Nevşehir il genelindeki bir çok alanda görülen ökse otu kayısı, badem, elma, armut, ceviz, erik, olmak üzere ağaçlara zarar veriyor.

Nevşehir'de ağaçları bekleyen büyük tehlike...

Nevşehir'in merkez ilçeye bağlı Kaymaklı kasabasında yaşayan çevre dostu Bilal Kanbur, Kaymaklı kasabasında ağaçlar üzerinde yaşayan ökseotunu fotoğrafladı. Görüntüler ökseotunun ağaçlara verdiği zararı gözler önüne serdi.

Bilal Kanbur FİB Haber Merkezine yaptığı açıklamada; "Kaymaklı kasabamızdaki meyve ağaçlarının %80'ni ökse otu ile kaplamış durumda. Özellikle kayısı, badem, elma, armut gibi meyve ağaçlarında görülen ökseotu, verimi düşürdüğü gibi çok sayıda ağacın da kurumasına neden olmaktadır. Bu konuda acilen çözüm üretilmesini bekliyoruz" dedi.

Acilen Ökse Otu ile Mücadele Şart!

Bilal Kanbur, "Üzerinde yaşadığı ağacın öz suyundan beslenerek önce bulunduğu alandaki dalları ve yaprakları kurutan ökseotu, zaman geçtikçe ağacın bütün gövdesini sararak ağacın tamamen kurumasına neden oluyor. Hızlı bir şekilde türeyerek, ağaçlar için büyük tehlike arz eden ökseotuyla ilgili çalışma yapılması, ağaçlık alanlarımız geleceği için büyük önem arz ediyor. Bu konuda yetkilileri göreve çağırıyorum” şeklinde konuştu.

Nevşehir'de ağaçlık alanlar tehlikede!

Turizmci Metin Gökşen'de, Nevşehir ve bölgesinde ökse otu nedeniyle, meydana gelen ağaçların hastalık nedeniyle çürüyerek ve yıkılarak ağaçlık alanları tehdit altına aldığını ve yetkililerden acilen bir önlem alınması gerektiğini belirtti.

FİB Haber Merkezine özel açıklamalarda bulunan Kapadokya Bölgesinin sevilen değerli turizmcilerinden Profesyonel Turist Rehberi Metin Gökşen, özellikle Kapadokya bütünlüğünü sağlayan yıllar öncesinden günümüze gelen Ağaçların" Ökse otu" sebebiyle büyük tehdit altında olduğunu vurguladı. Bu konuda daha evvel bir takım adımların atıldığını fakat bugünlerde etkin yeni bir mücadelenin daha başlatılması gerektiğini ifade etti.

'Nevşehir halkımızı ökse otu ile mücadeleye çağırıyoruz' diyen Turizmci Metin Gökşen, yaptığı açıklamada, yarı parazit bir bitki olan ökse otunun, ağaçta verim ve kalite kaybına neden olduğunu söyledi. Bitkinin, "ormanların gizli tehlikesi" olarak değerlendirildiğini belirten Gökşen, ökse otunun zehirli olan tohumlarının kuşların yanı sıra rüzgar ve yağmur gibi doğal etkenler ve insan faktörüyle çevreye yayıldığını ve ağaç dallarında çimlene imkanı bulduğunu ifade etti. 
 

AĞACIN ÖZ SUYUNU EMEREK AĞACI KURUTUYOR


Turizmci Metin Gökşen, Nevşehir ve bölgesinde ökse otu nedeniyle, meydana gelen ağaçların hastalık nedeniyle çürüyerek ve yıkılarak ormanlık bölgeleri tehdit altına aldığını ve acilen bir önlem alınması gerekliliğinin altını çizerek, yetkililerden sorularına çözüm üretmesini istedi.
 
Önlem Alınmazsa Ağaç yada Milli Park Diye Bir Şey Kalmayacak…
 
Büyük bölümü Nevşehir ili sınırları içerisinde yer alan Kapadokya bölgesindeki ağaçlar hastalık nedeniyle çürüyerek ve yıkılarak ormanlık bölgeleri tehdit altına almaktadır. Bu bölgede Kızılçam, Karaçam ve Göknar ağaç toplulukları bulunmaktadır. Ağaç sınırının üzerinde ise kayalar arasında yetişen otsu bitkilerin çoğu gösterişli çiçeklere sahiptir. Yapılan araştırmalara göre; bölgedeki ağaçlar, otsu bitkilerden olan Ökse Otunun sarması sonucu tahrip olmaktadır. Kuşların, Ökse Otu ve polen tohumlarını yayması sonucu ağaçların tümü tehdit altındadır. Ağaçlar kurumakta ve kendiliğinden devrilmektedir” dedi.
 
Metin Gökşen, “En önemli turizm merkezlerinden olan Nevşehir Kapadokya bölgesinde bulunan tüm vadilerimizde ve dağlık alanlarda başta olmak üzere bölgenin doğal ortamının, ekolojik dengenin korunması ve ağaçların tahrip olmaması için Nevşehir genelinde ökse otu ile mücadele anlamında tespit ve çözümüne yönelik bir çalışmanın acilen yapılması gerektiğini vurguladı.
  
Nevşehir ve bölgesinde Ökse otu adını verdiğimiz bitki yüzünden ağaçlar kurumaya başlamış, ormanlık alan yok olma riski ile karşı karşıya kalmıştır. Başta Valiliğimiz olmak üzere yetkili birimlerin bu durumun çözümüne yönelik bir an önce önlem alması gerekmektedir ve ihmale gelecek bir konu değildir. Zira, Ağaçlık ve ormanlık alanlarımız tehlike altındadır” dedi.

İNSANLARA FAYDALI AĞAÇLARA ZARARLI

Ağaçların öz suyunu emerek üzerinde yaşadığı ağacın kurumasına neden olan ökseotun, insan sağlığına faydalı olduğu uzamanlar tarafından sıkça gündeme getiriliyor. Parazit bir bitki türü olan ökseotunun, Kanserle mücadele ettiği, tansiyonu dengelediği, diyabete iyi geldiği,  iltihaplanmalara karşı mücadele ettiği, kanamaları durdurduğu, üst solunum yollarına ve strese iyi geldiği biliniyor.

.....................................................................................

Birçok ağaç türünde yarı parazit olarak yaşam süren ökse otu, meyve üreticilerinin baş belası olabiliyor. İşte ökse otundan kurtulmanın püf noktaları.

Ökse otu meyve ve orman ağaçları ile süs bitkileri dahil olmak üzere yaklaşık 200’e yakın bitki türü üzerinde yarı parazit olarak yaşayan bir yabancı ot: Halk arasında ampir, burç, çekem, gevele, gökçe, yapışkan otu, bacaksız bitki, gövelek ve güvelek gibi isimlerle de tanınan bu yarı asalak bitki ekonomik önemi bulunan birçok üründe kayıplara yol açabiliyor. Armut, erik, kayısı, elma, badem, ahlat, ceviz, kestane bunlardan bazıları. Bunlarla birlikte söğüt, kavak, meşe gibi ağaçların da odun kalitesini düşürüyor.

Verim kaybı yüzde 50’yi buluyor

Her dem yapraklı, çiçekleri tek eşeyli ve yapışkan, sulu ve yumuşak meyveli ökse otunun yayılma biçimi oldukça ilginç. Yapışkan yapısı sayesinde kuşların gaga ve ayaklarına yapışarak veya başta ardıç kuşları olmak üzere meyveleri yiyen kuşların kondukları ağaçlar üzerine dışkılarını bırakmasıyla yayılan tohumlar taşındığı ağaçta çimlenerek gelişimini sürdürüyor.

Çimlenen ökse otu tohumları ağaç kabuğunu delerek emeçlerini odun borularına dek ulaşıyor ve konukçusunun su ile mineral maddelerine ortak oluyor. Ökse otu nedeniyle hassas meyvelerde yüzde 50’ye varan oranda verim kayıpları görülebiliyor.

Kuşlara dikkat!

Çoğunlukla kuşlar aracılığıyla çoğalan ökse otunun yayılmasını engellemenin yolu da yine kuşlardan geçiyor.  Bu noktada kuşlar için alternatif besin kaynakları oluşturmak oldukça önemli. Bir diğer önlemin ise biyolojik mücadele olduğu söylenebilir. Yapılan araştırmalar ökse otunun gelişimini engelleyen 30 kadar mantar türü olduğunu gösteriyor. Ancak ökse otuna karşı biyolojik mücadelenin çok etkili olduğu söylenemez.

En etkili yöntem mekanik mücadele

En etkili kontrol tekniği olarak mekanik mücadele öne çıkıyor. Mekanik mücadele, ökse otunun tohum bağlamadan uzaklaştırılması ve bulaşık dalların 20-30 cm alttan budanmasıyla yapılıyor. Şiddetli salgınlarda ise diğer ağaçlara bulaşmanın engellenmesi için kimi zaman ağacın tamamen sökülerek uzaklaştırılması gerekiyor.

BGD desteği

Kimyasal mücadelede ise 2,4 D terkipli ilaçlar kullanılıyor. Bu teknikle mevcut ökse otları tamamen yok edilemese de yeni sürgün vermeleri geciktirilebiliyor. Bir diğer mücadele tekniğinde ise bitki gelişim düzenleyici (BGD) Ethephon maddesinden yararlanılıyor. Oldukça etkili olduğu belirtilen bu yöntemin başarıya ulaşabilmesi için uygulamanın belirli aralıklarla tekrar edilmesi gerek.

Kaynak:Tarlaser.com