Bu ülkeyi kaosa sürüklemeye ve sokak darbesi yapmaya çalışan; dış ve iç mihrakların oyuncağı olanlar bilesiniz ki bunu başaramayacaksınız.
Ayıptır, yazıktır, bu ne iz'ansızlıktır. Kaostan medet umanlar,acılardan, krizden nemalanmak isteyenler; krizi ve kaosu hoş görenler, destekleyenler bilesiniz ki bu gemiyi batırmanıza müsaade edilmeyecektir.
Bu eylemlerde malum örgütlerin önüne geçip; halkı kışkırtan cibiliyetsizleri bu millet bilesiniz ki unutmayacaktır.
Avucunu ovuşturarak sevinç naraları atanlar; bu ülkenin birlik ve kardeşliğine kastedenler bilesiniz ki avuçlarınızı yalayın...
Ey milletim yarın sokaklar karıştığında, ateş kasıp kavurduğunda, Türkiye’nin istikrarı, ekonomisi dibe vurduğunda bundan kimler kazançlı çıkacak? Avuçlarını ovuşturanların; sen/ben ağlarken, sefalet çekerken sevinç naraları atacaklarını adımız gibi biliyoruz.
Sosyolojik ve politik tahlillerle hak arama mücadelesi olarak sunulan eylemlerin sözde devrim girişiminin provası olduğunu adımız gibi biliyoruz.
Bu memlekete bir çivi çakmadığınızı, çakmak niyetinde olmadığınızı; millet ve memleketin bugünü ve yarını, refah ve mutluluğu için hiçbir kaygı taşımadığınızı bilmediğimizi zannediyorsanız bilesiniz ki çok ama çok yanılıyorsunuz. Bu milletin binlerce yıllık şanlı tarihi size en büyük ders olsun.
Bilesiniz ki biz buradayız, yanı başınızdayız. Zannetmeyiniz ki korkuyor ve çekiniyoruz. Sadece gerçek aktörler, iç ve dış mihraklar iyice açığa çıksın diye bekliyoruz.
Bu millet bugüne kadar hiç kimseye kul ve köle olmamıştır; bundan sonra da olmayacaktır. Bir avuç azınlık çoğunluğa tahakküm edemeyecek, hevesleri kursaklarında kalacaktır. Muktedir olamayacaklar.
Bu memleketi, ne yaptığını ve neye hizmet ettiğini bilmeyenlere bırakacağımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz.
Bu iş çok; ama çok uzadı. Artık şov bitmiştir. Bilesiniz ki sabır taşmak üzeredir.
