KARAMANLI ORTODOKS TÜRKLER

Doç. Dr. Faruk GÜÇLÜ

Anadolu'da çoğunlukla da Orta Anadolu’da yaşayan, Ortodoks olmalarına rağmen Yunanca bilmeyen ve sadece Türkçe konuşan insanlara "Karamanlı" denirdi. Karamanlıların Türk mü? Rum mu ? Olduğu çokça tartışılmıştır. Bilimsel kaynakların çoğunluğu Anadolu’ya 1071 den önce gelen Türkler olduğu konusunda birleşmektedir.

Çoğunlukla Kayseri, Nevşehir, Niğde, Aksaray,Konya, Sivas ve Tokat taraflarında yaşayan Karamanlılar Balkanlar üzerinden Anadolu'ya gönderilen Kıpçak'ların, Oğuz'ların ve Peçenekler'in soyundan geliyorlardı. Mübadeleden sonra yapılan araştırmalarda Karamanlıların;Konya, Mersin, Antalya, Kırıkkale, İstanbul, Ankara, Amasya, Karaman, Zin-cidere,Talas, Akşehir, Samsun, Bafra, Çarşamba, Adana, İzmir, Safranbolu, Havza, Tosya, Çankırı, Kula, Kastamonu, Bolu, Merzifon, Taşucu, Kütahya, Bayındır, Polatlı, Geyve, EreğliHamidiye, Gölcük, Mihaliç, Adapazarı, Eskişehir, Alaçam, Zonguldak Ereğli, Bartın, Alanya, Erbaa, İnebolu, Çaycuma, Denizli, Balıkesir, Salihli, Gemlik, Düzce, Gümüşhacıköy, Söğüt, Uşak, Ödemiş, Burdur, Isparta ve Akdağmadeni, Aydın, Nazilli, Trabzon, Rize başta olmak üzere İç ve Güney Anadolu ile Kuzey Batı Anadolu ve Batı Anadolu'daki birçok bölgede yaşamışlardır. Bu bölgelerin pek çoğunda Rum kökenli nüfusun olmaması Karamanlıların “Türk” kökenli olması tezini güçlendirmektedir.

Osmanlı vergi kayıtlarında ve Tahrir Defterleri bu konuda en ciddi kaynak olarak karşımıza çıkmaktadır. Karamanlıların eski Türklere özgü adlar kullandıkları ve Aslan, Kaplan, Durmuş, Tursun, Budak, Sefer, Karaca, Karagöz, Kaya, Yağmur, Aykut, Ayvaz, Bahadır, Pazarlı, Bayram, Beyrek, Beytemür yahut Devletyar gibi isimler taşıdıkları görülmekteydi.

Özellikle Ortodoks Rumların çokça yaşadığı, bugün Nevşehir’e bağlı Tatlarin Kasabası, Sıvasa ve Göstesin Köylerinde benzer duruma rastlanmaktadır. Örneğin Tatlarin Kasabasında Tursun isimli bir vergi mükellefine rastlanmaktadır.

Anadilleri Türkçe olan Karamanlılar Yunanca bilmezler, dualarını bile Türkçe ederler ama Yunan alfabesini kullanırlar ve Türkçeyi Grek harfleriyle yazarlardı. 1896'da yayınlanan "Kayseria Mitropolitleri ve Mâlumat-ı Mütenevvia" isimli şiir kitabında yer alan bir dörtlük, Karamanlılar'ın bu karmaşık yapısını çok güzel anlatıyordu:

"Rum isek de Rumca bilmez, Türkçe söyleriz

Ne Türkçe yazar okuruz, ne de Rumca söyleriz

Öyle karışık yazı biçimimiz vardır

Hurufumuz Yunanice, Türkçe meram eyleriz."

Kapadokya Karamanlıları konusunda Prof. Dr Adem Öğer ve Oğuz Özdem hocaların ciddi çalışmaları vardır.

Karamanlılar, Lozan Antlaşmasının imzalanmasından sonra yürürlüğe giren zorunlu mübadeleye tâbi tutuldular. Ortodoks Hıristiyan ama Türk olan ve neredeyse bin seneden beri Anadolu'da yaşayan onbinlerce Karamanlı, dilini bile bilmedikleri Yunanistan'a gönderildi. Lozan Antlaşmasında etnik kimlik değil dini kimliğin ön planda tutulması bir İngiliz projesi idi.

İngiliz Arkeolog Richard MacGillivray Dawkins, 1909-1911 yılları arasında Karamanlı Ortodokslar arasında gezmiştir. Dawkins, bu gezisinin devamında İzmit, Bursa bölgelerine gelmiş ve burada Türkçe konuşan Rum köyleri olduğunu ifade etmiştir.

''Karamanlı'' ifadesini ilk kullanan kişi ise 1553 yılında Kanunî Süleyman Han’a yıllık vergi ödemek ve müzakerelerde bulunmak için Viyana’dan İstanbul’a hareket eden elçilik kafilesi içinde özel yolcu olarak bulunan Alman Hans Dernschwam’dır.

Türkler ise Bizans İmparatorluğu'nda yaşayan insanlara etnik kökenlerine bakmadan ''Romalı'' anlamında ''Rum'' demiştir. Ortodoks Türkler'e de genellikle “Rum” denilmiştir. Millî Mücadele'den sonra ''Türk Ortodoks'' denilmeye başlanmıştır.

Sanırım 2014 yılıydı Otobüsle Ankara’dan Yunanistan gezisine çıkmıştık. Kavala’da park eden otobüsün önünde bir arkadaşla beklerken çok sayıda ileri yaşta kadının gelip Türkçe “Nereden geldiniz?” Sorusuna “Ankara” deme gafletinde bulunduk. Ankara yanıtını duyan gidiyordu. Ben bir daha soran olursa “Kapadokya ya da Ürgüp “ demeye karar verdim.İlk gelip soran kadına “Ürgüp” dedim . “Aa bende Ürgüp’ten gelmişim” dedi. Bana anılarını anlattı. Pargalı İbrahim Camiini, Kavalalı Mehmet Ali Paşa evini nasıl koruduklarını anlattı. Tabii ki bizim Ürgüp Merkezdeki büyük kiliseyi yıkmamamızı unutmuyordu

Sanırım 1923-1924 Mübadelesinde en çok eleştirilecek konu Karamanlıların mübadeleye tabii tutulması olmuştur.

Yararlanılan Kaynaklar

-Wikipedia

-İlber Ortaylı ile söyleşiden alıntı