Azametle içeri girdi
   Kendisine yöneltilen ve yanıldığını, hata yaptığını ima eden soruya;
   ‘Ben çürük tahtaya mıh çakmam’ diyerek cevap verdi
    Sonra da devam etti;
   ‘Siz, hiç benim çürük tahtaya mıh çaktığımı gördünüz mü?’ diyerek yanılmadığını, asla yanılmayacağını, hata yapmasının imkânsız olduğunu ima ediyor, ima etmeyi bırakın direkt söylüyordu.
   Arkadaşlarının, ‘büyük lokma ye, büyük söz söyleme’ dediklerini duymadı ya da duymamayı tercih etti.
   Artık kutu açılmıştı
   Durmadan söyleniyor 
   Tahta, mıh, çivi, çakmak ve çürük tahta ile ilgili sözleri arka arkaya sıralıyor 
   Kendinden başka kimsenin söylediklerini duymuyor, duymak istemiyor, kendinin ne kadar sağlamcı, hata yapmayan, bırakın hatayı, hatanın yanından bile geçmeyen o müthiş özelliklerini sıraladıkça sıralıyor, yorulmuyor, bu sözler ona güç veriyor, gözleri hafif kızgınlıkla parladıkça parlıyordu.
   O, hata yapmazdı
   O, yanlış yapmayı bırakın, yanlış yapmaya bile yaklaşmaz, her şeyi doğru yapardı.
   Özgüveni yukarlarda geziyordu
   Mütevazı olmak, büyük konuşmamak, hayatı akışına bırakmak, ortada bir yaşam sürmek onun lügatinde yoktu. 
   Konuştu, konuştu
   Kendinin ne kadar temkinli ve yanılmaz olduğunu söyleyen nice örnekleri arka arkaya sıraladı. Bir dinledi, on söyledi ve amacına ulaşanların duyduğu rahatlıkla oradan ayrıldı.
   Arabasına bindi
   10-15 dakika sonra arabasını uygun gördüğü bir yere park etti.
   Küçük bir işi vardı, onu yapıp dönecek sonra da eve gidecek, günü tamamlayacaktı. Bu düşüncelerle oradan ayrıldı.
   Az sonra geldi
   Arabasını çalıştırdı
   Tam kalkmak üzere iken yanındaki arabanın hareket ettiğini arka arkaya kendisine doğru geldiğini gördü, korna çaldı fakat arabayı kullanan duymadı, araba geldi, arabasının sağ çamurlukla ön kapının ortasına vurdu.
   Hasar büyüktü
   Hem kapı, hem de sağ ön çamurluk ezilmişti, kızgın ve hüsrana uğramış bir şekilde arabadan indi…  
   Başı dönüyor, dünya dönüyor, sevgili arabası darbe almış, her şey yıkılıp gidiyor, hayat anlamsızlaşıyor, gözleri kararıyordu.
   O, çürük tahtaya mıh çakmamıştı
   Fakat bir çürük tahta gelip arabasına vurmuştu
   Sağlamcılığı ve temkinli olması yetmemiş, durumu kurtaramamıştı
   Gene konuştu
   Haklı olduğunu iddia etti
   Fakat iş işten geçmiş
   Gözü gibi koruduğu arabasına bir çürük tahta mıh çakmıştı…