YILBAŞI KUTLAMAK CAİZ Mİ? 

Bizim önemli günlerimizde bizlere destek olup bizimle aynı şekilde bir kutlama içerisinde bulunan bir Hristiyan, Yahudi, Budist, Hindu gördünüz mü?

Müslümanların ne bayramlarına ne mevlit ve kandil gecelerine ne de diğer önemli günlerine hangi gayrimüslim itibar etmektedir?

Hassaten bütün dünyanın gözü önünde Müslüman çocuklar, kadınlar, yaşlılar; zalimlerin ateşi göklere ulaşan bombalarıyla katledilirken, vatanları yok sayılırken, aç susuz ve çaresiz bırakılırken hangi Müslüman,  gayrimüslimlerin bayramlarını havai fişek patlatarak kutlayabilir, mazlumların kanları üzerinde alem yapmayı, eğlence tertip etmeyi içine sindirebilir?

O halde bizlere ne oluyor ki İsa (as)'ın doğumuyla bile uzaktan ve yakından alakası bulunmayan bu kutlamalara katılıyor, bu tarz günleri kutluyor ve kendimizden geçiyoruz?

Lütfen kendimize gelelim! Müslüman olarak, ne yaptığımızı, ne yapmamız gerektiğini düşünüp meselenin muhasebe ve muhakemesini güzelce yapalım.
Yılbaşı eğlenceleri tarih ve kültürümüze ait değildir.

Noel babalar, noel ağaçları, o geceye özel hindiler, yiyecek ve içecekler…

Sokaklarda, işlek caddelerde ışıl ışıl mağaza vitrinlerinde Noel baba kuklaları boy göstermekte ve tüm televizyon kanallarının yılbaşı özel eğlence programları hazırladıklarına şahitlik etmekteyiz.

Anaokulu ve kreşlere varıncaya kadar eğitim kurumlarında yılbaşı dolayısıyla çocuklara özel eğlence programları hazırlanmakta, yılbaşına özel hediye çekilişleri yapılmakta… Yetmezmiş gibi “Milli” bir eğitimle çocuklarımızı donatmasını beklediğimiz eğitim yuvalarını noel baba giysili bazı kimseler ziyaret etmektedirler.

Müslüman Türk toplumunun tarih ve kültüründe böyle bir kutlama yoktur. Üstelik bu eğlencelerde dinimizin yasakladığı içki, kumar gibi haram fiil ve davranışların geniş ölçüde yer aldığı da hepimizce malumdur.

Kabul etmemiz gerekir ki saydığımız bu yılbaşı eğlenceleri bize ait değildir. Ve bizim toplumumuza Batı’dan geçmiştir.

Müslümanın yılbaşı gecesi için özel yemek ve eğlenceler hazırlayarak Hristiyanların örf ve geleneklerini taklit etmesi uygun değildir." (Din İşleri Yüksek Kurulu)

Aşırılıklar ve hurafelerle dolu bu kutlamalar israfın da kaynağıdır.

İki yılı birbirine bağlayan bu zaman köprüsünde cinnet geçirmişçesine işlenen yanlışlara, hatalara ve yapılan lüks harcamalara anlam vermek mümkün değildir. Aşırılıklar ve hurafelerle dolu bu tür kutlamalar israf ve lüzumsuz harcamalarla bütçeleri de ciddi anlamda sarsmaktadır.

İçki ve kumarın  ne kadar zararlı ve kötü olduğu bilindiği halde çeşitli TV kanallarında kutlama ve eğlence adı altında bu tür lehviyatın reklamları yapılmakta, gençlerimiz ve çocuklarımız günaha ve harama özendirilmektedir.

Yılbaşı eğlenceleri manevi değerlerimizi tahrip etmektedir.

Şüphesiz her dinin ve her milletin kendine mahsus bir medeniyeti ve onu diğerlerinden ayıran ayırıcı vasıfları vardır. İslâm dininin ve İslâm ümmetinin de hiçbir dini ve hiçbir milleti taklide ihtiyacı olmayan üstün değerleri ve medeniyeti vardır

Dinimiz kendi inanç ve kimliğimizi korumamızı ister.

Kur ’an-ı Kerim ayetlerinin ve Hz. Peygamber (sav) Efendimiz ’in hayatı boyunca üzerinde durduğu en önemli konulardan birisi de Müslümanların fert ve toplum olarak belli bir kimlik (İslam kimliği) kazanmaları, kendi inanç ve şahsiyetlerini korumaları ve kendilerine güven duymaları olmuştur. Kur’an-ı Kerim Müslümanlara ısrarla birlik ve bütünlük içinde olmalarını, kâfir ve münafıkları dost ve arkadaş edinmemelerini emretmektedir. Bu hususta Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:

“Ey İman edenler! Mü’minleri bırakıp da kâfirleri dost edinmeyin. Bunu yaparak Allah’a, aleyhinize apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz?”(Nisa,144)

Tükenip giden ömrünün muhasebesini yapması gereken insan, sanki hiç ölmeyecekmiş gibi dünyanın aldatıcı cazibelerine kapılarak “bir defadan bir şey olmaz”, “bu devirde de piyango günah mı olur canım”, “ben sadece yılbaşında içiyorum” gibi safsatalarla kendini aldatıp içki, kumar ve haramların girdabına kapılması, sırf eğlence ve kutlamayla izah edilebilir mi?

Piyango kumardır ve dinimizce haramdır.

Ömrü bitirip zayi eden, aileleri yıkıp yuvaları dağıtan kumar illeti piyango adı altında sanki meşru bir uygulama gibi lanse edilmektedir. Oysa kumar dinimizce haram kılınmıştır. Müslümanlar, bu haksız kazanç türünden men edilmiştir. “Şans faktörüne dayalı olan piyango, toto, loto, iddia, müşterek bahis, ganyan gibi tertip ve oyunlar kumardır ve haramdır. Bu tür kumarlara geniş kitlelerin iştirak etmesiyle zararı daha da yaygınlaşmaktadır”(Din İşleri Yüksek Kurulu).

Bizler kendi örf ve adetlerimizle inanç ve kültürümüzle  bağdaşmayan her türlü yaklaşımlardan şiddetle kaçınmalıyız .

Ömrümüzden bir yılın daha gittiği, ölüme bir sene daha yaklaştığımız bu günlerde, hata ve günahlarımızdan af ve mağfiret dilemeli, sıhhat ve afiyet içerisinde kulluğumuzu tamamlayacağımız hayatı lütfetmesini, Rabb’imizden niyaz etmeliyiz.

HÜSREV ÖNDEGELEN