ŞEKER PANCARI

Tarım Bilgisi dersi…

Nevşehir Muhtelif Gayeli ( MGO ) Ortaokul 1959-60 Ders yılı.

Ortaokullara öğretmen yetiştiren Eğitim Enstitüsü sayısı çok az o zamanlar:

Ankara Gazi, İstanbul Çapa, İzmir Buca,

Balıkesir Necatibey ve Erzurum…

Mezunlar koca Türkiye’ye dağılıyor. Bakanlık ( Maarif Vekaleti ) yeterli sayıda atama yapamıyor. Çünkü , öğretmen az. Elbet ortaokul, öğretmen okulu, lise sayısı da artıyor bu arada. Eğitim enstitülerini bitirenler genelde Ege ve Marmara bölgelerindeki okullarda görevlendiriliyorlar.

 

MGO  müdürlüğü ne yapsın? Yeterince öğretmen yok ki.

Tabiat Bilgisi, Ticaret Bilgisi, Resim-iş gibi dersleri ilkokul öğretmenleri veriyor.

Kim, hangi dersi verebilir ? Uzmanlığı var mı?

Kendini yetiştirmiş mi;

derse hazırlıklı mı giriyor; kitap,makale okuyor mu?

Günlük gazeteleri izliyor mu bari !

Bunların hiç önemi yok.

Ders boş geçmesin de.

 

Esat Taş, 30 yaşlarında bir öğretmen.

O veriyor Tarım Bilgisi dersini.

Endüstri bitkisi olarak şeker pancarı ele alınıyor.

Yetişme koşulları, hangi toprağı sever, hangi iklim koşulları uygundur; sulanması, hasadı, değerlendirilmesi…

 

Esat Taş’ın şehirli çocuklara ilgisi, sevgisi çok.

Amma, köy çocuklarına çok sert davranıyor;

kırıcı sözler söylüyor.

“ Gidin köyünüze tarlada bel belleyin!  

Sen ağa,ben ağa ; davarları kim sağa” diyor.

 

Bir öğrenci, bilmiş bilmiş soruyor.Yüzünde tuhaf bir sırıtış.

“ Hocam ! Şeker pancarı kırmızı olduğu halde,

            çaya attığımız şeker niye beyaz acaba? “

 

Esat Taş, bilmiş bilmiş yanıt veriyor.Ciddii…

“ Fabrikada, onun rengini alacak kimyevi maddeler kullanılıyor.

Ya değilse, şekerimiz de kırmızı olurdu.”

Gülüşüyor Nevşehirli arkadaşlar.

Öğretmen sanki nükteli söz söylemiş gibi.

Kızılcin köyünden Alaaddin Sırakaya, parmak kaldırıyor.

Ayağa kalkıp konuşuyor:

“ Hocam, şeker pancarı ak olur.

            Kırmızı pancara biz eşek pancarı deriz.”

Esat Bey kızarıyor. Bozuntuya vermek de istemiyor.

Dehşet sinirli.

“ Otur lan yerine!  Eşşek herif. Ukalalık yapma !  “

 O yıl, daha pancarları birbirinden ayıramayan Nevşehirli öğrenciler iyi notlarla Tarım Bilgisi dersinden geçerken, Alaaddin ve bazı köylü çocuklar bütünleme sınavına kalıyorlar.