BİNDİK BİR ALAMETE, GİDİYORUZ KIYAMETE!
   Korkuyorum.
   Nereye gidiyoruz?
   Küçük çocukların internette ‘fink’ attığı, ev hanımlarının internet bağımlısı haline geldiği, okumanın unutulduğu, komşuluk, arkadaşlık, akrabalık vb. değerlerimizin anlamsızlaştığı, yaşama dair bilinen tüm şeylerin hafife alındığı, büyük, küçük, yaşlı, ihtiyar vb. toplum kesimlerinin birbirine karıştığı, görevlerinin unutulduğu bir topluma doğru gidiyoruz.
   Ne oluyor?
   Mevlana’nın, Yunus’un, Nasrettin Hoca’nın, Hacı Bayram Veli’nin, Fuzuli’nin, Nedim’in, Ak Şemseddin’in vb. gibi Anadolu tarihine yön vermiş, toplumumuza şekil vermiş bu değerlerin hızla tüketildiği bir zamana doğru koşar adım gidiyoruz….
   “İyi ya, toplum bilinçleniyor, toplumun bilinçlenmesi daha iyi değil mi?”
   Hayır! Oturmuş, gelişmiş, bizi biz yapan tüm değerlerimiz çatırdıyor, yıkılıyor, bitiyor, anlamsızlaşıyor… Üreten değil tüketen topluma dönüşüyoruz. 
   Aile kavramı tehlikede…
   Aile kurma, yürütme ve yaşatma hızla dibe vuruyor.
   Aile yoksa toplum da yok demektir. Aile yoksa insan da yok demektir. Aile yoksa bilinen tüm değerler yok demektir. Aile yoksa yaşam da olmayacak, insanlık tarihi sona erecektir.
   “İnanmıyorum!”
   Aile olmadan insanın diğer canlılardan bir farkı da yok demektir. Hatta diğer canlılar toplu yaşama ait tüm bilinenleri aynen devam ettiriyor, onun bozulmasına izin vermiyor. İnsan ise tehlikenin farkında değil, aile olmadan toplumun var olabileceğini sanıyor.   
   “Bunlar birer vehimden ibaret değil mi?”
   Keşke öyle olsa, keşke vehim olsa, keşke yanılıyor olsak. 
   Fakat tehlike uzakta değil, yakınımızda… Bizi tehdit ediyor, bizi yutmak, yok etmek, bitirmek için hazır kıta bekliyor. Toplumsal şiddet, kadına şiddet, çocuğa şiddet, yaşlıya şiddet hızla çoğalıyor. Gün geçmiyor ki bunlardan biri ortaya çıkmamış olsun, bunlardan birinin olmadığı bir gün olsun, yok. Sanki toplumsal bir histerinin içinde debelenip duruyor, üstelik bir kurtarıcıda beklemiyoruz…
   Yaşam S.O.S veriyor… intiharlar artıyor, toplumsal vurdumduymazlık yayılıyor, komşu hakkı, kul hakkı vb. artık  tanınmaz halde…. 
   Yarabbi sen büyüksün, kerimsin, rahman ve rahimsin…
   Bu durumdan kurtulmamız için güç ver, basiret ver, iman ver.
   Bize yardım et…
   Bize çalışma azmi ver, bizi hak yoldan ayırma…
   İslam’ın ‘son kalesini’ koru, düşmesine izin verme Yarabbi!