Gazeteci ve yazar Taha Kılınç, Nevşehir’de düzenlenen “Kayıp Coğrafyanın İzinden: Doğu Türkistan Seyahatnamesi” başlıklı konferansta konuşmacı olarak yer aldı. Etkinlik, Nevşehir Eğitime Destek Platformu tarafından organize edildi ve Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi Karavezir Salonu’nda gerçekleştirildi.
Nevşehir halkı ve üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği programda Kılınç, yakın zamanda yayınlanan aynı adlı kitabına temel oluşturan Doğu Türkistan seyahatindeki gözlem ve tanıklıklarını katılımcılarla paylaştı.
Konuşmasında Doğu Türkistan’ı “kayıp bir coğrafya” olarak niteleyen Kılınç, bölgedeki Müslüman Uygur halkının karşı karşıya kaldığı zorluklar, sistematik asimilasyon politikaları ve kültürel baskılar hakkında bilgiler verdi. Yazar, ibadet özgürlüğünün kısıtlanması, camilerin durumu ve sosyal hayattaki değişimler gibi konuları birinci elden gözlemlerine dayandırarak somut örneklerle dinleyicilere aktardı.
Ayrıca Kılınç, “Kudüs-Kaşgar Hattı” konusuna da değinerek şunları söyledi: "Bugün Nevşehir'deydim. Önce Ürgüp Tesan Fen Lisesi'nde, ardından Hacı Bektaş Veli Üniversitesi'nde Doğu Türkistan'ı konuştuk. Genç kardeşlerime, özellikle, Filistin'le Doğu Türkistan'ın birbirinden farklı ve ayrı olmadığını, İsrail ve Çin'in ortak bir mantıkla hareket ettiğini, İslâm coğrafyasındaki bütün yaraların hepimizi ilgilendirdiğini hatırlattım. 1,5 sene önce Hacı Bektaş Veli Üniversitesi'nde Filistin konulu bir konferans vermiştim. Soru-cevap faslında genç bir kardeşimiz 'Niçin Doğu Türkistan'ı da konuşmuyoruz?' diye sorduğunda, kendisine 'Doğu Türkistan konulu bir program düzenlensin, gelip onu da anlatırım inşallah' demiştim. Bu akşam, elhamdulillah o sözümü yerine getirdim. Kudüs-Kaşgar hattını sımsıkı tutmalıyız. Davamızı biz ve kendimiz anlatmalıyız."
Konferansın sonunda katılımcılarla soru-cevap oturumu gerçekleştirildi. Kılınç, gelen soruları yanıtladı ve kitaplarını imzalayarak programa katılanlarla birebir iletişim kurdu.
Etkinlik, Nevşehir’de Doğu Türkistan konusunda farkındalık yaratılması ve bölgenin yaşadığı sorunların geniş kitlelere aktarılması açısından büyük önem taşıyor.














