Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı Bayram Bozal, "Önümüzdeki süreçte dışa bağımlı olmayan bir savunma sektörü için elimizden geleni yapacağız. Zaten Başbakanımız da 'yerli uçak, yerli tank' diyor. Biz de destekliyoruz" dedi.
Bozal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk Harb-İş Sendikası'nın Milli Savunma Bakanlığına bağlı doğrudan işletilen iş yerlerinde örgütlü bir sendika olduğunu belirterek, irili ufaklı 400 iş yerinde 21 bin 854 üyelerinin olduğunu ifade etti.

Sendikacılıktaki gelişmeler ve iş sağlığı yasası ile ilgili üyeleri bilgilendirdiklerini belirten Bozal, "Sendikamızda 10 kişinin çalıştığı iş yeri olduğu gibi 2 bin kişinin çalıştığı iş yerlerimiz de var. Şu anda üye sayımız 21 bin 854. Geçmişte daha fazlaydık ama araştırmadan yazan çizenlerin sayesinde 'işçi maliyetleri yüksek yüksek' diye diye her tarafta olduğu gibi bize yüzde 50 eridik" diye konuştu.

"Arkadaşlarımız Başbakanımızı mahcup etmeyecek"

Üyelerinin çalışma alanlarının Milli savunma Bakanlığına bağlı işletmeler olduğunu ve buralarda çok önemli işlere imza attıklarını dile getiren Bozal, "Savunma sanayi alanında, ülkemizin dışa bağımlı olduğu alanda arkadaşlarımız özverili çalışmalar yaparak, ülkemizi dışa bağımlılıktan kurtarmak için gayret gösteriyorlar" dedi.

Sendikalarının hizmet verdiği 50 yıldan bu yana savunma sanayinde dışarıdan alınan araç gereç sayısının yerli üretim sayesinde aşağıya çekildiğini, bunda da üyelerinin büyük payının olduğunu savunan Bozal, şöyle devam etti:

"Yerli üretimle bu açığı kapatmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki süreçte dışa bağımlı olmayan bir savunma sektörü için elimizden geleni yapacağız. Zaten Başbakanımız da 'yerli uçak, yerli tank' diyor. Biz de destekliyoruz, bu işin mutfağı da Milli Savunma Bakanlığına bağlı iş yerlerinde çalışan arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlarımız Başbakanımızı mahcup etmeyecek o projelerin tamamına imza atacak kabiliyetteler, bilgi birikimleri var. Yani yerli uçak olsun, yerli tank olsun, yerli helikopter olsun o bilgi birikimi bizde var çünkü 50 yıllık geçmişimiz var."

"IMF'ye borç bittiyse bizim de katkımız var"

İşçiye para olarak değil üreten işgücü olarak bakılmasını istediklerini ifade eden Bozal, son düzenlemelerle İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'na sahip olduklarını, önceden bu anlamda bağımsız bir yasalarının olmadığını kaydetti.

Taşeron işçi sorununa da çözüm bulunması gerektiğini, bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının çalışmalarını desteklediklerini anlatan Bozal, şöyle konuştu.

"Yani bugün çadırda yanan biziz, barajın gölünde boğularak ölen biziz. Dolayısıyla bizim parasal olarak öne çıkmamızdan öte bu ülkeye ne kadar katkı sağlıyoruz bunların değerlendirilmesi lazım. Bugün IMF'ye borç bittiyse herhalde yüzde 5'dir ya da yüzde 20'dir bizim de katkımız var. Taşeron sektörü kuralsız çalışmanın sonuna kadar uygulandığı bir alan. İzin hak edemiyorlar, kıdem tazminatı hak edemiyorlar. Üstüne üstlük bir de çalışma saatleri çok fazla. Bu konuda Çalışma Bakanımızın çalışmaları var. Bu nedenle taşeron işçi sorununun çözüleceğine inanıyorum. Sendikaların da 'o olmaz, bu olmaz' değil, mantıklı bir yaklaşımla Bakanımızı desteklemeleri lazım."