AŞIK MİSALİ YA DA AHMET MİSALİ URAZ

Dr. Faruk GÜÇLÜ

Ahmet Misali olarak bilinen Ahmet Misali Uraz, 1903 yılında Uçhisar’da doğdu. Babası Hacı Mustafa Efendi, annesi Emine Hanım’dır. “Misali, iriyarı, gür sesli, alçak gönüllü, mütevazi ve fazla konuşmayan kendi halinde bir insandı, ancak sazıyla bulunduğu yeri neşelendiren, şenlendiren bir kişiliğe sahipti. Sağ bacağından rahatsız olduğu için, sağ elinden bastonunu hiç eksik etmezdi”(Ahmet Kutlar).

Aşık Misali’nin ciddi bir eğitim almadan radyodan dinlediği türkülerden esinlendiği, sık sık Halkevi’ne giderek orada bulunanların bilgisinden yararlandığı,5-6 yaşından itibaren saz çalmaya başladığı tanıyanlarca anlatılagelmiştir.

1920-1945 yıllarında Uçhisarlı Nevşehir türküleri denilince kuşkusuz akla ilk gelenler Refik Başaran ve Selahattin Küçükdağ’dır.Yöre türkülerine katkı sağlayan isimlerden bazıları ise; Aşık Şuayip Sertbakan Hacıbektaşlı Veli Kangal Nevşehirli Cafer, Hacıbektaşlı Gürbüz Sapaz, Ürgüplü Fadime, Ürgüplü Şevket Uçar, Nevşehirli Şerif Çopur, Ürgüplü Kamil, Avanoslu Cevat Bala, Nevşehirli Mıstık Maviş, Ürgüplü Ali, Ürgüplü Âşık Mehmet, Suvermezli Aşık Mehmet, Başköylü Memiş Şahin, Uçhisarlı Başaran(Şükrü Atay) ve Nevşehirli Misali(Ahmet Misali Uraz)dır.

Nevşehir Dergisinde yayınlanan resmi

Ahmet Misali, Ürgüplü Refik Başaran, Nevşehirli Cafer Şerif Çopur, Ürgüplü Kamil, Nevşehirli Mıstık Maviş yöreye özgün türküler söyleyip bunların TRT repertuarına girmesini sağlamışlardır. Bilindiği kadarıyla üç adet(Odeon Plak) 78 devirli taş Plağı olan Ahmet Misali’nin türküleri TRT yurttan sesler repertuarındadır. Araştırmacı Hasan Şahin TRT repertuarında bu türkülere ulaşmaya çalışmış, bulduklarını hazırlamaya çalıştığı bir kitapta yayınlayacakken ömrü vefa etmemiştir. 1941-1942 yılında Mustafa Sarısözen, Halil Bedii ve Rıza Yetişen’den oluşan derleme grubu Kayseri, Niğde, Maraş ve Seyhan civarındaki Türkmen aşiretleri arasında derleme yapmış, 412 adet halk ezgisi derlemişlerdir. Bunlar arasında Uçhisarlı Misali’nin “menberi” isimli eseri de vardır.

Başlıca eserleri

1) Çocuk Gelin

2-Nafile/Ağam Golları(Kolları) Sallama

3-Elif Gızın(Kızın) Obasını Gezmeli

4-Sap Yükledim Ganıya(kağnıya)

5-Tahdaları Galındır(Tahtaları Kalındır)

6-Çiçek Dağı ve Ayağı

7-Ahşam Oldu Gine(Akşam Oldu yine)

8- Bahçe Dıvarını Aştım(Duvarını)

9- Evvel Bahar Yaz Atları

10-Fincan Fincana Kurban/Menberi

11-Felek Bir Taş attın Yıktın Kalemi

12- Kınalı Parmak Ne Güzel Eller

Fincan fincana kurban türküsünün sözleri

“Aman fincan fincana kurban

Haydi eller mercana kurban

Menberisin haydi

Eller bana sıkılmış aman aman

Haydi ben de bir yare kurban

Menberisin haydi menberi

Başından al hanım çemberi

Aman zor geliyor dön beri

Haydi burçak burçak terleyor (terliyor)

Aman gül memmenin arası

Yandım aman ..

Aman kayalar merdin merdin

Haydi kim bilir benim derdim

Menberisin haydi

Ağaçlar kalem olsa

Haydi yazılmaz benim derdim”

Menberi ya da memberi, vermek sunmak anlamındadır. Aynı dönemde Konya (Ahmet Çopur)ve Kütahya(Hisarlı Ahmet) ilinde de menberi adını taşıyan içerikleri de benzeşen türkülere rastlanmaktadır. Türküleri dinleyen, besteleyen aşıkların birbirinden etkilenmeleri doğaldır.

Aşık Misali’nin bilinen on iki adet bestesi ve türküsü vardır. Ancak gerçek beste ve türkü sayısının daha fazla olduğu bunların derlenmemiş olması sebebiyle günümüzde kaybolduğu sanılmaktadır.

Yöresel araştırmacılar Ahmet Kutlar ve Hasan Şahin tespitlerine göre; Misali gençliğinde Kırıkkale silah fabrikasında çalışırken sağ elinin baş parmağını hızara kaptırır. Parmağının ucu kopmuştur. Aşık Misali’nin 1934 yılında İstanbul’da yaşayan ağabeyi yanına gidip birkaç ay kaldığı, 1937 yılında da tedavi için bir süre Ankara’da kaldığı bilinmektedir.

Biri kız biri erkek iki çocuk babası olan Misali genç denecek yaşta 1942 yılında Uçhisar’da Vefat etmiştir.

Yöresel sanatçıların 1950 öncesinde aynı yıllarda yaşamış olması da ilginçtir. Televizyonun henüz olmadığı, radyonun yaygınlaşmadığı dönemlerde ,uzun kış geceleri ve düğünler yöresel ozanlar dinlenilerek geçirilmiştir.

Yöresel sanatçılar konusunda ayrıntılı çalışmalar henüz yapılmamıştır. Önümüzdeki günlerde umarım bu eksiklik giderilir.

Yararlanılan Kaynaklar;

Ahmet Kutlar, Nevşehir Dergisi Şubat 2009

Araştırmacı Hasan Şahin arşivinde olan ,tarafıma dinletilen bazı taş plak ve yazılı kaynaklar

Dr. Parvana Bayram , NEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2 (2013) 17-37

Fibhaber