Ünverle 2, 5 Saat ne Görüştüm? (1)

 Bir gazetecinin sorması gereken her şeyi sordum... Başkan Ünver de her şeye ama her şeye açıkça yanıt verdi.
Bir kısmını şimdilik bende kalması için yanıtladı, önemlice bir kısmına eğip bükmeden yanıt verdi, bazılarını da benimle mezara gidecek sır olarak paylaştı.

Evet, Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, suskunluğunu benimle yaptığı görüşmede bozdu ve hemen her soruya yanıt verdi.

Söyledikleri öylesine önemli şeyler var ki ve kimsenin bilmediği ya da duymadığı öyle konular ve “geçmişten günümüze” olan bitenler var ki, bunları yazınca kim nasıl yanıt verecek şimdiden merak etmeye başladım bile…

Ama son dönemde ve içinde bulunduğumuz sürecin hassasiyeti bakımından öncelikle Rıdvan Köybaşı ve KÖYBAŞI ailesi için ne söylediğini merak ediyorsanız onu hemen açıklayayım.

Zira bir zamanlar kader birliği ettiği ve bu memleket için birlikte uğraş ve emek verdikleri Rıdvan Köybaşı şimdi, Ünver’in oturduğu koltuğa aday adayı olarak talip oldu.  Öyle olunca bu konuda, Ünver-Köybaşı ikilisine ilişkin çok değişik ve farklı değerlendirmeler, doğru yanlış kamuoyunda konuşuluyor.

Hiç eğip bükmeden net olarak sordum Ünver’e, “Köybaşı ile aynı koltuk için mücadele ediyorsunuz, oysa bir dönem de, Nevşehir için birlikte her manada mücadele vermiştiniz. Şimdi sizin Hasan Ünver olarak rakibiniz olan Rıdvan Köybaşı için değişik sözler söylediğiniz sarf ediliyor. Nedir işin aslı? Köybaşı’na kızıyor musunuz aday olduğu vs. için ve onun hakkında kapalı kapılar ardında neler söylüyorsunuz, yoksa bu anlatılanlar nerden çıkıyor. Onların da sizin hakkınızda değişik iddialarla ortalarda konuştukları yönünde sözler var... Nedir işin aslı siz Rıdvan Köybaşı’na ne dediniz bu süreçte?”

Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, Rıdvan Köybaşı ile ilgili yazılmamak üzere çok şeyler söyledi ve anlattı. İnanın hepsi geçmişte birlikte bu memleket için verdikleri mücadeleler ile ilgili, bana tek bir kelime olumsuz bir şey söylemedi.

Ha Ünver bu söyler mi bana tabi ki söylemez derseniz de ben de “Ünver bu eğer kafası attıysa söyler hem de dibine kadar söyler” derim. Çünkü vakti zamanında yaptı bu tür benzeri açıklamaları başka kişiler için.

Peki, Ünver, Rıdvan Köybaşı ve Köybaşı ailesi için ne söyledi. İşte söyledikleri:

“Bana kimse Köybaşı ailesinin hiçbir ferdi için kötü bir söz söyletemez, bana o aileden bir kişi için bile kötü dedirtemezsiniz. Biz Rıdvan Köybaşı ile geçmişte uzunca bir süre bu memleketin hayrına işler için çok önemli mücadeleler verdik ve kader birliği yaptık”

“Bana kimse, kader birliği yaptığım arkadaşım için ne bugün ne başka zaman kötü bir söz söyletemez, söylemem de. Söyledi diyen varsa yalan söylüyordur. Çünkü bu benim hem insanlık açısından hem de genel manada fıtratımda yok. Yapmam bunu. Bu kişi ile yıllar öncesinde verdiğimiz kader birliği mücadelesinin bende bir anlamı ve bıraktığı olumlu izleri var”

“Bana ne Rıdvan Bey için ne de Köybaşı ailesinin herhangi bir ferdi için kötü söz söyletemezsiniz, aleyhte bir tavır içinde olmam, olamam. Bu kadar arkadaşlık ve kader birliği yaptığım kişi için ve tüm sülalesi için hiçbir zaman kötü tek bir söz söylemedim, söylemem, kullanmam. Ve bakın bir adım daha ileri gideyim, söyleyen olursa da buna izin vermem, söyletmem”

“Bu konuda söyleyeceğim çok açık ve net budur. Aksi sözlerin tamamı laf-ı güzaf ve ham hayaldir. Zira beni, doğrudan benim söylediğim bağlar ve benim asla dedi ki, demiş kilerle yani dedikodularla işim olmaz”

Evet, belli ki, Hasan Ünver bir zamanlar dediği gibi “kader birliği” yaptığı arkadaşı için “aracı kurumlar” yani getir götür işlerine bakanlar Ünver’i bir şeylere zorlamışlar ama Ünver “söylemedim söylemem de” diyor.

Peki, bu getir götür işleriyle “siyaseten varlıklarını sürdürmeye çabalayanlar” buna kani olmuşlar mıdır?

Hayır, eminim ki, Ünver’in söylemediklerini söyledi diye veya Köybaşı’nın söylemediklerini söyledi diye karşılıklı “getir-götür” yapmışlardır.

Kendilerince servis etmişlerdir. Lakin Hasan Ünver diyor ki, “ben buna alet olmam ve kötü tek bir söz söylemedim, söylemem”

Çok açık ve net değil mi?

Peki, başka neler söyledi Hasan Ünver?

Aklınıza gelen her konuda her şeyi konuştuk, bugün bununla başladık yarından itibaren yazı dizisi olarak devam edecek.

Bakalım kimin hissesine ne düşecek!


Ünver “ İftiracılardan hesap soracağım. 100’er milyarlık dava açıyorum”

Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver’le görüştüklerime ilişkin bu ikinci yazım. Bu sohbet sırasında gördüm ki, Ünver’in kafasında adaylık yarışıyla ilgili tek bir mim yok. Aday olarak ipi göğüslemek istemiyor mu, elbette istiyor ama onu şu inanışla açıklıyor :

“İftiracılardan çatır çatır hesap soracağım.Ben ucuz ve basit ayak oyunlarıyla iş yapmıyorum.  Hırsım aklımın önüne hiç geçmedi, hizmet etmekten hırs yapmaya  fırsat bulamadım. Bir de biz, kadere ve  kazaya iman eden insanlarız. Allah isterse tüm dünya da karşı çıksa, ipi göğüslemenize  engel olamaz Allah istemiyorsa da, tüm dünya istese yine olmaz. Ömrünü siyasete adayıp muhtar bile seçilemeyen adam yok mu hayatta. “

Bu sözlerin ardından Ünver’e şu  benzinlikten  mal almadan naylon fatura karşılığı para alma işini soruyorum, İşte Ünver’in cevabı :

“Bizi helal yollarla alt edemeyeceklerini anlayanlar, şerefsizlikle ahlaksızlıkla alt etmeye çabalıyorlar, ama onda da Allahın izniyle muaffak olamazlar inşallah. Ben  onların iddialarının  her biri için yüzer milyarlık tazminat davası açıyorum. Mahkemeye de veriyorum. Çünkü niye, çok düzgün siyaset yapıyorum, çok düzgün işlere imza atıyoruz. Çok düzgün bir belediyecilik yapıyoruz. Bugüne kadar gelen bütün Sayıştay müfettişleri, denetçileri, hepsi teşekkür ederek gittiler, geçmişte  defalarca şikayet edildiğimi biliyorsunuz, hakkımda yapılmadık dedikodu kalmadı. Ama şükürler olsun ki, ben daha bir kez hakim karşısına çıkmadım, keşke çıksaydım çünkü ben hesap vermeyi göze alarak gelmişim buraya. Ama insanlar incelemişler bakmışlar ki gülüp geçmişler işte biz bu şekilde belediyecilik yapıyoruz. Onun için hakkımdaki bütün iftiraların hesabını soracağım çatır çatır…Eğer hesap veremeyecek olsaydım, o maili ben atamazdım onlara,  bu fatura iftirasını atanlara mail attım ve çok ağır sözler yazdım. Mahkemede hesabını da soracağım zaten.Benden bu iddiaya karşılık belge istiyorlarmış, belge gönderecekmişim onlara, olmayan bir olayın belgesini nasıl gönderecektim onlara, bunu da anlamış değilim. Yapılmamış bir alışverişin, nasıl bir belgesi olurdu çok merak ediyorum. Ama yasalar huzurunda hepsi bunların birer birer hesabını verecek.  Bazı iftira atanlar da hesap verecek açık söylüyorum. Ama her şeyin yeri ve zamanı var.   Ben isim vermeden konuşuyorum. Herkes kendini bilir, yaptıklarını bilir , attığı iftiraları bilir. Ben onurumla, haysiyetimle, şerefimle ve namusumla bu görevi  yapıyor bu bayrağı taşıyorum , bu bayrağı yere düşürmeden taşımak için çalıyorum. Böyle ucuz ayak oyunlarıyla, ucuz polemiklerle, basit hesaplarla iş yapmıyorum , ben Nevsehir’in kaynağının kendisine yeteceğini gösterdim.  Bir  belediye başkanının, milletvekilleriyle nasıl uyum içinde çalışacağını gösterdim. “

İşte, Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver ile yaptığım görüşmede, kendisiyle ilgili ortaya atılan iddialara ilişkin söyledikeri böyleydi. Bundan sonrasını anladığım kadarıyla mahkemeler  paklayacak.

Bir sonraki yazımda, Ünver’in Nevşehir için bugüne kadar yaptıklarından kısaca bahsettikten sonra, bundan sonrası için  ilk defa açıkladığı “çılgın” projeler konusundaki sözlerini yazacağım.

 


Röportaj:İlter SAĞIRSOY