Mesleki ve teknik eğitim; gençlerin potansiyellerini gerçekleştirmelerine uygun ortam hazırlamakta ve katkı sağlamaktadır. İşletmelerin gereksinimini karşılamada ve uluslararası rekabette, genç nüfus ön plana çıkmaktadır. Bu süreçte; ülkenin çağa uygun gelişiminin ve rekabet edebilirliğinin sağlanabilmesi için, mesleki ve teknik eğitim algısının güçlendirilmesi ve paydaşların katkısının, sürdürülebilirliği sağlayacak nitelikte olması, önem arz etmektedir. Dijital teknolojiye geçiş süreci; zihinsel ve bedensel becerilerin farklılaşmasına neden olmaktadır. Çağın ve geleceğin becerileriyle donatılmış ve bu donanımı insanlık yararına kullanabilen, bilime meraklı ve insani değerlere duyarlı, nesiller yetiştirilebilmesi için mesleki ve teknik eğitim, önemlidir.

Bu doğrultuda yapılacak iyileştirme çalışmalarında; esas unsurların fikirleri alınarak, çözüm ve gelişim sistematik hale getirilmektedir. Sahadaki unsurların istek ve ihtiyaçları dikkate alınarak yapılan uygulamalardan, daha başarılı sonuçlar alınmaktadır. Tüm taraflardan toplanan veriler, bilimsel ortamlarda değerlendirilerek en doğru kararlar alınmakta ve uygulamaya konulmaktadır. Böylece istenilen nitelikte teknik eleman temini ile hem gençlerin hem de ülkenin geleceğine pozitif katkı sağlanmaktadır.

Bu doğrultuda;

-Mesleki ve teknik eğitime, etik ve akademik başarılı kişilerin gelmesi,

-İş sağlığı ve güvenliğinin, yaşam kalitesinin temeli olduğu farkındalığının sağlanması,

-Hızla gelişen teknolojiye göre güncellenebilen, simülasyon / dijital gerçeklik tekniklerinin kullanılması,

-Ünite sonunda konuların, “ar-ge, inovasyon veya girişimcilik” başlıklarında, üretime yansıtılabilme perspektifinden değerlendirilmesi,

-Proje konularının, “ar-ge, inovasyon veya girişimcilik” felsefesi ön plana çıkartılarak belirlenmesi,

-Başarılı son sınıf öğrencilerine “uygulamalı girişimcilik eğitimi” (ilgili kurumlar, mesleki kuruluşlar vb. desteğinde) imkânı sağlanması,

-Mesleki diplomalarıyla uyumlu, iş yeri ve istihdam alanı açanlara, cazip teşvikler verilmesi,

-Akademik ve etik seviyede mesleki bilgiye sahip mezunlara, mühendislik fakültelerine girişte, reel kapının açılması,

-İstekli öğretmenlerin, hayat boyu öğrenme felsefesi doğrultusunda bilgilerini güncelleyebilmeleri için üniversitelerle iş birliği yapılması,

-Kıdemli öğretmenler ile genç öğretmenlerin, iletişim / etkileşim paylaşımı ile tecrübe ve teknoloji sinerjisinin oluşturması,

-Ulusal veya uluslararası projelere / etkinliklere, “objektif değerlendirme” ile belirlenen, vizyon sahibi öğretmenlerin katılımının sağlanması,

-Periyodik (örneğin iki yıl) aralıklarla eğitim-öğretim yılı sonunda ilde yapılacak “çalıştay” ile sanayi sektörünün - mesleki eğitim kurumlarından, mesleki eğitim kurumlarının da - sanayi sektöründen beklentileri belirlenmeli, çalıştay sonuç raporu doğrultusunda; piyasa / istihdam / ihtiyaç değerlendirmesi yapılarak, mesleki eğitim ve sektörel yapıda güncellemelerin yapılması;

gençlerin mesleki gelişimi ve ülkenin çağdaş geleceği için, büyük önem arz etmektedir.

Sonuç olarak; donanımlı bir mekân, uygulama temelli bir program, nitelikli bir talep eden, özverili bir talim terbiye veren, liyakatli bir yönetici, başarının taltif edildiği ve yönetişim bilinci gelişmiş kurumsal bir yapı ile; gençlerin başarısı ve ülkenin gelişmişlik düzeyi geleceğe yön verecektir.

Kaynak: NMTAL Memleket Meselesi Dergisi, Sayı: 3