biz, Başı Gökte Gezmek İçin” açıklamalarında bulundu.

Tolga KARACA