NEVŞEHİR(MHA) 52.Ulusal 26. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinliklerinde yine Alevi Bektaşi Camiasının beklentileri Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanhakoğlu tarafından dillendirilecek.

Selmanpakoğlu geçtiğimiz yıl ki konuşmasında da alevi Bektaşi camiasının yurt genelindeki taleplerini dile getirmiş ve ; “Türkiye’nin dörtbir tarafından ve yurt dışından gelen siz değerli konuklarla barış adına, dostluk, sevgi, hoşgörü adına birlik ve beraberlikte bulunmak bizleri mutlu etmektedir. Hacı Bektaş Veli batının en karanlık günleri yaşadığı dönemde buradan aydınlanma meşalesini yakmış kendisinden 300 yıl sonra gelen rönesanscıları da  aydınlatmıştır. Hacı Bektaş Veli Tanrıya  inanma’nın Hazreti peygamberin ve Hazreti Ali’nin yolundan gitmenin en önemli olmazsa olmazı ve ölçütünün adalet olduğunu ortaya koymuştur. Taraflı davranışların hüküm sürdüğü çıkarcıların vurguncuların egemen olduğu  Tanrının adını kullanarak din  istismarcılığının yapıldığı ve toplumun bölündüğü, insanların ötekileştirildiği duruma düşmemek  için Hacı Bektaş Veliyi okumak ve anlamak önemlidir. “Yetmiş iki milleti hoş gör, düşmanının dahi insan olduğunu unutma, incinsen de incitme, eline diline, beline sahip ol”  derken sevgiyi, hoşgörüyü, dostluğu, bağışlayıcılığı, barışı, paylaşmayı, yardımlaşmayı, eşitliği, cömertliği, sömürüye karşı koymayı ötekileştirmemeyi öne çıkartmış merkeze insanı koymuştur. Erdemli olmanın esaslarını öğretmiştir. Aydınlanmacılığının diğer iki unsuru ise Bilim ve Aklı’nın kullanılmasıdır. Evrende her şeyin değişim halinde olduğunu görmüş<<İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır diyerek bilim ve aklı kullanarak değişimin gelişim sağlamasının önemini her fırsatta dile getirmiştir. Bireyler, toplumlar ve uluslar onun Akıl- Bilim ve Adalet’e dayanan aydınlanmacılığını anlayıp benimseyip uygulayabilselerdi terör diye bir şey olmaz bugün yanı başımızda Irak’ta, Suriye’de, Filistin’de kan ve göz yaşı dökülmezdi, yurdumuz için  tehdit olasılıkları söz konusu olmazdı, barış ve dostluk  tüm dünyada hüküm sürerdi. Hacıbektaş Veli’nin  aslanla ceylanı bir arada dostça yaşatma anlayışı ile ulu önderimiz Atatürk’ün uygulamalarında ve söyleminde olan <> anlayışının tüm uluslarca benimsenmesi dileğimizdir. Moğul baskısı ile darmadağın olan Anadolu Selçuklu Devleti yıkılmıştı. Anadolu da Türk beyliklerini birleştiren onların tekrar derlenip toparlanmasına ön ayak olan “bir olalım iri olalım diri olalım özdeyişi ” ile önemli katkı sağlayan çalışmalar yapan Hacı Bektaş Veli Anadolu’nun bir bütün olarak kardeşçe yaşamanın hüküm sürdüğü topraklar olduğunu göstermiştir. Her yıl olduğu gibi bu kürsüden yaptığım konuşmada Alevi Bektaşilerin sorunlarını ve önerilerini dile getirdim. İnanç önderleri ve dernek, vakıf, federasyon temsilcileri ile yaptığımız değerlendirme toplantısında öne çıkan konuları da dikkate alarak üzerinde durduğum hususlar özet olarak şöyledir;

1-    Alevi açılımı adıyla hükümetin yaptığı toplantı ve çalıştaylar Demokrasinin eşitlik , laiklik ve insan hakları ile ilgili olmazsa olmaz ilkeleri bakımından yeterli bulunmadığından olumsuzlukla sonuçlanmıştır. Bakış açısındaki bu olumsuzluklar giderilmelidir, açılım gerçekçi ve inandırıcı olmalıdır.

2-    Alevi ve Bektaşiliğin İslam’ın Anadolu Türkmen yorumu olduğu göz ardı edilmekte  cem evlerinin ibadet yeri olarak tanınması bir türlü kabul görmemektedir. Cami ne kadar kutsalsa, cem evi de,kilise de sinegokta o kadar kutsaldır. Merkeze insan alınmalıdır. İnançsız olanlar  bile sorgulanmamalı kimse kimseyi ötekileştirmemelidir. Tüm insanlar birbirine saygılı, kardeşçe mutlu yaşamalıdır.

3-    1930 yılında şehir okullarından 1933 yılında da köy okullarından zorunlu din dersleri kaldırılmıştı. 1980’ de tekrar konuldu. Zorunlu din derslerinin kaldırılmasını yada bu aşamada seçmeli hale getirilmesi.

4-    Diyanet işleri Başkanlığı; sünni anlayışın fetva kurumu olmaktan çıkartılmalıdır. Tüm inançlara Atatürk döneminde olduğu gibi eşit mesafede olmalı kuruluş amaçlarına uygun hizmet vererek inançların birinin diğerine baskı unsuru kurmasını önlemelidir.

5-    Gecikmiş adalet, adaletsizliğin kılıfı olmaktan çıkartılmalı Madımak katillerinin zaman aşımı ile cezasız kalması gibi yollara gidilmemeli yeniden  yargılama yapılmalıdır.

6-    Madımak insanlık müzesi haline getirilmeli ortaçağ karanlığı, anlayışı müzelerle de tarihe gömülmelidir.

7-    Alevi Bektaşi köylerine ve yerleşim yerlerine, cami yaptırma projesinden tamamen vazgeçilmeli devlet yardımı ve desteğinde ihtiyaçlar öne çıkartılmalı ayrımcılık yapılmamalı hizmet inanca ve siyasete bağlı olmadan verilmelidir.

8-    Tekke ve zaviyeleri kaldıran devrim yasasının korunması laiklik için önemlidir. Bu konuda dikkatli olunmalıdır.

Sonuç olarak birlik beraberlik içinde yurtta barış Dünya da barışın sağlanılması ve korunması için Hacı Bektaş Velinin öğretileri dikkate alınmalıdır. Atatürk’e kulak verilmelidir.

Bilim Yoksa Akıl Neye Yarar, Akıl Yoksa Adalet Neye Yarar, Adalet Yoksa Sevgi Neye Yarar” açıklamalarında bulunmuştu.