Nevşehir Valisi Mehmet Ceylan, AK Parti Nevşehir İl Başkanı Av.Kazım Sunar, AK Parti Nevşehir merkez ilçe Başkanı Salih Açıkgöz, AK Parti Nevşehir Milletvekili Ebubekir Gizligider, AK Parti Nevşehir Milletvekili Murat Göktürk, CHP Nevşehir il Başkanı Av.Ahmet Göktaş, MHP İl Başkanı Göksel Taşçı,MHP Nevşehir Merkez İlçe Başkanı Av.Burak Kalfaoğlu,Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Filiz Kılıç, Kardelen Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Yücel Menekşe, NTSO Başkanı Arif Parmaksız, NTSO Meclis Başkanı Seyit İnce, NTB Başkanı İbrahim Salaş, Nevşehir Sosyal Güvenlik İl Müdürü Mehmet Ali Yıkarbaba, Avanos Belediye Başkanı Dr.Mustafa Körükcü, Ürgüp Belediye Başkanı Fahri Yıldız, Göreme Belediye Başkanı Nuri Cingil, NESİAD Başkanı İlhan Kahraman...
Ve isimlerini sayamadığımız unuttuğumuz bizleri emaillerle telefonlarla arayıp günümüzü kutlayan herkese bir kez daha teşekkür ediyoruz.

Sansürün kaldırılması ve basın bayramı tarihçesi ve genel bilgi verelim istedik...
Bugün 24 Temmuz 1908. Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı.
1908’in yaz ayları 2. Abdülhamit için zor geçiyordu.. Selanik’ten yayılan İttihatçı isyanını ne Şemsi Paşa bastırabilmişti ne Müşir Osman Paşa. Binbaşı Enver Bey ve adamları dağlardaydı..
       Ayaklanmanın 40. gününde Abdülhamit geri adım attı.. Bir başka açıdan da ileriye doğru atılmış bir adımdı bu: 24 Temmuz 1908’de 2. Meşrutiyet ilan edildi.
       Osmanlı Matbuat Cemiyeti adıyla örgütlenmiş gazetecilerin büyük bölümü meşrutiyeti sevinçle karşıladılar. Sansürün karşısına dikilebileceklerdi artık. 1876’dan kalma sansür kararnamesini uygulatmayacaklardı. Yani sansür memurları yayından önce gazeteleri kontrol edemeyecekti..
       Meşrutiyetin ilan edildiği günün gecesinde İKdam gazetesinin sahibi Ahmet Cevdet ile Sabah Gazetesi sahibi Mihran Efendiler, gazete provalarını görmek için gelen sansür memurlarını aynı sözlerle geri çevirdiler: gazeteler hürdür, sansür yasaktır.
       25 Temmuz 1908 sabahı dağıtılan gazeteler farklıydı artık. Uzun yılların ardından ilk kez sansür memurlarının değil gazetecilerin tercihlerine göre basılmışlardı. Özgürce yayımlanan gazetelere halkın ilgisi de büyük oldu. Bazı gazeteler satışlarını 2 binlerden 5 binler düzeyine çıkardı. Fiyatı 10 kuruş olan İkdam karaborsada yarım liraya ktadar alıcı bulabildi. Bir ay içinde 200 yeni gazete için yayın hakkı alındı.
       24 Temmuz bir anlamda gerçek gazeteciliğin patlama yaptığı gündü. Bu nedenle 24 Temmuz Cumhuriyet Dönemi’nde Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı olarak ilan edildi. Daha sonra kutlamalar “geleneksel gazeteciler günü” adı altında yapılmaya başlandı.
       Türkiye’deki basın kuruluşları zaman zaman 24 Temmuz 1908 öncesini hatırlatan dönemlerden geçtiler ama 24 Temmuz simge olarak önemini hiç kaybetmedi.