Bir milletin tarih boyunca yaşadıklarını kronolojik olarak sıralamak ve bunların yaşamın içinde hatırlanarak millet olma şuurumuza katkıda bulunması en önemli unsurlardan biridir. Bu hatırlatmanın sadece kronolojik sıralanması yeterli değildir onun için senkronoloji muhakkak öğretilmelidir. Türk Milletinin yaşadıklarından ister hüzün ister sevinç olsun birliğine, bütünlüğüne katkı sağlaması en büyük dileğimiz. Yaşanılanların, yüzeysel değil derinlemesine bakılması, sloganik olmasından bireyleri kurtarması gerekir, derinlemesine bakış bu milletin kurtuluşuna vesile olacaktır.
Yaşadıklarımız kimine hüzün kimine sevinç veriyor ise bir bütün sevinip üzülmüyorsak düşünmemiz gerekir;
1 Mayıs İşçi Bayramı; işçilerin insanca yaşama talepleri, bizde 34 canın ölmesi olarak hatırlanıyor, işçi haklarını konuşan yok, milletimizin bir bütün hareket etmesine vurulan en büyük darbe…
3 Mayıs Türkçülük Bayramı; Türkiye’nin bağımsızlığı için mücadele edenlerin hapishanelere atılması ve TURANCILIK ve TÜRKÇÜLÜK davası ile yargılanması, bu milletin başka bir adımı var, milletimizin bir bütün hareket etmesine vurulan en büyük darbe….
5 Mayıs Türkiye Büyük Millet Meclisi ilk toplantısı, artık bir devletimiz var……….
6 Mayıs Deniz Geçmiş ve arkadaşları idam edildi, bunlar bizim insanımız değil mi….
6 Mayıs Hıdırellez, müjde…………
10 Mayıs Cezzar Ahmet Paşa'nın, Akka'da, Napolyon'a karşı zaferi, biz devletiz……..
11 Mayıs Reyhanlıda patlama, can bizim can……..
13 Mayıs SOMA, sözün bittiği yer……….
13 Mayıs Türk Dil Bayramı Karamanoğlu Mehmet Bey’in; “Bugünden sonra divanda, dergahta, mecliste ve meydanda Türkçe’den başka dil kullanılmayacaktır.” Fermanının yayımlanması (1277), ya şimdi TÜRKÇE’miz ne halde………..
13 Mayıs Seddülbahir Savaşı, yok edilmeye çalışılan bir milletin ayağa kalktığı yer………
14 Mayıs Mektebi Şahane-i Tıbbiye'nin açılması (1839) yapabiliriz……..
14 Mayıs Türkiye'de ilk demokratik seçimlerin yapılması (1950),demokrasi ivme kazanacak…….
15 Mayıs İzmir'in işgali (1919), işgalde ne yaptılar bu millete……
16 Mayıs Atatürk ilk kıvılcım için yola çıktı…
19 Mayıs Bağımsızlığın ilk adımı…….
22 Mayıs Nene Hatun Öldü, büyük şahsiyet……
25 Mayıs Necip Fazıl KISAKÜREK öldü, fırtınalı hayat……
27 Mayıs Gün Sazak ve niceleri BAYRAK, DEVLET, MİLLET için şehit edildi
27 Mayıs Demokrasiye ara verildi, milletimizin bir bütün hareket etmesine vurulan en büyük darbe….
29 Mayıs İstanbul’un Fethi, tarihin akışı değişti
31 Mayıs Mavi Marmara, can bizim can, uluslar arası sularda devlet terörü……
Beklide yazacak daha çok isim ve olay var önemli olan bunları tek tek yazmak değil önemli olan bize yaşatılanları anlamak ve anlatabilmek, Adnan Menderes, Gün Sazak bizim insanımız değil mi? Taksim’de üzerlerine nereden geldiği bilinmeyen kurşunlarla yere yığılanlar bizim insanımız değil mi? Soma’da Reyhanlı’da bedenlerini toprağa bırakanlar bizim insanımız değil mi? İstanbul’u fetheden, Erzurum’da Nene Hatun, Kastamonu’da Şerife Bacı bizim insanımız değil mi? 1960’da 1971’de 1980’de idam edilenler bizim insanımız değil mi?
Yıllardır askerimiz, polisimiz, öğretmenimiz görevleri başında şehit ediliyor bunlar bizim insanımız değil mi?
Mavi Marmara’da şehit edilenler bizim insanımız değil mi?
Dinimiz, Devletimiz, Bayrağımız, Vatanımız, Milli ve Manevi değerlerimiz bizi biz yapan değerlerimizde velhasılı, ACIDA BULUŞAMIYORSAK, MUTLU ANLARDA BİR ARAYA GELEMİYORSAK NASIL VAR OLACAĞIZ?
Saygılarımla Yrd. Doç.Dr. Özden Taşğın
