Türkiye’ye ne oldu? Hükümet kurulamadı, her gün şehitler, medyaya saldırılar, sermaye gruplarına ve eğitime alanlarına baskınlar ………… gibi bir çok olumsuzluklar. Acaba bunlar gelecek kötü günlerin habercileri mi?
Libya, Irak ve Suriye’deki yani başımızdaki olayları unutmayalım. Kaç yıl önce Kaddafi Libya’dayken bir gün gelip de Libya bu hale geleceğini kimse inanmazdı ve tahmin edene de dalga geçerlerdi. Suriye’de ayni, yani başımızda 5 yıl önce günlük Turlar vardı, huzur ve güven vardı ancak şimdi bakalım ne hale geldi? Ülkenin üstünden traktör geçmiş gibi veya ırak? O da aynı.
2015 yılında 2800 Suriye ve Libyalı mülteci sadece akidenizde hayatını kayıp etmiş. Kendi ülkelerindeki hayatının kayıp edenlerin sayısını hatırlatmak gerekmediğini eminim.
Bunlar hep bir süreçte oldu ve bu hale geldiler. Acaba ayni planlar Türkiye içinde mi tezgâhlanıyor? Bunlar geri dönüşü olmayan bir yollara girmektir. O zaman gelince ben böyle düşünmedim, ben bunu kast etmedim …. Gibi laflar hiçbir derde deva olmaz.
Bu olayların sorumlukları kim? Bu olayların nasıl bu seviyeye geldi? Bu olaylar nereye doğru götürülüyor?
Keşke haziran seçim sonuçlarını içimize sindirip kabullene bilseydik.
Keşke koalisyon görüşmeleri zaman kaybı amacı ile veya koalisyon kurulamadı sonucunu topluma inandırmak için yapılmasaydı.
Keşke başkanlık sistemi için ısrar edilmeseydi.
Herhalde bunların sorumlukları muhalefettir.
…………………………………….
Keşke Suruç katliamı yapılamasaydı veya önlenebilseydi veya sorumlukları belli olsaydı.
Herhalde bunların sorumlukları paralel yapıdır.
……………………………………..
Keşke barış surecinde PKK şehirlerde silah ve mühimmat stoklayamasaydı. Veya PKK bunları yaparken güvenlik güçleri bunları tespit edip önleseydi.
Keşke PKK elemanları silah ve erzak taşırken güvenlik güçleri onları görünce kafalarını çevirip görmemezlikten gelmeseydi.
Keşke PKK şehir yapılandırması sırasında, mahkemeler kurduğunda, güvenlik güçleri bunları görünce görmemezlikten gelmeseydi.
Herhalde bunların sorumlukları Muhalefet ve paralel yapıya bağlı güvenlik güçlerdir.
………………………………..
Keşke her yerde terör olayları yaşarken, her gün sayısı artan şehitler gelirken, güvenlik güçleri sermaye gruplarına ve eğitim merkezlerine odaklanmasaydı.
Herhalde bunların sorumlukları muhalefettir.
Bunun gibi birçok keşkeler toplumu ve ülkeyi geri dönüşü zor olan bir noktaya götürmektedir.
Bunların sorumluklar tespit edilmeli. Bunlar topluma açıklanmalı.
Terörü herkes lanetlemesi gerekir. Her çeşit terör, nerden gelirse, ne amaçla yapılırsa terör terördür. Bunu herkes ve hep beraber lanetlemeliyiz. Ülke bütünlüğü ve geleceği her şeyden daha önemlidir.
Burada AKP ve hükümete çok büyük bir görev düşmektedir.
Teröre karşı bir mi olalım?
Yoksa teröre karşı biz (AKP)mi olalım?
Benliklerimizi, egolarımızı, rantlarımızı, partimizi, oy oyunları bir kenara bırakıp, herkese saygıyla, ülkenin geleceğini düşünerek toplum tarafından bize verilen görevi kabullenip hep beraber Teröre karşı bir olalım.
Yoksa bizim isteklerimize saygı duyarak ve uyarak biz(AKP) olalım
AKP’yi tek başına iktidar ve başkanlık sistemi onaylayıp teröre karşı biz (AKP) olalım dersiniz o zaman teröre karşı bir olunamaz. Parçalanmış toplumda, terörle istikrarlı mücadele edemez. Gelecekte de Ülke ve toplum çok şey kayıp eder.
Özellikle bu günlerde provokatıf oyunlara, ne gelelim nede alet olalım. Çok dikkatli olmalıyız.
Ali Haydar
09.09.2015
