Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) ev sahipliğinde düzenlenen ve Türkiye’de tarih eğitimi alanındaki tek uluslararası bilimsel etkinlik olan “11. Uluslararası Tarih Eğitimi Sempozyumu (ISHE 2025)” başladı.

Daha önce Erzurum, Trabzon, Sakarya, İstanbul, Bolu, Adana, Tokat ve Kars’ta gerçekleştirilen sempozyum, TÜBİTAK ve NEVÜ İhtisaslaşma Koordinatörlüğü’nün destekleriyle 2-4 Eylül 2025 tarihleri arasında NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi ile Eğitim Fakültesi’nde gerçekleştiriliyor.

Açılışa; NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Kapadokya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali Karasar, Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selahattin Kaymakcı, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cevdet Kırpık katıldı. Ayrıca Türkiye’deki 32 farklı üniversiteden bilim insanları ve Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda görev yapan öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

Program; saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, NEVÜ tanıtım filmi gösterimi ve NEVÜ Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Türk Müziği Topluluğu’nun müzik dinletisinin ardından açılış konuşmalarıyla başladı.

Açılışta konuşan Sempozyumun Düzenleme Kurulu Başkanı ve NEVÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. M. Talha Özalp, üç gün boyunca alanında yetkin bilim insanlarının açılış konuşmaları, paneller, atölyeler ve bildiri oturumlarıyla sempozyumun zengin bir programa sahip olduğunu belirterek, “Birlikte düşünecek, tartışacak ve üreteceğiz. Ortaya çıkacak fikirlerin yalnızca ülkemize değil, dünya çapında tarih eğitiminin gelişimine katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.

Rektör Aktekin: Tarih eğitimi stratejik öneme sahip.

Açılışta konuşan NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin tarih eğitiminin yalnızca bireysel kimlik ve toplumsal hafıza için değil, aynı zamanda uluslararası ilişkiler açısından da stratejik bir alan olduğuna dikkat çekti. Akademik dünyadaki gelişmelere işaret eden Aktekin, “Büyük devletler yalnızca kendi vatandaşlarının tarih eğitimiyle yetinmiyor, başka ülkelerdeki ders kitaplarını ve müfredatları da yakından takip ediyor. Çünkü tarih eğitimi toplumsal bilinç ve siyasi yönelimler üzerinde doğrudan etkiye sahip” ifadelerini kullandı.

Dijitalleşmenin bilgiye erişimi kolaylaştırdığını ancak üretim kalitesini aynı ölçüde artırmadığını vurgulayan Aktekin, “Eskiden bir doktora öğrencisinin yurtdışından bir makaleye ulaşması büyük bir çaba gerektirirdi. Bugün ise her şey birkaç tık uzağımızda. Ancak bu kolay erişimin niteliğe ne ölçüde yansıdığını sorgulamalıyız. Gençlerin kimliklerini şekillendiren unsurlar artık ders kitaplarından çok dijital içerikler, diziler ve sosyal medya araçlarıdır. Bu durum, tarih eğitiminin önemini daha da artırıyor” dedi.

“Kendi değerlerimizi aktarmak zorundayız”

Ulusal kimlik ve özgüven kazandırmada tarih eğitiminin rolüne değinen Rektör Aktekin, “Uzun yıllar çok kültürlülük ve hoşgörü gibi kavramlar öne çıkmıştı. Ancak günümüzde yaşanan savaşlar ve krizler, kendi değerlerimizi, Türk-İslam kültürünü çağdaş pedagojik yöntemlerle gençlere aktarmamız gerektiğini gösteriyor. Üniversitelerin ve bu tür sempozyumların en önemli görevi de budur” diye konuştu.

Türkiye’nin farklı üniversitelerinden gelen akademisyenlerle genç araştırmacıların bir araya gelmesinin önemini vurgulayan Aktekin, “Literatüre değerli katkılar sunmuş hocalarımız burada. Bu ortam, genç meslektaşlarımız için büyük bir fırsat. Tanışmalarını, görüş alışverişinde bulunmalarını ve birlikte yeni projeler üretmelerini diliyorum” diye sözlerini tamamladı.

Program kapsamında ayrıca ISHE 2025’e davetli konuşmacı olarak katılan Tataristan Bilimler Akademisi Mercani Tarih Enstitüsü Müdürü Marat Gibatdinov, “Rusya’da Okullarda ve Tarih Ders Kitaplarında Tarih Eğitimine Modern Bir Metodolojik Yaklaşım” başlıklı bir sunum yaptı.

Konuşmaların ardından, moderatörlüğünü NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin’in yaptığı, Prof. Dr. Cevdet Kırpık, Prof. Dr. Mustafa Öztürk ve Prof. Dr. Banu Çulha Özbaş’ın konuşmacı olarak yer aldığı “Geçmişin İzleri, Geleceğin Mirası: Doğal ve Kültürel Mirasın Tarih Eğitimindeki Yeri ve Geleceği” konulu panel gerçekleştirildi.

Tarih eğitimi, eğitim tarihi ve tarih yazımı alanlarında çalışan akademisyenler, öğretmenler ve öğrenciler arasında iş birliği ve diyaloğu geliştirmeyi amaçlayan sempozyum üç gün sürecek. Sempozyum ilk iki gün; dört eş zamanlı oturum, üç atölye çalışması, iki panel ve iki davetli konuşmacının sunumlarıyla devam edecek. Etkinlikte, akademisyenler, öğretmenler ve öğrencilerden oluşan araştırmacılar tarih eğitimi, tarih yazımı ve tarihçilik temalarında toplam 80 bilimsel bildiri sunacak.