Zekâ ve Akıl

İnsanda, somut veya soyut konularda algılama, kavrama, anlama, öğrenme vb. zihni işlemlere yön veren, ölçülebilir fonksiyonellik kapasitesi, “zekâ” olarak; bu kapasitenin işlevselliğinin düşünme boyutunda muhakeme etme, çözüm geliştirme, karar alma, harekete geçme vb. insani tavır ve davranışlara yön veren, geliştirilebilir zihni yeteneği, “akıl” olarak tanımlanabilmektedir.

Yapay Zekâ

İnsana dair zekâ ve akıl kombinasyonunun, kontrol edilebilen elementer malzemelerle yapılan biyotaklit modellemesinin; veri tabanlı, makine ve derin öğrenmeli, sanal dünyadaki dijital program uygulaması olarak tanımlanabilmektedir. İleri algoritma tekniği, çoklu kütüphane veri erişimi, bilgi işlemede yüksek performans özelliği vb. güncellenebilir dijital ileri teknoloji ürünüdür.

İnsan

Bedensel görünümlü, ruhsal içerikli, sosyal özellikli ve mükellefiyet sorumluluğu verilmiş, düşünen bir canlıdır. Kişisel ve toplumsal yaşantının ve yansımalarının, dünyevi ve uhrevi bir karşılığı vardır. Dünya alemi; beden ile ruhun, nefes bağlamında hayat bulduğu, bir sonraki aleme hazırlanma evresidir. Yapılması ve yapılmaması gereken kurallar “net hükümlerle” bildirilmekte; konunun ehemmiyetine binaen de “akletmek / düşünmek” ifadeleri çok defa tekrar edilmektedir.

Teknoloji

Genel anlamda, ihtiyaç duyulan alanlarda kolaylık sağlamak veya riski azaltmak amacıyla kullanıma sunulmuş ürünler, hizmetler olarak ifade edilebilmektedir. Ancak bu ifadeye, 21. yüzyılın güncellenen sözlüğünde eklenen, akıllı / otonom (ev, telefon, saat, şehir, araç vb.) gibi kavramlarla dijital kontrollü, internet erişimli uygulamalar dahil edilmektedir. Böylece teknoloji; belirlenen alanlarda, beşerî ihtiyaç hissettirilerek yapay zekâ türevli olarak kullanıma sunulabilmektedir.

Değerlendirme

Her insan, kendine özgü zekâ kapasitesine ve akli düşünme becerisine sahiptir. Eğitim, çevre, tecrübe vb. kazanımları doğrultusunda, yaşamına yön vermeye çalışmaktadır. Hayat standardı, yaşam kalitesi, insani mükellefiyeti; kişisel kararlarına, çalışmalarına, tutum ve davranışlarına göre şekillenmektedir. Fıtri insan, ahlaki değerleri olan vicdani bir yapıya sahiptir; aklederek / düşünerek, doğru ve yanlışı ayırt edebilmektedir.

Her yapay zekâ programı, konunun uzmanı olan bir ekip tarafından belirlenen bir amaç için yazılmaktadır. Yapay zekanın babası olan G. Hinton; bu teknolojinin insanlık için bir tehdit olabileceği, pişmanlığının ise güvenlik konularına yeterince odaklanmamak olduğu, yönünde açıklamalar yapmaktadır. Zira, dijital otoritenin teknolojik güç göstergesi, beşerin zafiyetini kullanarak, doğal zekayı / aklı pasifize edebilmektedir.

Sonuç

Her insan; dünyadaki varlık sebebini bilmelidir. Dijital teknolojiyi; bağımlısı olmadan, kendi iradesiyle gerekli alanlara gerektiği kadar bağlı kalmayı bilmelidir.

Her devlet; vatandaşının siber güvenliği çerçevesinde, bilinçli dijital okuryazarlığı sağlamalı, ileri teknolojik “milli donanımlı yazılımları” kullanıma sunmalıdır.

Birleşmiş Milletler; insanlığın ekosisteme karşı sorumluluklarını da içeren, teknolojinin etik sınırlarıyla ilgili, uluslararası anlaşmayı “acilen” yürürlüğe koymalıdır.

Bu satırlar; M. TUNCEL, Toplumsal Farkındalık, Nevşehir-2025; çalışmasından yararlanılarak hazırlanmıştır.